Bergama'daki amfi tiyatronun rekabet halinde olduğu Efes ve Smyrna kentlerinden bir adım öne geçmek için yapıldığını söyleyen Pirson, şu bilgileri verdi:
"Burada Kolezyum'un bir benzerini yapmak istediler ve buraya halkın her kesimi geldi. Toplum içinde farklılıklar da vardı. Çok zengin, çok önemli ailelerin özel bölümleri olurdu.
Bu bölümleri, koltukları isimleriyle buluyorlardı. Dikkatimizi çeken bir başka konu da Latince isimlerinin Yunan harfleriyle yazılması oldu. İtalya'dan gelen bazı kişilerin Bergama Amfi Tiyatrosu'nda özel bir yeri olduğunu düşünüyoruz."
Pirson, arkeolojik kazıyla ulaşılan oturma bloklarının Bergama Müzesi'nde sergileneceği bilgisini verdi.Kazı çalışmalarında 2021 sezonunu sonlandırmaya hazırlandıklarını ifade eden Pirson, buluntuları çıkarıp müzeye teslim ettikten sonra alanı kapatacaklarını belirtti.
Pirson, çalışmaların ardından amfi tiyatrodaki buluntulara ilişkin yeni bir yayın yapacaklarını, üniversite ve bilim insanlarının yeni bilgilerle çalışmalarını sürdüreceklerini kaydetti.
Berlin Teknik Üniversitesinden Arkeolog ve Tarihi Yapı Araştırmacısı İhsan Yeneroğlu ise "cavea" olarak adlandırdıkları oturma bölümlerinde şu ana kadar 5 loca tespit ettiklerini ifade etti.
Yamaçlarda yaptıkları sondaj çalışmaları sırasında üstünde yazılar olan oturma bloklarının özel kişiler için tahsis edildiğini aktaran Yeneroğlu, "Bugün loca dediğimiz alanlar belirli süre için rezerve ediliyor ve isimleri taşın üstüne kazınıyordu." dedi.
Yeneroğlu, amfi tiyatronun kullanım amacını ise şöyle özetledi:"Amfi tiyatro, Roma Dönemi'nde ortaya çıkmış ve bu alan gladyatör dövüşleri için inşa edilmiş. Ayrıca hayvan dövüşlerinin de yapıldığını düşünüyoruz. Bazı hayvanlarla gladyatörlerin de dövüştürüldüğü biliniyor.
Bazı durumlarda suçlular da hayvanların önüne atılır idam edilirdi. Öte yandan burada 'naumachia' adı verilen deniz savaşlarının canlandırıldığını düşünüyoruz. 'Cavea'nın tam oluşumunu henüz net olarak belirleyemesek de en az 25 bin kapasiteli olduğunu söyleyebiliriz, bu sayı 50 bine de çıkabilir."