12.10.2021 - 07:00 | Son Güncellenme:
Gerçekleşmeden önce hiçbir belirti ya da işaret vermeyen olaylar vardır, gerçekleşme ihtimalleri çok düşüktür ya da hiç yoktur. Ama gerçekleştiklerinde muazzam bir etki yaratırlar. Bunlara “Siyah Kuğu” diyoruz. Son yılların en gözde metaforlarındandır. Hikayesini duymuşsunuzdur. İnsanlar kuğuların hep beyaz olacağına inanmıştı, ta ki 17’nci yüzyılın sonuna kadar. Ne zaman ki, Hollandalılar 1697 yılında Avustralya’da siyah bir kuğuya rastladılar, işte o zaman imkansız gerçek oldu. Dünyanın en çok satan kitaplarından “Siyah Kuğu”nun yazarı Nassim Nicholas Taleb’in dediği gibi, “Tek bir gözlem, milyonlarca beyaz kuğunun binlerce yıldır teyit etmiş olduğu genel kanıyı geçersiz kılabilir. Bunun için tek bir siyah kuğunun olması yeterlidir.”
Ne siyah, ne beyaz
Bir de “Siyah Kuğu” kadar bilinmese de “Gri Gergedan” metaforu vardır. Siyah Kuğu varlığından haberdar olunmayan olaylar için kullanılır. Gri Gergedan ise varlığından haberdar olunan ancak “benim başıma gelmez” gözüyle bakılan olaylardır. Gergedan, Rhinocerotidae familyasından, iri gövdeli, burun kemiğinin üstünde derisine yapışık bir veya iki boynuzu bulunan, kalın derili otobur memeli bir hayvandır. Hayvanlar aleminde kendisinden daha güçlü düşmanı yoktur. Aslından insanla karşılaştıklarında genellikle kaçar ama bazen tehdit hissettiğinde körlemesine saldırdığı da olur. O iri gövdeden beklenmeyen bir çeviklikle tehlikeli olabilir. Siyah ve beyaz olarak iki çeşit gergedan olduğu sanılır. Aslında ne siyah olanlar gerçekte siyahtır ne de beyaz olanlar beyaz. Hepsi de gridir. Ama kimse onlara gri demediği için öyle bilinmezler.
İhmal edilmiş tehdit
Gri Gergedan deyiminin isim annesi Michele Wucker’dır. Bu deyimi 2016’da yazdığı “The Gray Rhino” (Gri Gergedan) kitabında gerçekleşme olasılığı yüksek olan ve gerçekleştiğinde yüksek etki yapacak olan ancak ihmal edilmiş tehditler için kullanmış. Gri Gergedan ihmal edilmiş tehditlerin sembolüdür. Küresel ısınma ve onun yarattığı riskler Gri Gergedan için mükemmel örneklerdir. Herkes gezegenin ısındığını ve bu ısınmanın türleri yok edip, coğrafyaları, okyanusların asitlik derecesini artırdığını, orman yangınlarına yol açıp, olağanüstü iklim olaylarını yarattığını biliyor. Ama kendi evi yanmadığı ya da su altında kalmadığı, kendi toprağı kurumadıkça bu riskin varlığını ihmal ediyor.
BM raporu açıkça tehlikeyi anlattı
Siyah Kuğular korkutucudur ve yıkıcıdır ama Gri Gergedan aslında daha tehlikelidir.
Çünkü Siyah Kuğular aslında Gri Gergedanların evrim geçirmiş halidir. 2008 krizinin alametleri 2006 ve 2007’de vardı. 11 Eylül’e götüren olaylar da 10 Eylül’de gerçekleşmedi, El Kaide 10 Eylül’de kurulmadı.
Bu açıdan bakıldığında aslında Kovid-19 pandemisi bir Siyah Kuğu olmaktan ziyade Gri Gergedandır. Çünkü vebadan başlayıp İspanyol gribine, ebola’dan SARS’a kadar bir çok salgın nedeniyle bu tür bir enfeksiyon riskinden haberdardık, ama başımıza geleceğine inanmıyorduk.
Hatta 2019 sonunda Çin bu hastalıktan kırılırken bile meseleyi Çin’e özgü bir sorun gibi görüp, binlerce kilometre ötede kayıtsız kalmıştık.
Ne zaman olur?
Aynı şekilde iklim değişikliğinin gelecekte yol açacağı yıkıcı devasa olayları yaratacak birikimler ve alametler şu anda fazlasıyla var. Çok merak eden Birleşmiş Milletler (BM) bünyesindeki Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli’nin (IPCC) ağustos ayında açıklanan “İklim Değişikliği 2021: Fiziksel Bilim Temeli” başlıklı raporuna bakabilir.
Toplam 66 ülkeden 234 bilim insanının 5 yıllık çalışmayla hazırladığı bu rapor tehlikeyi tüm açıklığıyla anlatıyor. Şu anda varlığında haberdar olunan bu riskler gerçekleştiğinde “Siyah Kuğu” denilecektir.
Bu noktada mesele “Siyah Kuğu” olarak adlandırılacak olayların olup olmayacağını değil ne zaman ve ne şekilde gerçekleşeceğini öngörmektir.
Çünkü gerçekleşeceği aşikardır; önlem alınmadığı sürece iklim değişikliğinden kaynaklanan riskler eninde sonunda yaşanacaktır.