21.06.2010 - 01:00 | Son Güncellenme:
SONGÜL HATISARU
Sağlıklı yaşam trendinin yükselmesi, bir yandan balıkçılık sektörünü hızlı büyümesine yol açarken, diğer taraftan da balık alanında sofraya gelen çeşit sayısının artmasına yol açtı.
Türkiye’nin en büyük holdinglerinden Alarko’da ‘balıkçılık’ operasyonlarının başındaki isim Leyla Alaton, grubun 20 yıl önce bir grizu patlaması sonucu yatırım kararı aldığı bu işten 30 milyon liralık hacme ulaştığını söyledi.
Türkiye’ye somunu getirerek adını duyuran Alarko Holding’in Yönetim Kurulu Üyesi Leyla Alaton, mart ayıyla birlikte Norveç’ten kalkan ithal etmeye başladıklarını belirtti. Türk denizlerinin değerli balığı kalkanın gittikçe azaldığına vurgu yapan Alaton, “4 ay önce Norveç’ten kalkan ithal etmeye başladık. Bizim ithalata başlamamızın ardından kalkan fiyatları 60 TL’den kısa sürede 20 TL’lere indi” dedi.
Diplerde yetişen Karadeniz kalkanına kıyasla, Norveç kalkanının daha açık renkli olduğuna vurgu yapan Alaton şunları söyledi:
“Lüks yiyecek olarak görülen kalkan biz ithalata başladıktan sonra halkın sofrasına indi. Karadeniz kalkanı dipte yetiştiği ve az ışık aldığı için rengi daha koyu olur. İthal ettiğimiz kültür kalkanları ise daha suyun üstüne yakın yetişiyor. Işığı daha fazla aldıkları için deri tonları da hafif sarımtrak oluyor. Bu nedenle olsa gerek tezgahlarda bizim kalkanlara ‘sarışın kalkan’ diyorlarmış. Bu balıkların en büyük özellikleri düğmesiz kalkan olmaları.”
Somon türevi üretiliyor
Dünyada en lezzetli kalkanlardan olmasıyla tanınan Norveç kalkanını sabit fiyat garantisi ile zincir mağazalara verdiklerini anlatan Alaton şunları söyledi:
“Dünyanın önde gelen somon üreticisi Norveçli Hallvard Leröy firmasının Türkiye’deki ortağıyız. Türkiye’ye 20 yıldır somon balığını biz getiriyoruz. Alarko-Leröy’ün İzmit’deki Fabrikası’nda somon füme, somon pastırma, somon loin, somon sıcak füme, somon lakerda, somon marine, somon fileto, somon steak ürünlerini üretiyoruz.”
Irak ve Suriye’ye ihracat
20 yıl önce Karadeniz’de maden ocaklarında yaşanan grizu patlaması sonrasında bir sosyal sorumluluk projesi olarak balıkçılığa girdiklerini hatırlatan Alaton şunları söyledi: ”Babam İsveç’te yaşadığı yıllarda somonun ekonomiye, insan hayatına olan katkısını görmüş bir insan. Yıllar önce yine Karadeniz’de onlarca insan grizu patlamalarında öldüğünde, bütün maden ocaklarının kapatılması ve kömürün ithal edilmesinin daha ucuz olacağına ve insanların ölmeyeceğine dikkat çekmeye çalıştı. Bunun yerine başta balıkçılık olmak üzere yeni mesleklerin geliştirilmesini önerdi. Irak ve Suriye’ye işlenmiş su ürünleri ihraç etmeyi planlıyoruz. Biz Norveç’ten çeşitli balık türlerini ithal ediyoruz. Alarko olarak 15 çeşit balık pazara sürüyoruz. Fabrikamızda işlediğimiz yan ürünlerle birlikte çeşit 100’ü buluyor. Bu yıl 30 milyon TL ciro gerçekleştirdik.” Doğuda illerinde de balığın çok tüketilmeye başlandığını anlatan Alaton, “Diyarbakır balığın en çok tüketildiği dördüncü il. Burada daha çok uskumru tüketiliyor” dedi.
Somon pastırması çok sevildi
Balıkları işledikleri İzmit fabrikalarında Ar-Ge faaliyeti de yaptıklarını anlatan Alarko Leröy Su Ürünleri Genel Müdürü Bülent Işık ise “Somon balığının çok türevleri yapılabiliyor. Türk damak tadına uygun olarak yaptığımız somon pastırması çok ilgi gördü. Marketlerde, otellerde satışlarımız çok iyi gidiyor. Restoranlarla aşçılar kendileri de deneyerek yapmaya başladı zaten” dedi.
Türkiye’de balıkçılık sektörünün 800 milyon dolara yaklaştığına dikkat çeken Işık, sağlıklı yaşam trendinin artmasına bağlı olarak sektörde kısa sürede 3 - 4 katı kadar büyüme beklendiğini anlattı.