09.05.2020 - 02:55 | Son Güncellenme:
DHA
İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, "İnsanlık, tarihin zorlu dönemlerinden birinden daha geçiyor. Türkiye olarak bu süreçten en az şekilde etkilenmek için her alanda çok değerli bir mücadele verdik ve vermeye devam ediyoruz. Tecrübeyle sabittir ki millet devlet ne zaman el ele verse sonuç hep zafer olmuştur. Gerek sağlık sektöründe gerekse de diğer alanlarda iyi bir sınav verdik, vermeye devam ediyoruz. Nasıl ki terörle mücadelede önemli başarılar elde etmişsek ve bu başarıları devam ettirebiliyorsak bu krizi de aynı şekilde devlet millet bütünleşmesiyle, dayanışmasıyla aşıyoruz" ifadelerini kullandı.
Altun, salgınla mücadele süresince fiziki mesafenin temini, sağlık sisteminin ayakta kalması, temel ihtiyaç maddeleriyle ilgili üretim ve tedarik zincirlerinin aksamaması ile kamu düzeninin korunması konularında dünyaya örnek adımlar atıldığını vurguladı. Türkiye'nin salgınla mücadelede başarısının anahtarının Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin avantajlı yönetimi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın liderliği olduğunu kaydeden Altun, şu açıklamada bulundu:
"Onun gayreti, Cumhur İttifakı'nın desteği ve milletin onayıyla getirilen yeni sistem, bu krizde milletimizin övgüsüne yeniden mazhar olmuştur. Bir yandan koronavirüsle mücadele ederken, diğer yandan da salgın sonrasına yönelik hazırlıklarımız devletin her kademesinde Cumhurbaşkanımızın liderliğinde büyük bir titizlikle devam etti. Salgınla mücadelede elde ettiğimiz başarının devamı için büyük bir gayret sarf ediyoruz. Cumhurbaşkanımızın 'Küresel ekonomik, siyasi ve sosyal düzende köklü değişiklikler yaşanması muhtemel yeni bir döneme giriyoruz. İnşallah 21'inci asrı Türkiye'nin asrı haline getireceğiz' sözlerini düstur edindiğimiz ve bunun için durmaksızın çalıştığımız günlerden geçiyoruz."
'ANTİDEMOKRATİK MUHALEFET'
"Türkiye böylesine bir ivme yakalamış, salgınla mücadelede parmakla gösterilen bir başarıyı sağlamışken, maalesef yalan, hurafe ve kinden beslenen gayri milli bir muhalefet bizleri paçalarımızdan aşağıya doğru çekmeye çalışmaktadır. Çabaları beyhudedir" diyen İletişim Başkanı Altun, demokratik siyasetin asli unsuru olarak tanımladığı muhalefetin ülke ve kamu çıkarına hareket etmesi durumunda başlarının tacı olduğunu ancak; karşılarında Türkiye düşmanlarıyla iş birliği yapan, terör örgütlerinden medet uman ve milletin değerleriyle kavga eden antidemokratik bir muhalefet olduğunu kaydetti.
'KİMDEN YANASINIZ?'
Muhalefetin, Türk ekonomisine yönelik operasyonları açıkça desteklediğini öne süren Altun, "Bu gayrı milli muhalefet, şimdi de Türkiye'nin salgın sonrasında ekonomi alanında bir kriz yaşayacağı beklentisiyle ellerini ovuşturmakta, bu yönde küresel güç odaklarının ekonomi yönetimimize yönelik operasyonlarını ve hamlelerini açıkça desteklemektedir. O zaman şu soruyu sormak kaçınılmazdır. Kimden yanasınız? Dünyayı eşitsizlikler inşa ederek sömüren ve vahşi ekonomik düzenin temsilciliğini yapan küresel güç odaklarının hadsiz saldırılarından medet umduğunuza göre, bizden, bu ülkeden, milletten, Türkiye'den yana değilsiniz. Çok iyi biliyoruz ki insanlık tarihinin salgın örneklerine baktığımızda erken başarı sağlayan ülkeler, salgını kontrol altına aldıktan sonra ekonomik sıçrama gerçekleştirebiliyorlar. Ekonomi yönetimimize saldıranlar, Türkiye'nin salgından güçlenerek çıkmasından korkuyorlar" dedi.
'KÖTÜYE DEĞİL, İYİYE GİDECEĞİZ'
Türkiye'nin ekonomi yönetimi ile Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'a saldırı düzenlendiğini söyleyen Altun, açıklamasını şöyle sonlandırdı:
"Ekonomimize, ekonomi yönetimimize, Hazine ve Maliye Bakanımız Berat Albayrak'a yönelik saldırıların arkasında ülkemizin 'post-Korona' döneminde gerçekleştireceği ekonomik ve sosyo-politik sıçramayı engellemek, ülkemizi yeniden 18 yıl öncesinin bağımlılık düzenine mahkum etmektir. Evet, darbelerden, doğal afetlerden, terörden ve salgın hastalıklardan medet uman ancak bunların hiçbirinden bekledikleri sonucu elde edemeyen küresel ve onların güdümündeki ulusal vesayet odaklarının son umudu ekonomimizin kötü gitme ihtimali. Kötüye değil, iyiye gideceğiz."