Son Güncellenme:
Kirada yaşayanlar ve gerek içinde yaşamak için gerekse yatırım amacıyla ev sahibi olmayı hedefleyenler, konut kredisi çekme yoluna gidiyor. 2016’nın son aylarında, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından gerçekleştirilen yönetmelik değişikliği, yeni bir ev satın almak isteyenlerin hedeflerine daha kolay ulaşmalarına yardım ediyor. Konut kredisi nasıl hesaplanır ve ideal oran nedir?
Konut fiyatlarının son yıllarda artış göstermesiyle, birikim yapılmasına karşın ev satın almak yine de pek kolay olmuyor. Müşterilerine sayısız seçenek sunan bankalar ise konut kredisi çekme noktasında artık daha esnek davranabiliyor. BDDK’nın yaptığı düzenlemeler sonucunda, kira öder gibi ev sahibi olmayı arzu edenler, konut fiyatının yüzde 80’i oranında kredi çekebiliyor. Örneğin, 300 bin liralık bir ev almak isteyen müşteri, bankaya konut kredisi için başvurduğunda banka, gerekli işlemlerin ardından müşteriye 240 bin lira ödeme yapıyor. Geriye kalan 60 bin liralık meblağı ise kişi, kendi birikiminden karşılayabiliyor.
Bu sorunun yanıtı, konut kredisi çekmek isteyen kişilere göre değişiklik arz ediyor. Zira müşterilerin halihazırdaki birikimleri toplamı ve sahip oldukları diğer mülkler, çekecekleri kredinin tutarını ve vadesini doğrudan etkileyebiliyor. Diğer yandan, konut kredisi çekildikten sonra ödenecek peşinatın farklı şekillerde edinilmesi de mümkün olabiliyor. Bu yöntemlerin arasında; alınmak istenen konutun ekspertiz değerinin yüksek hesaplanması, tapusu, alıcının üzerinde olan bir başka konutun ipotek ettirilmesi ve tutar miktarınca ihtiyaç kredisi talep edilmesi de yer alıyor. Ayrıca bankaların konut kredisi verirken müşterilerine geri ödeme tutarları konusunda sunduğu esnekliklerin de karşılaştırılması gerekiyor.
Konut kredisi almak isteyenler için bankalar, yıldan yıla değişebilen geri ödeme tutarları düzenleyebileceği gibi sabit oranlı tutarlar da belirleyebiliyor. Bankaların konut kredisi çekme işlemlerinde belirledikleri faizler de farklılık gösteriyor. Ev sahibi olmak arzusundakilerin faiz oranlarını dikkatlice incelemeleri önem kazanırken, var olan borcun daha düşük faiz veren bir başka bankaya taşınması da sıklıkla uygulanan işlemler arasında bulunuyor. İdeal ödeme oranının belirlenmesi de gelir durumu ve kredi borcunun hangi zaman aralığında bitirilmesi istendiğine göre farklılaşabiliyor. Mevsimden mevsime geliri artan ya da azalan müşterilerin, ödemelerini bu doğrultuda planlamaları ve edinmek istedikleri konutları, kaç aylık vadeye sahip krediyle alacaklarını belirlemeleri gerekiyor. Çünkü ödeme gecikmesi durumunda bankanın yaptırımlarıyla karşılaşılabileceği gibi borcun erken kapatılması durumunda da müşterilere, erken kapatma cezası uygulanıyor.