19.10.2008 - 00:28 | Son Güncellenme:
Ekonomi konuşmaları / İBRAHİM EKİNCİ
Bir tekstil şirketi olarak bilinir. Aslında 11 sektörde faaliyeti var. Dahası birkaç yıl sonra işinin ağırlığı enerjiye kayacak. Ama tekstilden çıkmayacak.
Holdingin patronu Abdülkadir Konukoğlu, “Biz bu sektörle var olduk. Çıkacak diyorlar, yanlış. Bu sektörde hep olacağız. Yatırımlarla teknolojisini yenileyeceğiz ama büyütmeyeceğiz” diyor.
Ailenin dinamizmi
Sanko aynı zamanda bir aile şirketi. Sekiz kardeşler. İkinci kuşak Konukoğlu grup işlerinin başında. Oğullar, yeğenler geliyor. Hepsi bir tarafından tutuyor. Geleneğin kuvveti adaletten şaşmadıkça kardeşçe uyumu getiriyor ve şirkete özel bir dinamizm kazandırıyor.
Sanko’nun gündemi oldukça yoğun. Ambalaj, yat üretimi, çimento ve iş makineleri pazarlama ve üretimine yatırımları var. Bazıları yeni başlıyor. Bu işleri de büyütmek istiyor. Grup, her yıl birkaç yüz milyon dolar yatırımla gidiyor.
Bir başka özelliği, eğer bir yatırım gündemdeyse öncelikle ve olabilirliği varsa memleketleri Gaziantep’i düşünüyorlar. Bu ilde gösterişe kaçmadan, sakin ve sessizce binlerce, binlerce kişiye destek oluyorlar.
Abdülkadir Konukoğlu’nun sorularımıza yanıtları şöyle:
11 sektörde faaliyetiniz var. Bunların iş hacminizdeki payı nedir?
Bu sene sonunda netleşecek. Ama tekstil yüzde 40’a doğru iniyor. Bunun yerini diğerleri alıyor. İki yönden bakmak lazım. İşçi sayısı ve finansal yönden. Enerjide ağırlığa gidiyoruz. Ama işçi ağırlıklı dediğimiz zaman diğerleri ve tekstil geliyor.
Bulunduğumuz sektörlerde ilk 10’lara girmek istiyoruz. Tekstilde hala bir numarayız, devam edeceğiz. Herkes Sanko tekstilden çıkıyor mu diye soruyor. Böyle bir şey yok. Belli büyüklükten sonra orada büyümeye devam etmek şirketi KİT’leştiriyor. Biz çok büyüdük, daha yukarı gidersek hâkim olamaz hale geliriz.
Portekiz’de bir fabrikayı gezdim ve tekstilin 10 yıl sonra ne olacağını gördüm. Kardeşlerimle başka sektörlere kaymaya karar verdik. Elimizdeki nakitleri böyle kullandık. Tekstilde kapasite artırımını yavaşlattık. Ama teknolojiyi sürekli yenileyerek belirli noktaya da getirdik.
Tekstilde de büyüme oldu ama genel ağırlığımızı başka sektörlere verdik. Çünkü tekstil darboğazdan geçti. Bunun ana nedeni yatırımdan çok döviz kuruydu. Böylelikle dünya fiyatları tutmaz oldu. Ucuz ithalat oldu. Tüm reel sektörlerde gerileme oldu.
Gelecekte enerjinin ağırlığı ne olacak peki? Ana işinize mi dönüşecek?
Tahminlerimize göre Sanko’nun gelirlerinin en az yüzde 40’ı, enerjiden gelecek. Eğer rüzgâr projelerimiz gerçekleşirse, lisansları alabilirsek yüzde 50’ye doğru çekeceğiz. Buna karşılık ambalaj, makine ve tekstilde de kapasiteyi büyütmeden modernize ederek devam edeceğiz.
2006’da 350 milyon dolar civarında tekstilde yenileme ve teknoloji yatırımı yaptık. Bütün büyük firmaların kökeni tekstildir. Tekstille başlarlar. Sermaye birikimi olunca yeni sektörlere girmişler.
Tekstili birleştirdik, tek şirket oldu. İki pazarlama şirketimiz var. Sanko Pazarlama. Bir de Maisonette. Bu bizim dede mesleğimiz, bırakamayız. Zarar etse de çalıştırırım. Ama yeni fırsatları da değerlendirmeliyiz.
Ambalaj sektöründe Süper Film şirketiniz var. Bu sektörle ilgili planlarınız nedir?
Süper Film’i Gaziantep’te 1993’te kurduk. 1997’de ikinci üretim hattı eklendi. Polipropilen (BOPP) ambalaj filmi üretimi ve 10 bin ton metalize edilmiş film kapasitesine ulaştı. 2005’te tamamlanan yatırımlarla kapasitesi 3 misli arttı. Polyester (BOPET) film, kast polipropilen (CPP) film ve Türkiye’nin tek termal laminasyon hatları var. Koli bantları, kırtasiye bantları... Belli bir kapasiteye geldik. Burada 700-800 işçi var. Bu sektörde var olmaya devam edeceğiz. Polyester filmde en büyük biziz, büyüyeceğiz. Şimdi polyesterde kapasiteyi yükselteceğiz. 3 tesisimiz var.
Gazianteplisiniz, yatırımlar da genellikle orada...
İzmir’e, İstanbul’a kursaydım daha karlı olurdum. Oradan buraya taşıyoruz. Ama biraz da Güneydoğu Anadolu ve kendi memleketimiz için yapıyoruz. Antepli bütün yatırımını götürseydi orası bir Diyarbakır olurdu.
Bilişim sektöründe de faaliyetiniz var...
Akora Teknoloji (Dağıtımını yaptığı yaklaşık 60 marka arasında HP, IBM, Toshiba, Lenovo, Acer, Vestel ve Philips gibi büyük markalar bulunmaktadır.) şirketimiz var. Bu işten de memnunum, devam edeceğiz. Orada da birkaç ortaklık konusunda yabancılarla konuşuyoruz. Dağıtımı büyütecekler. İlerde belki üretim işi olursa, iyi olur. Epeyce olgunlaştı. Birkaç aya kalmaz biter.
BYD Bilgisayar; SANKO Holding bünyesi içindeki şirketlere yazılım, donanım, network gibi tüm bilişim faaliyetleri için ürün tedarik ediyor.
Denizcilikte de büyüyorsunuz. Bu sektörde neler yapacaksınız?
El yapımı klasik ahşap tekneler üretip ABD ve Avrupa’ya satıyoruz. Şirketimizin adı Vicem Yat. 2006’da ortak olduk. Vicem Classic, Vicem Cruiser, Vicem Yacht, Vicem Sportfish serileri dahilinde 9 ile 45 metre arası tekneler üretiyor. 2008 yılı başı itibariyle 80’in üzerinde tekne teslim ettik.
2008’de Vicem Yacht Serisi ile 35 metre ve 45 metrelik kompozit mega yat üretimini de başladık. Yeni seri için dünyanın en ünlü tasarımcılarıyla çalışıyoruz.
Bu sektörde bir de ABD’li Genmar Holding’in prestijli markalarından Windsor Craft teknelerinin üretimini yapıyoruz. İstanbul ve Antalya’da 4 tersanemiz var. Şimdi Türkiye’nin en büyük yat fabrikasını kuruyoruz. İki ay sonra bitiyor.
35 tekneyi aynı anda yapıyoruz. Antalya’da 46 metre megayata başladık. 18 ayda bir tekne yapabiliyoruz. Dünya sıralamasında bayağı hızlı. 35 milyon dolarlık tekneler. 32 mil süratli.
Dünyanın en tanınmış dizaynırlarından biriyle çalışıyoruz. Genmar’a yılda 48 tekne yapıyoruz. Cenova fuarında inanılmaz talep oldu. Abramoviç sadece bizim teknemize geldi. Bu işten de memnunum. Dünyada bu konu büyüyor.
Gıdada su var. Bu sektörde önemli yatırımlar oluyor. Geliştirecek misiniz?
1999’da Sansu markasıyla ambalajlı su üretimine başladık. Nestle Waters ile 2001’de ortak olduk. 2002’de Sansu’yu Nestle Pure Life markasıyla satmaya başladık. Gıdada bunun dışında holdingin başka işi yok. Bu sektörde büyüme planımız yok.
Klima işi nasıl gidiyor?
Airfel, gelişmeye devam ediyor. 4 üretim tesisi, geniş ürün gamı, Türkiye genelinde bin noktada deneyimli ve uzman ekibiyle tüketiciye hizmet veriyor. Haier, Mitsubishi Heavy Industries, McQuay International, Chaffoteaux & Maury, Hoval gibi lider markalarla iş ortaklığı var. İşi bilenlerle belirli bir ortaklığımız var ama onların hisseleri küçüktür. Bu işte de büyümeyi hedefledik, büyüyeceğiz. Ortaklık teklifleri de geliyor.
Büyük otellere de iş yapıyoruz. Sistemler kuruyoruz. Kombi, radyatör var. Galiba ikinci büyük kapasiteyiz. 10 yıl garanti veriyoruz. Ürün portföyü genişliyor. Büyük bina klimalandırması, split kilamalar, kombi, ısıtıcılar, radyatör ve aksamlar var.
Bir de bizim Auer şirketimiz var. Bunu da bir zaman sonra canlandırmak istiyoruz. Şu anda ortam iyi değil. Çok büyük yatırımlar var. Fransız markasıydı. Türkiye’ye isim hakkı vermişti. O bizde. Satmayı düşünmüyoruz. Ama orada da bir iki teklif var. Şu anda sadece kombi, fırın ve ısıtıcı üretimi var.
Çimentoya hızlı bir girişiniz oldu...
Adıyaman Fabrikası’nı özelleştirilmeden aldık. Sonra Bartın Çimento’yu aldık, Bu fabrikayı büyüteceğiz. Fizibiliteleri başladı. Çimko, Kahramanmaraş’ın Narlı bölgesinde Türkiye’de tek fırın üzerine en büyük fabrikasını kurdu. Çimko, Gaziantep, Adıyaman, Kahramanmaraş, Osmaniye ve Narlı’da olmak üzere 7 tane beton santrali işletiyor.
Çimentoda büyümeyi planlıyoruz. İlerde başka ülkelerde de çimento ve hazır beton fabrikaları kurmak istiyoruz. Maraş fabrikası bitti, sayın Başbakan’ı bekliyoruz. Berlusconi’nin gelmesi de muhtemel. Barbatti ile ortağız. Yüzde 30 onların. Bu ortaklık devam edecek. Onlarla ilerde bazı ülkelere açılabiliriz.
İçerde yeni bir fabrika düşünmüyoruz. İlerde açık olduğunu görürsek yatırım yapabiliriz. Çimentoda büyüme alanımız dış ülkeler. Satın almalara bakabiliriz.
Türk Ytong’la ortak Güneydoğu Ytong şirketimiz var. Biraz kapasite artırdık, ilerde de artırırız. Çünkü Türkiye yavaş yavaş yeni anlıyor. Giderek kullanımı artıyor. Briket ve tuğla kullanımıyla toprağı heder ediyorsunuz.
İş makineleri üretimine başladınız. Neler yapıyorsunuz?
Sanko Makina, Doosan/Daewoo marka ekskavatör, lastik tekerlekli yükleyici, dizel, LPG ve elektrikli forkliftler, mini yükleyici, bekoloderler, Soosan marka kırıcı, kaya delici, MGF marka çakıcılar, Dıeci marka teleskobik forklift ve Donaldson marka filtreler bulunuyor.
Bekoloder’le üretici olduk. Türkiye’de tek üretici biziz. Gaziantep’te üretiyoruz. Bu işi büyüteceğiz. İnşallah daha da büyüyecektir. 1.5 yıldır çalışıyor. Resmi açılışı için Başbakan’ın takvimini bekliyoruz.
İzmir tesisinde Avusturya’ya fason üretiyoruz. Motoru onlardan geliyor. Rabel Master markasıyla. Binaya yanaşıyor, kırıyor, demirini ayırıyor ve betonu mıcır yapıyor. Böyle bir işlevi var. Bu işte ortaklık olabilir. Biraz çalışmamız lazım. Kalitemizi çok beğeniyorlar.
Sağlıkta bir hastaneniz var. Yenileri olacak mı?
Hastane ve okulumuz var ama kar amaçlı değil. Hastaneyi büyüttük. 2 kat kapasite oldu. Ana gayemiz bölgemiz insanına kaliteli sağlık hizmeti. Kalp ağırlıklıdır. Bölgede damar hastalıkları sorunu fazladır. Yağlı yiyecekten böyle. Bütün branşlar var içinde.
Eğitimde de amacımız aynı. Şimdiye kadar 18 civarında okul yaparak Milli Eğitim’e verdik. Gaziantep Üniversitesi’ne tekstil uygulama fabrikası yaptık. Tekstil bölümünün binasını yaptık. Adıyaman’da da yine bir bina yaptık.
Kalabalık bir ailesiniz. Aile holdingde nasıl konumlanıyor?
Sekiz kardeşiz. Üçü kızdır. Erkek kardeşler iş başında. Kız kardeşlerimden birinin eşi de bizdedir. Benim iki oğlum (41 ve 34 yaşlarında) yine işimizdedir. Kardeşlerim ve oğullarımın grup başkanlıkları var. Profesyonel arkadaşlarla birlikte yönetim toplantılarına katılırlar. Erkek kardeşlerimin çocukları ABD’de eğitimdeler. Dönünce işlerin başına geçecekler. Ama çıraklıktan başlayacaklar.
Büyük gayrimenkullere sahip olduğunuzu biliyorum. Bu sektörde bir şeyler yapmak istiyor musunuz?
Bir gayrimenkul şirketimiz (TEMKO) var. Bu ailenin şirketidir, holding yapısı dışındadır. Binalardan gelirleri var. İlerde alışveriş merkezleri (AVM) ve konut projeleri yaptıracak olan bir şirket. 200 milyon doların üzerinde varlığı olan bir şirkettir.
Gayrimenkullerimiz genelde Antep ağırlıklıdır. İstanbul’da da var. EGS bloklarında 1.5 blok bizimdir. İstanbul’da bazı binalarımız onundur. Gaziantep’te yaptığı AVM 4 ay sonra açılacak.
Serince’de 500 bin metrekare parsellenmiş arazi var. Oraya da villalar yapacak. Büyük bir mahalle olacak. Konut piyasasının biraz canlanmasını bekliyoruz.
Vakıf neler yapıyor?
Sani Konukoğlu Vakfı, 1500 -2 bin civarında burs veriyor. Kişi başı 250 YTL. Çalışanlarımız ve fakir ailelerin çocuklarına. Asgari ücretin yarısını baz alıyoruz. Bir baba evladına maaşının yarısını verir. 15-20 bin kişiye ayakkabısından paltosuna, defter kalemine kadar veriyoruz. Bunu da milli eğitim müdürlükleri, valilikle iş birliği yaparak, sistem içinde yapıyoruz. Çocukları onlar seçiyor.
Getiriyorlar giydirip gönderiyoruz. Gözlerim yaşarıyor. Ayakkabı ayağına olmuyor, ‘abi tamam’ diyor. Değiştirmek istemiyor. Olmazsa bana vermezler diye korku içinde oluyorlar.
20-25 bin kişiye yılda iki kez gıda yardımı yapıyoruz. Yağ, pirinç, makarana, tavuk oluyor. Bu da yine vilayet, mahalle muhtarları ve bizim adamların kontrolü ve işbirliğiyle gidiyor. Kartlar veriliyor. Kartını getiren alıyor, mektup yazılıyor. Gününde gelip alıyor. Kontrolünü üç koldan yapıyoruz. İkinci kontrolde durumu iyileşmişse kartını iptal ediyoruz. Bazı maddi imkânlar da oluyor.
Camiler yaptırıyoruz. Şu ana kadar 4 -5 cami yaptırdık. Sağlık ocakları filan yaptırdık. İşi hayretmek istiyoruz. Mağdur mektupları geliyor.
Global finansal krizle ilgili görüşünüz ne? İşlerinizi zora sokar mı?
Yaşım 60, 5-6 kriz gördüm. ABD, Avrupa panikledi. Büyük bir insanın yıkılmasıyla küçük bir çocuğun yerden kalkması farklı. Büyük adam devrilir, zor kalkar. Bizi etkileyecek ama ABD ve Avrupa gibi olmaz. Türk işadamının bir panik yaşayacağı kanaatinde değilim. Bir de biz çabuk kalkarız. Bence tam tersi olacak.
Bu kadar para çıktı hükümetler. Bir köpük vardı. Sanaldı, köpüktü. Bankalar, şirketler 8-10 katına çıkmıştı. Köpük gitti. Zaten bizde pek yoktu. Reel sektörün ithalat düştüğü için ihracat geliri artacak. Üretimi istihdamı etkileyecek. Fabrikalar çalışacak. Çark dönecek. Son 2-3 senedir ithalatla gittik.
Rüzgârı bekliyor, Sanko’da işin yarısı enerji olacak
Gelelim enerji işine. Gelecekte en büyük sektörünüz olacak gibi. Neler yapıyorsunuz?
Sanko Enerji AŞ’yi kurduk. Altında da 20 küsur enerji şirketi var. Enrejide 2 milyar dolar yatırım hedefimiz var. Bu artabilir de. Yabancı ortak yok ama adaylar var, konuşuyoruz. Adana Yedigöze’yi kendimiz yapıyoruz. Ortak yok. İstanbul’daki rüzgâr enerjisinde ortak yok. Başlayan yatırımlarda ortak yok.
Nükleer enerjiyle ilgilenmedim. Aday ortaklarla konuştuk. Üç beş yılda olacak iş değil. O bakımdan ilgilenmedik. Dünyanın geleceği de o. Yedigöze Sani Bey Barajı esas olarak sulama barajı. 75 milyon metrekare sulama yapabiliyor. İkinci bir Adana Ovası çıkıyor.
Sanko Enerji, elektrik üretim tesisi kuracak, kiralayacak, bu tesisleri üretime alacak, üretilen enerjiyi pazarlayacak. Türkiye’de rüzgârın belirli bir kapasitesi var. Ne kadarını alabileceğimizi bilmiyoruz. 9-10 bin megavat civarında başvurumuz var. Bizim ağırlığımız hidrolik gözüküyor. Ondan sonra rüzgâr. İleride kömürü eklemeyi düşünüyoruz.
Elimizdeki Yedigöze hidroliktir. 2010 sonunda bitirmiş olacağız. Rize ve Adana’da iki hidroliğe başladık. Rüzgar başladık, bitti. 60 megavatlık. Türkiye’nin en büyüğü. Lisanslar çok gecikti. Hükümetin bir an önce buna karar vermesi lazım.
Rüzgârda büyük ekipman talebi var. Bu alana girmeyi düşünmüyor musunuz?
Düşünüyoruz. Pervane motor birlikte. Araştırıyoruz. Birkaç küçük firmayla konuşuyoruz. Onları büyütmek istiyoruz. Rüzgârda markamız Vistas... Danimarka-İtalyan ortaklığıdır. Antep rüzgârda şanssız. Ama şansı şu: Güneş enerjisi havzası olarak iyi. Bu konuda çalışma yapacağız. Antep enerjide kapsama alanımız dışında değil. Off shore müracaatımız da var, denizde oluyor. Bağlantı sıkıntısı var. Bağlanabileceğiniz hat geçmiyor.
Son iki hükümet döneminde enerjiye çok ağırlık verdiler. Özel sektör yatırım yapamıyordu. AKP bunu açtı. Şimdi suyumuzdan, rüzgârımızdan enerji üreteceğiz. Esen rüzgârı ve akan suyu evinize serinlik olarak getireceğiz dedim.
Faizi sevmiyoruz, banka düşünmüyoruz
Finansta iki şirketiniz var. Banka sahibi olmak istiyor musunuz?
Sanko Leasing, bir de Sanko Menkul Değerler var. Finans grubu bu kadar. Banka düşünmedim. İnancıma ters. Faizi sevmiyorum. Ama fiilen yapmıyorum. Sanko Sigorta kapandı. Plakayı devlete teslim ettim. Satmaya hakkım olduğu halde satmadım.
Faizsiz bankacılık tarafında da bir şey yapmayı düşünmüyorum. Finansta büyümek planlarımız yok. Kredi kullanıyoruz. Boşta kalan paramızı bankaya da koyuyoruz. Burada da faiz var ama mecburiyet. İş olarak istemeyiz.
Sanko’nun gündemi
- Ambalajda kapasite artırıma dönük yatırımlar devam edecek
- Bilişimde yeni markaların dağıtımını almaya dönük görüşmeler var. Üretim konusu da değerlendiriliyor
- Denizcilikte büyüyor. Türkiye’nin en büyük yat tersanesini kuruyor
- Enerjide 20 şirketi var. Hidrolik ve rüzgârdan sonra jeotermal ve kömüre girecek. Toplam 2 milyar dolar yatırım planlıyor
- Enerjide yabancı ortaklık tekliflerini değerlendiriyor.
- Yedigöze Sani Bey Barajı’nın yanı sıra Rize ve Adana’da da iki hidro santrala başladı
- Rüzgâr enerji santralları için pervane ve motor üretimi konusunda araştırma yapıyor
- İklimlendirme işinde Airfel markasını büyütecek. Ortaklık tekliflerini değerlendiriyor
- Elindeki Auer markasını canlandırmak istiyor
- Çimentoda yurtdışında büyüyecek
- İş makinelerinde üretimi büyütecek
- Ailenin elindeki gayrimenkullerle alışveriş merkezleri ve konut projeleri yapacak
Sanko’nun rakamları
- 11 sektörde faaliyet gösteriyor. (Tekstil, Ambalaj, Bilişim, Enerji, Denizcilik, İklimlendirme, Finans, Gıda , Çimento, Makine ve Sağlık.)
- Ciro: 2 milyar 450 milyon dolar.
- İhracat: 2007 yılında 365 milyon dolar.
- İstihdam: 13 bin kişi
- Yeni yatırım: 2008’de enerjide 300-350 milyon dolar
- Şirket sayısı 91
- Sanko çatısı altında 20 fabrika var.
- Sadece tekstilde 1.5 milyon metrekare kapalı üretim alanı var.