24.03.2017 - 18:17 | Son Güncellenme:
FEDAİ ÜNAL / FEDO'NUN DÜKKANI
Bugünden itibaren her cuma sizlere bu köşeden sesleneceğim. Kimi zaman güzel bi köfteci olacak önerim, kimi zamanda bi kuru fasulyeci… Bazen bi yol üzeri olacak durağımız, bazen de bir ara sokak… Her hafta elimden geldiğince farklı, bir o kadarda sıcak mekanlar, keyifli insanlarla tanıştıracağım sizleri. Birlikte gezeceğiz, hayatı güzelleştireceğiz yani…
Yemek denince düştü yine çenem. İzin verirseniz iki satırda kendimi tanıtmak isterim sizlere; Fedai benim adım Fedai Ünal. Fedo der dostlarım. (Sizde öyle deyin lütfen…) 1987 yılından beri basın emekçisiyim. Alaylı başladım mesleğe sonra okul, iş derken en son İzmir Hürriyet Gazetesi Reklam Müdürlüğü’nden emekli oldum. Yemekle ilgim yoktu aslında. Bir iş toplantısında, kim olursa olsun herkesin yemek sohbetlerini sevdiğini keşfetmemle başladı bu yolculuk. Önceleri farklı mekanlara, sadece işime katkı için gidiyordum. Sonra durum değişti, sarma sarmak, lakerda yapmak, kuru fasulye pişirmek, çiğ köfte derken, bu iş bana müthiş keyifli gelmeye başladı. Yemeğin birleştiriciliğinin, sohbetinin bi başka şeyde olmadığını gördüm. Bir arkadaşımın önerisiyle yaptığım yemekleri, keşfettiğim mekanları, facebook sayfamda yazmaya, paylaşmaya başladım. Ve tüm bunların sonucunda, “Fedo Çanakkaledeyiz, nerde yiyelim abi” telefonları çalmaya başladı. Veee işte tüm bu güzellikleri artık buradan sizlere anlatacağım…
Hadi şimdi gezmek, tozmak, yemek zamanı… Yaşasın yemek yemek…
Kemeraltı bir sevdadır…
Ooh be bahar geldi.
Bahar geldimi İzmir’e yaz gelmiş sayılır. İşte yine balkonlarda, sokaklarda, deniz kenarlarındayız…
Eli kulağında ot festivallerinin, enginar şenliklerinin. Vitrinler yazlıklara döndü bile. Gençler Kordon’da çimlerin tadını çıkarıyor.
Eee siz, siz nerdesiniz, evde misiniz? Durmayın, hadi çıkın dışarı, çoluğu çombalağı toplayın Kemeraltı’na gidin. Binin vapura, otobüse, metroya zamansız gezin, telaşsız bi gün yaşayın. Kuşlara yem atın, saat kulesinde selfi yapın mesela. Meydanda Hasan Tahsin’i anlatın çocuklarınıza. Havra Sokağı’nın dinginliğine bırakın kendinizi. Peynir alın, turşu suyu için, kokuları takip edin. Bu seferlik kalbinizin değil, midenizin götürdüğü yere gidin…
Çiğ enginar salatası şimdi tam zamanı…
Sizlere şahane bir enginar salatası tarifi vermek istiyorum. Ustasından içine limondan başka ne koyduğunu öğrenmek için göbeğim çatlamıştı. Merak etmeyin, ben sizi çatlatmayacağım.
Buyurun salataya…
Malzeme listemiz:
- 2 adet enginar. Hangi boy alsanız olur. Mevsim sonu bu tarifi bebek enginarlarla da yapabilirsiniz. Hatta, o zaman sizlere bir de kışlık ızgarasını da anlatacağım.
- 1 orta boy domates
- 2 adet kornişon turşu
- 1 limon
- 1 orta boy nar. (Her yerde bulmak mümkün.)
- 2 yeşil biber. (Acısına siz karar verin.)
- Zeytinyağı (İki yemek kaşağı.) Önceden derin bir kaba limonu sıkın, taze enginarı keskin bir bıçakla soyun. Ortasından sakallarını alın. Hızlı bir şekilde ince ince doğrayın, sıktığınız limon suyunun içine atın ki, enginarınız kararmasın. Aynı tabağa kornişonlarınızı, sivri biberinizi ve domatesinizi doğrayın. Biraz tuz ve zeytinyağınızı ilave edin. En son nar suyunuzu dökün ve karıştırın. Veee işte müthiş lezzetli salatanız hazır. Afiyet olsun…
Bir nefes mekanı; Yolo
Yolo, Kemeraltı Abacıoğlu Han’da Kuyumcular Çarşısı’nın tam ortalarında bir lezzet mekanı. Han, 200 yıldır kim bilir nelere, kimlere tanıklık etti. Şimdilerde Kemeraltı’nın keşmekeşinde bir nefes yeri, lezzet durağı. Cem Ceylan ve oğlu Çağdaş Ceylan, Yolo Art & Lounge yaratan adamlar. 9 aylık emekten sonra aldıkları binanın tüm tarihini ortaya çıkarmışlar. Turistlerin uğrak yeri olmuş bile şimdiden. Şahane açık bir mutfağı var. Mönüleri basit fakat, bi o kadarda şık. Yemek seçenekleri çok ancak benim önerim hamburger. “Kemeraltı’nda hamburgermi yenir” dediğinizi duyar gibiyim. Demeyin, deneyin derim. Hamburger ekmekleri özel, köftelerini kendileri yapıyor. Karamelize soğanlı hamburgerleri benim tercihim. Hamburgerle birlikte kekikli, domatesli bir sosları var. Değişik bir tat. Beğeneceğinizi umuyorum. Uzun zamandır böyle güzel hamburger yemedim diyebilirim.
Hamburgerinizi beklerken üst kattaki sergiyi mutlaka gezin, bitişiğindeki gümüşçüden bi şeyler bakın. Tarihin tam ortasında yemeğinizin tadını çıkarın.
Aklınızda bulunsun…
- Urla Ot Festivali (25-26 Mart 2017)
Dedim ya, bahar geldimi İzmir’e yaz gelmiş demektir… İşte size bir alternatif daha.
Şahane otların, enginarların geçit töreni var Urla’da. Konser dinleyin, alışveriş yapın, tura katılın, ot toplayın, yemek standlarında farklı lezzetlerle tanıştırın midenizi. Gezin, gezin, gezin. Yarın ve pazar günü 7. Urla Ot Festivali sizleri bekliyor.