Son Güncellenme:
Kazanmak, elde etmek anlamına gelen iktisap hukuki bir terim olarak hak sahibinin bir şeyin mülkiyetine sahip olma yollarını ifade eder. Medeni Kanunu’na göre bir hak doğrudan doğruya ya da devir ile iktisap edilebilir. Bir hakkın direkt olarak ilk sahibine iktisap etmesine aslen iktisap, bir hakkın bir kişiden diğerine geçmesine ise devren iktisap adı verilir.
Taşınmazlar üzerinden elde edilen gelirlerde iktisap bedeli üzerinden hesaplamalar yapılır. Gelir Vergisi Kanunu’nun 80. maddesine göre iktisap şekline bakılmaksızın 70. maddede belirtilmiş mal ve haklar, iktisap tarihinden itibaren 5 yıllık süre içinde satma, devir, takas, kamulaştırma ya da sermaye olarak kullanılmaları halinde değer artışı kazancı meydana gelir. Elden çıkarma esnasındaki iktisap bedeli, mal ya da hakkın satıldığı ay hariç tutularak toptan eşya fiyat endeksi (TEFE) artış oranı baz alınır. Artışın %10 ya da üzerinde olmaması durumunda endeksleme yapılmaz.
Medeni Kanun’a göre bir taşınmazın iktisabı yani kazanımı tapuya tescil ile meydana gelir. Bir taşınmazın elden çıkarılması halinde meydana gelen değer artışı kazancının belirlenmesi için iktisap tarihi olarak, taşınmazın tapuya tescil edildiği tarih esas alınır. Ancak hak sahiplerinin bir taşınmazı müteahhit, toplu konut idaresi ya da kooperatif yolu ile kullanıma hazır şekilde almaları durumunda, bu durumun su, elektrik faturaları gibi belgelerle belgelenmesi halinde, taşınmazın fiilen kullanıma başlanma zamanı iktisap tarihi olarak kabul edilebilir.