24.01.2022 - 07:00 | Son Güncellenme:
Ekol Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Rauf Nasirov, genellikle bel fıtığı ve belde oluşan diğer problemlerle karıştırılan dar kanal hastalığında doğru teşhis ve tedavinin yapılmasının önem taşıdığını belirtti. Dar kanal hastalığının hafife alınmaması gerektiğini söyleyen Nasirov, tedavisi ve alınması gereken önlemler hakkında bilgiler verdi.
Daha çok orta yaş üstü grupta ve dikkatsiz davranışları olan kişilerde yoğun olmakla birlikte doğuştan kanal darlığı olan insanların da olduğunu kaydeden Nasirov, “Hastalığı arttıran etkenler arasında yaşın ilerlemesi, kilo fazlalığı, dikkatsiz hareketler, uzun süre ağır işlerde çalışmak, gençlikte ve çocuklukta süt ürünleri tüketmemek, sigara içmek yer alır” dedi.
Ağrı, yürüyememe...
Hastalığın bulguları arasında bel, boyun, sırt ağrıları, kalçalar, bacaklar veya kollara yayılan ağrı, kollarda, bacaklarda uyuşmalar veya güç kayıpları, yürüme mesafesinin azalması, yürümede dengesizlik, uzun süre ayakta duramama veya oturamama, sabah katılığı, idrar veya gaita kaçırma, seksüel yetersizlik olduğunu ifade eden Nasirov, tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi. Hastalığın tedavisinde yaşama ait doktor önerilerine ve korunmaya dikkat etmenin önemini vurgulayan Nasirov, sözlerini şöyle sürdürdü:
Yüzde 90 başarı
“İlaç kullanımı, istirahat ve uygun egzersiz çoğunlukla yeterlidir. Şikayetlerin uzun sürmesi ve geçmemesi halinde ilerlememiş olgularda radyo frekans yöntemiyle faset blokajı yapılabilir. Ayrıca belden ve kuyruk sokumundan yapılan enjeksiyon (Epidural Steroid Enjeksiyonları, Sakral Blokajlar) işlemleri düzgün seçilmiş, operasyon yapılması riskli hastalarda oldukça etkili yöntemlerdir. Klinik şikayet ve bulguları uzun süredir olan yaşam performansı ileri derecede kısıtlanmış, yürüme mesafesi oldukça azalmış kişilerde cerrahi karar verilebilir. Cerrahi tedavide sinirler ve omurilik üzerindeki baskı kaldırılır. İlave olarak bel fıtığı, boyun fıtığı gibi hastalıklar varsa onlarda aynı seansta giderilir. Cerrahi girişimlerdeki başarı ve hasta memnuniyeti oranı yüzde 90’ın üzerindedir. Düzgün seçilmiş hasta gruplarında tam kapalı endoskopik yöntemle normal kemik dokusuna zarar vermeden kireçlenmeye neden olan dokular temizlenir, sinirler ve omurilik zarı üzerinde olan baskı giderilir. Bu yöntem müdahale edilecek omurgalar arasında fazla hareketlilik olmayan (özel hareketli filmlerde görülür), fazla kilosu ve kemik erimesi olmayan hasta gruplarında uygulanmalıdır.”