10 AY SONRA ÖZGÜRLÜK...

Devrimci Karargâh örgütüne üye olduğu iddiasıyla15 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanan Vatan gazetesi internet yayın yönetmeni Aylin Duruoğlu’nun da aralarında bulunduğu 10 kişi tahliye edildi.
Savunmasında kendisiyle ilgili iddiaların doğru olmadığını belirten Aylin Duruoğlu, “Ben neden buradayım? 10 aydır buna makul bir cevap bulmaya çalışıyorum. Kendimi sanık olarak değil terör belasının kurbanlarından biri olarak görüyorum. Polis emniyette bana, ‘Bazen kurunun yanında yaş da yanıyor’ dedi. Ama, bu yaş on aydır yanıyor. Artık bu hukuksuzluk sona erdirilsin” dedi. “Devrimci Karargâh” örgütüne yönelik olarak 27 Nisan 2009’da operasyon düzenlenmiş, Kadıköy Bostancı’daki örgüt evinde polisle çatışmaya giren Orhan Yılmazkaya öldürülmüştü. Örgütün lideri olduğu öne sürülen Yılmazkaya’nın açtığı ateş sonucu komiser Semih Balban şehit olmuş, Mazlum Şeker adlı vatandaş da hayatını kaybetmişti. Sanıklar dün ilk kez İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nde hâkim karşısına çıkarıldı.
Dostları yalnız bırakmadı
Aylin Duruoğlu’na destek vermek için Vatan gazetesi Yönetim Kurulu Başkanı Zafer Mutlu, Yönetim Kurulu Başkan Vekili Güngör Mengi, Genel Yayın Müdürü İsmail Yuvacan, Genel Yayın Müdür Yardımcısı Atilla Güner, Yazı İşleri müdürleri Tayfun Hopalı, Barlas Yurtsever, yazarlar Ruhat Mengi, Necati Doğru, Zülfü Livaneli, Reha Muhtar, Can Ataklı ile Vatan gazetesinin birçok çalışanı ve Ertuğrul Kürkçü de adliyeye geldi. Duruoğlu duruşmaya alınırken, destek vermeye gelen arkadaşları “Aylin biz buradayız, yanındayız” diye seslendiler.

‘Ağırıma gidiyor’
Reha Muhtar, “Buraya gelişimizin amacı davayı etkilemek değil. Arkadaş dayanışması. Bizim masum olduğuna olan inancımıza hâkimler de inansın ve tahliye olsun. Bizim ailemizin bir parçası Aylin. Kalbimden geçen onun masumiyetine inanmamdır” dedi.
10 aydır tutuklu bulunan Aylin Duruoğlu ise, suvunmasında şöyle konuştu: “Ben hayatı boyunca silahtan, terörden nefret etmiş bir insanım. 15 yıldır basın sektöründe çalışıyorum. Terörü lanetleyen haberler, sayfalar yaptım. Türkiye ortalaması üzerinde gelirim var. Güvenlikli nezih bir sitede kendime ait bir evde oturuyorum. Tatillerini yurtdışında geçiren, kayak yapmayı seven, hayattan keyif alan biriyim. Hayatımın tümü gözler önünde. Kendimi sanık olarak değil terör belasının kurbanlarından biri olarak görüyorum. Hayatımda hiç tanımadığım insanlarla terör örgütü üyesi olarak suçlanmak çok ağrıma gidiyor.”
Benliğinin, onurunun paramparça edildiğini söyleyen Duruoğlu, emniyette polislerin kendisine, ‘Merak etmeyin serbest kalırsınız. Bazen kurunun yanında yaş da yanıyor’ dediğini belirterek, “Ama bu yaş on aydır yanıyor. Artık bu hukuksuzluğun sona erdirilmesini istiyorum. Tahliyemi istiyorum” dedi.
İstanbul 9’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nde saat 11.30’da başlayan ve yaklaşık 11 saat süren duruşmanın sonunda tutuklu kaldıkları süre göz önünde tutulan Aylin Duruoğlu, Muhammet Çetin, İbrahim Şimşek, Mahmut Yeşiltepe, Abdülselam Sultan, Süleyman Gürkan Anıl, Nail Arıkan, Sevim Öztürk, Ceren Sütlaş ve Metin Akdemir serbest bırakıldı. Mahkeme heyeti, Cemal Bozkurt, Özgür Dinçer, Ergin Öncü, Fatih Aydın, Melek Seven ve Necdet Öztürk’ün tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı 29 Haziran’a erteledi.

Aylin’e destek için geldiler
Duruşma öncesi yargıya etki etmemek için davayla ilgili hiçbir haber yapmayan Vatan gazetesinin yönetici ve yazarları dün Aylin Duruoğlu’na destek için adliye önündeydi. Reha Muhtar “Bizim buraya gelişimiz tamamen insani bir duruş, dostça bir yaklaşımdır. Masumiyetine inandığımız Aylin’in tahliyesini umut ediyoruz” dedi.