Tracker ile Akışına Bırak!
01.01.2024 - 04:27 | Son Güncellenme:
Intra lighting, çığır açan bir yeniliğe imza atarak Tracker ile akışkan formlu mimaride gömme lineer aydınlatma sorununu çözüyor.
Çağdaş mimari, doğadan ve onun yumuşak, akışkan formlarından ilham alarak klasik ortogonal formların ötesine geçiyor. Intra lighting, maksimum esnekliğe sahip, tamamen gömme Tracker armatürü geliştirerek doğanın etkisine, onu her yönde tavizsiz bir şekilde takip ederek ve bir omurganın esnekliğiyle farklı duvar şekillerine mükemmel bir şekilde uyum sağlayarak yanıt veriyor. Minimum 0,5 metre yarıçapa kadar hem dışbükey hem de içbükey montaj yüzeylerinin eğriliğine uyum sağlayabilen Tracker’ın destek yapısını geliştirirken, bir sürüngenin omurgasından ilham alınmış. Benzer armatürler Tracker gibi yukarı ve aşağı değil, yalnızca sol-sağ yönde hareket edebiliyor.
iChapman Taylor tasarımı Beo Shopping Center, Belgrad, Sırbistan.
Tracker armatürü bir dizi yenilikçi avantaja sahip. Ürün, yüzeye sorunsuz bir şekilde adapte olurken düşük montaj yüksekliği sayesinde standart tavan profillerine mükemmel uyum gösteriyor. Alçıpan tavanlarda ve duvarlarda (alçı, fayans, ahşap) esneme özgürlüğü ile kolay, hassas ve hızlı kurulum imkanı sunan Tracker için özel olarak tasarlanmış aletler kurulumu oldukça basitleştiriyor. Kısa montaj derinliği birincil profillerin kesilmesini gereksiz hale getirdiğinden, tavan strüktürünün yük taşıma kapasitesinin zayıflamasını önlüyor. İstenilen şekilde bir araya getirilebilen çok çeşitli standart modüle sahip olan Tracker, sıradan silikon LED şeritler ile yüksek lümen çıkışı sağlıyor.
Roca Türkiye, 2023 Yılını %60 Büyümeyle Kapatıyor
Banyolar için armatür, lavabo, klozet ve duş sistemleri gibi çözümler geliştiren Roca Grup’un Türkiye operasyonu olan Roca Türkiye, başarılı yatırımları, sürdürülebilirlik çalışmaları ve yenilikçi ürün grupları ile büyümesini sürdürüyor. Eskişehir’de yer alan Türkiye’nin 3 büyük armatür fabrikasından biri olan tesisinde, 1 milyon parçayı geçen üretimiyle Roca; İspanya, Portekiz, Fransa, Fas ve Bulgaristan başta olmak üzere toplam 40 ülkeye ihracat gerçekleştiriyor. Üretiminin yüzde 70’ini ihraç eden Roca’nın 2024 hedef pazarları arasında ise MENA Pazarı, Sudi Arabistan ve Irak yer alıyor. Roca Türkiye olarak büyüme ivmelerinden büyük bir mutluluk duyduklarını belirten Roca Türkiye Genel Müdürü Salvador Lopez Oliva, “Türkiye’deki fabrika üretimimizle sürdürülebilir bir büyüme stratejisi izliyoruz. 2020’den 2023’e kadar Euro bazında her yıl yüzde 15 büyüme elde ederek, özellikle armatür alanında kazandığımız etkili ivmeyi sürdürdük. Yılın ilk yarısında elde ettiğimiz yüzde 40’lık büyümeyi, yıl sonunda yüzde 60’a çıkarmayı planlıyoruz. Türkiye bizim için çok avantajlı ve önemli bir pazar. 2024 yılında, Türkiye’deki bayi ve satış noktalarımız ile birlikte konumumuzu güçlendirmek hedeflerimiz arasında. Proje kanalında büyümeyi, mimarlar ile olan iş birliğimizi artırmayı ve sürdürülebilirlik kanalında global hedeflere uyumlu sonuçlar elde etmeyi planlıyoruz. 2024 yılında yüzde 40 büyümeyi hedefliyoruz. Kaliteli ürünlerimiz, yenilikçi yaklaşımlarımız ve profesyonel ekibimizle bu hedefe ulaşmak için çalışmalarımızı hız kesmeden sürdüreceğiz” diye konuştu. Hem ürünlerinde hem de üretim tesislerinde sürdürülebilirlik odaklı çalıştıklarını vurgulayan Lopez Oliva, bu alandaki yatırımlarına devam edeceklerini belirterek şunları söyledi: “Roca Grup olarak, 2045 yılına kadar karbon nötrlüğüne ulaşmak en büyük hedefimiz. Birleşmiş Milletler tarafından 2015-2030 için tanımlanan Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri ile uyumlu projeler geliştiriyoruz. 2018 yılından bu yana süren karbon arındırma projesi ile CO2 emisyonlarında yüzde 39’luk bir azaltmayı başardık. 2022 yılında İspanya, Portekiz ve Çin dahil olmak üzere birçok ülkede birden fazla güneş enerjisi panelleri kurarak toplamda 21 bin 800 panele ulaştık. Türkiye fabrikamızda da benzer aksiyonlar alıyoruz. Kaplama tesislerimizde belli hatlarımızda ısıtmada kullanılan sıcak su ihtiyacını ortadan kaldırdık ve sıcak su elde etmek için gerekli olan doğalgaz ve elektrik tüketimi de düşürmüş olduk. Her yıl giderek gelişen sürdürülebilirlik stratejimiz ile daha iyi bir gelecek için çalışmaya devam edeceğiz” Red Dot Tasarım ve iF Tasarım Ödüllü Horizon Lavabo Koleksiyonu Türkiye’de 2023 yılında iç pazarda öne çıkan ürünleri hakkında da bilgi veren Lopez Oliva, “Türkiye’nin en büyük armatür fabrikalarından biri olmamızın da etkisiyle 2023’de de satışlarımızın çoğunluğu yetkinliğe sahip olduğumuz armatür ve gömme rezervuar alanında gerçekleşti. Brezilyalı ünlü mimar João Armentano imzası taşıyan ve Red Dot Tasarım ile iF Tasarım Ödülü’nün sahibi olan Horizon Lavabo Koleksiyonu, Türkiye pazarındaki kullanıcılarımızla buluştu.” dedi.
2024 yılında dijitalleşme ve kullanıcı deneyimi odaklı çözümlerin daha popüler olacağına dikkat çeken Lopez Oliva, Nu serisi ve In Wash Insignia ürünlerinde yenilikler yapmayı planladıklarını sözlerine ekledi.
Sandima'dan İlham Alan Otel Tasarımı
Aura Design Studio tarafından Yalıkavak’ta tasarlanan Santra Hotels, bölgenin geleneksel zanaatinden, yerel malzemelerinden ve kültüründen izler taşıyor. Santra Hotels’in ilham kaynağı olan, terkedilmiş 600 yıllık Osmanlı köyü Sandima, güvenlik amaçlı olarak Yalıkavak sırtlarında yüksek rakımda konumlandırılmış. Eşsiz bir manzara sahip olan Sandima Köyü’nün yerel halkı her yaz sahildeki çardaklarına göçerek tarlalarını işledikten sonra köylerine geri dönme alışkanlığına sahipmiş. Sonrasında ulaşımın zor gelmesi nedeniyle aileler Sandima’yı terk ederek şimdiki Yalıkavak’ı yerleşim merkezi haline getirmiş. İçinde tarihi evlerin, köy çeşmesi ve sarnıçların da olduğu Sandima, Osmanlı İmparatorluğu 2. Abdülhamit döneminde yaşamış olan, 186. Şeyhülislam Ömer Lütfü Efendi'nin de doğum yeri. Özgün haliyle korunmuş ender eski yerleşimlerden biri olan köy, hem yerleşim hem de yapı dili olarak Aura Design Studio’ya ilham vermiş ve Santra Hotels’in tasarım sürecinde yerel taş yapısı, bölgenin doğal manzarası ve bahçeleri yeniden üretilmiş. “Konaklama tasarımı ve kurgusu zihinlerde bir ömür boyu hatırlanan ‘an’ları yükseltmek için bir araya geliyor. Bununla birlikte, kültürel erozyonu önlemek için eşsiz kültürleri korumak ve her toplumun sesini kucaklamak gibi bir sorumluluğumuz da var. Kültürel mimari öğeleri günümüze uyarlamak, korumak ve güncel bir yaklaşımla yeniden tasarlamak ise önemsediğimiz ve üzerinde düşünsel olarak çok çalıştığımız bir konu” diyen Filiz Cingi Yurdakul’a göre Santra Hotels’in tasarımındaki önemli çıkış noktalarından biri de misafirleri özel hissettirecek ve onlara yolculuklarının önemli bir parçası olacak benzersiz bir hikaye sunmak olmuş.
aurads.com
Kalekim 50 Yaşında
Türkiye yapı kimyasalları sektörünün öncü markası Kalekim, sektördeki 50 yılını kutluyor. Seramik yapıştırıcıları ve derz dolguları üretimi ile başladığı yolculukta yarım asrı geride bırakan Kalekim, bugün ileri teknoloji üretim gücünü oluşturan 10 fabrikasında başarıyla üretim yapıyor. Geniş ürün yelpazesi, deneyimli insan kaynağı, Bi’Boya ve Visuelle gibi yenilikçi markalarının yanı sıra ustalara yönelik hayata geçirdiği Türkiye’nin ilk ve en büyük usta kulübü olan Kalekim Usta Kulübü ile sektörüne öncülük etmeye devam ediyor. 50. yıl etkinlikleri kapsamında Kalekim Genel Müdürü Timur Karaoğlu yazılı ve görsel medya temsilcileriyle bir araya geldi. İstanbul The Ritz Carlton Otel’de düzenlenen basın toplantısında konuşan Karaoğlu, Kalekim’in 50 yıllık yolculuğunu anlattı; şirketin dününü, bugününü ve yarınına ilişkin hedeflerini paylaştı. Kalekim’in sektöründe Türkiye’nin küresel bir değeri olduğunu belirten Kalekim Genel Müdürü Timur Karaoğlu, “Kalekim olarak, yerli ve milli üretime verdiğimiz değerle bundan yarım asır önce bir yolculuğa çıktık. Hayata geçirdiğimiz sürdürülebilir yenilikçi ürün ve uygulamalarımızla bu 50 yıla pek çok ilki ve yeniliği sığdırdık. Bugün ürünlerimiz ülkemizin milyonlarca hanesinde kullanılmasının yanında, aynı zamanda dünyanın 80 ülkesinde tüketici ve profesyonellerle buluşuyor. İlk günden bugüne gelen üretim yolculuğumuz boyunca her zaman insanlara en iyi sunma hedefiyle çalıştık ve bu sayede elimizin değdiği her yere izimizi bıraktık. Yaşamın her alanında dokunduğu her yerde iz bırakmış bir marka olarak, Cumhuriyetimizin yeni yüzyılında da kurucumuz Merhum İbrahim Bodur’dan aldığımız bayrağı daha ileri taşımak için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz” dedi.
BAB Architects’ten Yenilikçi YouTube Stüdyosu
Türkiye’de ve dünyanın farklı coğrafyalarında mimari, iç mimari ve broadcast design (set tasarımı) projelerine imza atan Mimar İrem Arıbaş ve İç Mimar Hüseyin Beş liderliğindeki BAB Architects, özellikle spor tutkunlarının mobil cihazlarda aşina oldukları Maçkolik uygulaması için özel olarak tasarlanan YouTube stüdyosu ile spor yayıncılığını fiziksel bir stüdyo ortamıyla birleştirerek benzersiz bir deneyim sunuyor. Küçük ölçekli projelerde anlamlı bir kompozisyon oluşturma sürecini heyecan verici bir “challenge” olarak yorumlayan BAB Architects mimarları, sınırlı bir alana sahip olan Maçkolik YouTube Stüdyosu’nu kurumun kendi çalışma alanının alt katında, 4.50x3.30 metrelik bir köşede konumlandırmış. Küçük metrekarede olabildiğince derin bir mekan algısı oluşturmanın hedeflendiği stüdyo, zeminde siyah epoksi seçimi ve tavanda kullanılan özel yapım yuvarlak ışık truss'ı ile dikkat çekiyor. Bu tasarım yaklaşımı, mekandaki sınırlı tavan yüksekliğinin aşılarak stüdyo algısının vurgulamasını amaçlıyor. BAB Architects, stüdyoların kamera açılarında genellikle gizli tutulmaya çalışılan unsurlar olan ışık ve kamera kullanımlarını, bu projede bilinçli bir şekilde görünür hale getirmiş. Bu yaklaşım, sınırlı bir alanda daha profesyonel ve düşünülmüş bir stüdyo etkisi yaratmayı sağlamış. Maçkolik YouTube Stüdyosu, modern tasarımı ve teknolojik özellikleri ile sadece içerik üretim sürecine katkıda bulunmakla kalmayıp aynı zamanda şirketin özgün ve çağdaş kimliğine de vurgu yapıyor. Türkiye’nin en eski spor yayın platformlarından biri olan Maçkolik'in güçlü ve köklü kurumsal duruşunu yansıtmak amacıyla tuğla duvarlar tercih edilmiş. Stüdyo duvarlarında, kurumsal kimlikle uygun bir palet içinde kullanılan renkler ve özenle seçilmiş mobilyalar, sadece sıcak ve samimi bir atmosfer yaratmakla kalmayıp aynı zamanda Maçkolik'in dinamik yayın çizgisini de vurguluyor. Kurumsal renklerle uyumlu şekilde RGB ledler ile aydınlatılan duvarların renkleri ışık masası ile değiştirebiliyor. Bu özellik, farklı programların aynı stüdyoda kaydedilmesine olanak tanıyarak, içerik çeşitliliği ve dinamizmi artırmayı sağlıyor.
