11.01.2022 - 15:44 | Son Güncellenme:
milliyet.com.tr
ABD ve Rusya'nın buluşmasından çıkan sonuçlar beklendiği gibi uluslararası medya tarafından manşetten veriliyor. Moskova yönetimi, Cenevre'deki yedi saatlik zirvede Rusya lideri Vladimir Putin'in 'acil' şekilde talep ettiği güvenlik garantilerini elde edemedi ve Washington NATO'nun kapısını Ukrayna'ya açık tuttu.
Amerikan heyetine başkanlık yapan Dışişleri Bakan Yardımcısı Wendy Sherman, Putin'in isteklerini 'umutsuz' bir girişim sözleriyle tanımlayıp NATO'nun açık kapı politikasını kimsenin kapatmasına izin vermeyeceklerini söyledi.
Hiçbir ülkenin başka bir ülkenin sınırlarını güç kullanarak değiştiremeyeceğini kaydeden ABD'nin iki numaralı diplomatı, Rusya'ya Ukrayna sınırına yığdığı birliklerini kışlaya çekerek gerilimi azaltma çağrısı yaptı.
Rus heyetinin başındaki isim olan Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Ryabkov ise, görüşmenin ardından gazetecilere yaptığı açıklamada Moskova'nın Ukrayna'yı işgal etme niyetinin olmadığını bir kez daha yineledi.
Rus diplomat, "Meslaktaşlarımıza, Ukrayna'ya saldırma niyetimiz olmadığını, bu yönde bir planımızın bulunmadığını açıkladık. Askerlerin muharebe eğitimleri topraklarımız içinde gerçekleştiriliyor. Gerginliğin tırmanması senaryosundan korkmak için hiçbir neden yok" diye konuştu.
Zirvede ilerleme sağlanamasa da, süper güçler gerginliğin azaltılmasına yönelik çabaların sürmesi konusunda mutabık kaldı. Buna karşılık, Moskova bir anda gündeme getirdiği taleplerinin karşılanması konusunda ısrarcı.
Rus lider Putin, 2021'in son günlerinde ilk kez NATO'dan güvenlik garantileri istedi. Bunlar arasında ittifakın daha fazla genişlemesine yasak getirilmesi ve ittifaka 1997’den sonra katılan doğu ve orta Avrupa’daki ülkelerde NATO askeri faaliyetlerinin sona erdirilmesi yer alıyor.
Sergey Ryabkov, Cenevre'de şu ifadeleri kullandı: "Ukrayna’nın asla NATO üyesi olmaması bizim için bir zorunluluk. Karşı tarafa güvenmiyoruz. Demir kaplı, su geçirmez, kurşun geçirmez, yasal olarak bağlayıcı garantilere ihtiyacımız var; 'yapılmalı', 'edilmeli' gibi sözlerle verilen teminatlara ve güvencelere değil.
Ukrayna'nın asla NATO üyesi olmaması maddesinin konulması gerekir. Bu Rusya için bir ulusal güvenlik meselesi. ABD tarafının konunun aciliyetini anlamıyor. Bu konuda kesin bir tarih olmasa da Rusya haftalar ya da aylarca beklemek istemiyor."
Rusya'nın iki numaralı diplomatının açıklamalarındaki en dikkat çekici yer, NATO'nun Moskova'nın harekete geçtiğini görmesi gerektiği oldu. Müzakerelerin çökmesi halinde Rusya 'askeri-teknik' yanıt vermeye hazırlanıyor.
Halihazırda Ukrayna sınırına yığılan 100 bin kişilik Rus askerine karşılık ABD Putin'in taleplerini geri püskürtmüş durumda. Washington, Moskova'nın Ukrayna'ya saldırması halinde ciddi bir bedel ödeyeceğini söylüyor.
Hafta boyunca devam edecek ABD ve Rusya arasındaki temaslar, dünya medyasında ilk haber oldu. CNN International, 'ABD, Rusya ile Ukrayna krizi görüşmelerinde samimi ve açık sözlü ilerleme yok' diyor' başlığıyla haberi okuyucularına sundu.
Wall Street Journal, manşetinden 'ABD-Rusya müzakereleri Ukrayna krizine rağmen küçük bir ilerleme kaydetti' ifadesini kullandı, New York Times 'ABD ve Rusya arasındaki Ukrayna görüşmeleri NATO'nun genişlemesinde çıkmaza girdi' başlığını kullandı.
Washington Post da New York Times'a benzer bir başlık seçti, 'ABD-Rusya müzakereleri NATO'nun genişleme kördüğümüne çarptı ancak Moskova temsilcileri durumun umutsuz olmadığını söylüyor.'
İngiliz The Times gazetesi 'Rusya ABD'nin sınırdan asker çekme talebini reddetti' başlığıyla zirveyi aktardı, The Guardian gazetesi 'Ukrayna müzakareleri faydalı ancak ilerleme yok' başlığını seçti.
Rus medyasından Ria'nın manşeti hayli dikkat çekici, 'Rusya, ABD'nin Cenevre buluşmasının ardından ABD'nin yaptığı muhtemel yanlış bilgilendirmeyi reddetti' diyen yayın organı Moskova'nın resmi açıklamalarının doğru olduğunu yazdı.
İzvestia gazetesi de tıpkı Ria gibi Rusya'nın ABD Büyükelçiliği tarafından yapılan açıklamayı sayfasına taşıdı: 'Rusya topraklarında askeri tatbikatlar yapmaya devam edecek.'
Aralık ayında Rusya ve Ukrayna, Ukrayna'nın doğusundaki Donbas bölgesine yönelik olarak 2020 yılında sağlanan kapsamlı ateşkesi tekrar yürürlüğe koymak için anlaşmıştı ancak buna rağmen sınırda top ve silah sesleri kesilmiyor.
Ukrayna ordusu 2014'ten beri ülkenin doğusunda Donbas bölgesinin büyük bölümünde Rusya yanlısı ayrılıkçılar ile savaşıyor. Yedinci yılını dolduran çatışmalarda 14 bin kişi hayatını kaybetti. Savaş 2015'te sona ermiş olsa da Temmuz 2020'deki ateşkese kadar çatışmalar devam etti.
Bölgede ateşkes ihlalleri son dönemde tekrar artmaya başlamıştı. Ukrayna, Rusya'yı ülke sınırlarının 200 kilometre yakınına 122 bin asker göndermekle suçlamış ve 143 bin askerin daha sınırın 400 kilometre ötesinde beklediğini öne sürmüştü.
ABD istihbaratı da Rusya'nın sınırdaki asker sayısını 175 bine çıkarıp 2022'nin başlarında Ukrayna'ya saldırabileceğini açıklamıştı. Rusya, söz konusu işgal haberlerini birçok kez yalanladı.