29.09.2017 - 03:15 | Son Güncellenme:
Fatih Tanfer: Menemen Belediyespor güçlü rakibi Amed Sportif’e karşı aldığı 1-0’lık galibiyetle 5’te 5 yaptı. Stadın yenilenme çalışmaları dolayısıyla iç saha maçlarını Bergama’da oynayan Menemen Belediyespor’u bilhassa ikinci yarı büyük bir keyifle izledik. Futbolcular yaptıkları işin ve varmak istedikleri hedefin farkındalar. Takım halinde iyi mücadele ediyor, sahanın her yerinde topun arkasına geçiyor. Orta alanda Taşkın liderliğinde oyuna hakimiyet kurmak istiyor. Ancak Gökhan Ünal’ın istenilen form düzeyinde olmaması ilk yarıda istenilen baskıyı yapamamasına neden oldu. İkinci yarıyla beraber Kerem’le oyuna başladı ve iki dakika sonra düşürülmesi sonrası kazanılan penaltıyı Taşkın gole çevirince, ikinci yarıya adeta 1-0 galip başladı. Gol sonrası Menemen’in takım halinde savaşçı yapısı öne çıktı. Genç ve enerjik bir takım olarak gücünü sahaya yansıttı. Takımın tamamına yakını yüksek kapasite ile yorulmadan ve hiç temposu azalmadan iyi bir oyun anlayışını sergiledi. Tüm futbolcular görevini başarıyla yaptılar. Ancak sağbek Semih hücumda görevini iyi yaptı. Hele defansta yaptığı iki ters kademeyle 2 mutlak golü önledi. Menemen her geçen gün daha iyiye gidiyor, Suat Hoca takımını daha iyi tanıyor. Tahir Başkan’a da tribünde Menemen Taraftarıyla beraber takımını zevkle seyretmesi düşüyor.
Bülent Buda: Aman nazar değmesin. Futbolda istikrarı kazanma isteğini birlikte oynayarak değil, birlikte terleyerek kazanmanın keyfini Özellikle Amed maçının ikinci yarısındaki 45 dakika doyasıya keyifle, coşkuyla, sevinçle izledik. Uzun bir övgü tümcesi oldu. Ama Bergama’ya gitme yorgunluğuna da değdi. Çıplak gözle yerinde izlemenin anlamını bilenlerdeniz. Menemenli futbolcular zihinsel ve fiziksel olarak odaklanma, oyuna ağırlığını koyma becerisine ulaşmışlar. Amed karşısındaki ilk 45’teki durgunluktan ikinci yarıda hamleli, atak, akışkan futbola geçmeyi bildiler, uyguladılar. Tek farktan ötesine geçebilecek gol olanaklarına da ulaştılar. O süreçte final vuruşlarındaki eksiklikler gözlendi. Bu aşamadan sonra Menemen Belediye’yi daha sıkı maçlar bekliyor. Rakipler daha bir bilenerek oynayacaklar. Başkan şampiyonluk yoluna baş koydu. Takım onu iyi anlasın lütfen.
İsmail Özelçinler: Menemen Belediyespor, arka arkaya aldığı 5 galibiyetle, yeni sezonda işini ne kadar ciddiye aldığını en iyi şekilde kanıtladı. İçerde olsun dışarda olsun, sahada 90 dakika işini ciddiyetle yapan, hakemin son düdüğüne kadar oyun disiplininden kopmayan Menemen, güçlü rakibi Amed Sportif’i de 1-0’la geçerek, zirvedeki yerini korudu. Suat Hoca’nın takımı iyi tanıması, oyun planını ve taktiksel anlayışını sahaya en iyi şekilde yansıtması, alınan 5 galibiyette büyük rol oynadığını söyleyebiliriz. Şimdi hedefte bu pazar deplasmanda oynayacağı Afjet Afyonspor maçı var. Menemen’in bu zorlu deplasmandan da 3 puanla dönmesi asla sürpriz olmayacaktır.
Mehmet Demirtaş: Menemen Belediye-
spor, karşılaşmanın ilk yarısında ligin ilk 4 haftasında aldığı üst üste 4 galibiyetin büyüsünü üzerinden atamadığını sahaya yansıttı. İkinci yarının başlama düdüğüyle kazanılan penaltı sonrası bulduğu golle adeta bambaşka bir Menemen izledik Bergama’da. Sahaya bütün yüreğini ortaya koyan, saldıran ve kazanma arzusu yüksek olan bir oyuncu grubu vardı. Skor aldatmasın, hovardaca harcanan pozisyonlar da vardı. Kısacası Menemen artık bir üst ligi istediğinin sinyallerini verdi.
Kendinize gelin artık!
Bülent Buda: Takımın sorunu fiziksel değil, zihinsel. Futbolcuların kafası karışık. Yorgun, çökmüş. Oyuna odaklanamıyorlar. Savruk, kendini bilmez haldeler. Gelecekte ne olacağım kaygısı takım olma duygusunu aşındırıyor. Haftaiçi maçı taraftarlar tribünlere koşmuş. Takımı içine düştükleri çukurdan çıkarma isteğiyle arkasında duruyorlar, ama yine de olmuyor. Konuk Bugsaş ilk 45’te tabelayı üçlüyor. Umutlar tükeniyor, herkes berbat halde. İkinci yarıda belirgin bir kıpırdanma ucuz teslim olmama çabası var futbolcularda. 3 yedikten sonra neden deniyor. O kalkışmada Can Erdem’in 2 golü yetmiyor. Ligin dibine demir atıyor koca Karşıyaka. Bu yönetim anlayışı, bu yöntem, bu olan biten saçmalıklar, köksüz, dayanaksız samimiyetten uzak ilişkiler, salt takımı değil Büyük Karşıyaka’yı tüketiyor, bitiriyor.
Fatih Tanfer: Karşıyaka, Bugsaşspor karşısında devreyi 3-0 mağlup bitirince, o vefakar taraftarın yüzünü ve gerginliğini görmek gerekir. Takımda o bildiğimiz mücadele, hırs ve enerjiden eser yoktu. Can Erdem’in 2 golü maçı 3-2’ye getirdi ama yetmedi, sahadan puansız ayrıldı. Karşıyaka büyük camiadır, önemli bir spor kulübüdür. Karşıyaka’yı seven ve bugüne kadar büyük fedakarlık yapan tüm Karşıyakalılar bu güzide kulüp için elinden gelenin bir fazlasını yapmalıdır. Büyük kulüplerin büyüklüğü zor zamanlarda ve zor şartlarda camialarına sahip çıkmaktan geçer. Büyük Karşıyaka’nın sevenlerininde gerekenleri yapacağına inancım tamdır.
Mehmet Demirtaş: Bergama’da saat 16.00’da oynanan Menemen Belediyespor, Amed Sportif karşılaşmasını izledikten sonra Bülent ve Fatih abim’le İzmir’e doğru Karşıyaka’nında içinde bulunduğu kötü günlerin atlatılması için gerekli olan 3 puanı kazanır havasıyla yola çıktık. Karşılaşmanın 20. dakikasına yetiştik. Soyunma odasına 3-0 geride girildi. Neden olmasın dedik, Alanyaspor Trabzonspor’a karşı 3-0’dan 4-3’e maçı çevirmiş 3 puanı almıştı. Ancak Alanya’da Vagner Love vardı. Umut işte, ikinci yarı daha çok saldıran ve kazanmak isteyen bir Karşıyaka vardı sahada ancak maçı çevirmeye vakit yetmedi ve mağlup oldular. Üzüldüğüm bu gençlerin mücadelerine yazık oldu. Dilerim artık Karşıyaka yönetimi şapkasını önüne koyar ve gerekeni yapar.
İsmail Özelçinler: Her şeyden önce üzülmemek mümkün değil. Karşıyaka gibi köklü bir camianın bu durumlara düşmesi, her şeyden evvel Karşıyakalılık ruhuna ters bir durum. Gerçek Karşıyakalılar duyarsız kalmış kenara çekilmiş, bir takım kişiler reklam uğruna Karşıyaka’ya el uzatmışlardır. Daha fazla zaman yitirmeden, tüm Karşıyaka sevdalılarının bütünleşip, sinerji yaratmasının zamanıdır.
Sevinçten sonra hüzün
Bülent Buda: 6 gollü Nazilli Belediyespor galibiyetinden sonra ‘Aman doygunluk olmasın, bazen çok atarsınız, ardından golsüz günler başlar’ sözleriyle defterime not düşmüşüm. Niğde’de golsüzlüğe boş verdim, 3 gol fazla çok yemişler. Bu kadronun şampiyonluğa bir üst lige koştuğuna inananlardanım. Ancak bu amaca ulaşmak için 5 maçta 5 puan kayıp biraz fazla. Teknik birim, bu hesapları bizlerden iyi bilir. Bu takım, bu kayıpları giderecek güçte. Görmek istiyoruz.
Fatih Tanfer: Nazilli karşısında alınan 6-1’lik galibiyet sonrası 3 gün aradan sonra çıkılan Niğde deplasmanında elbette herkes gibi bende Altay’ın bu büyük yürüyüşüne devam edeceğine inanlardanım. Ancak, Ömer Yıldız’ın 30 ve 34 dakikalarda 4 dakika içinde attığı iki gol ve sonrası 90. dakikada 3-0 olan bir maç. Kısacası bir şok. Altay geçen yılda bu şokları zaman zaman yaşatmıştı. Doğru yönetim anlayışı ve futbolcu kalitesini bildiğimiz Altay’ın, bu yarışta başarabileceğine inananlardanım. Buna sadece bir iş kazası diyelim. Ancak, pazar günü çok güçlü bir takım olan Karagümrük maçına odaklanalım. Eğer hedefe varmak istiyorsanız bu haftalarda yarışta öne geçmek çok önemlidir.
İsmail Özelçinler: Geçtiğimiz pazar deplasmanda Nazilli Belediyespor’u 6-1 gibi farklı bir skorla geçen Altay’ın, Niğde deplasmanında 3-0 gibi net bir yenilgiyle sahadan ayrılması, doğrusu beni şaşırttı. Evet, futbolda bunlar olağan şeyler. Her takım ne kadar güçlü olursa olsun, bazen umulmadık bir sonuçla karşı karşıya kalabilir. Şimdi söyleyeceğim tek şey var. Altay bu yenilgiden çok iyi bir ders çıkarıp, bu hafta konuk edeceği Fatih Karagümrük maçına odaklanmalı.
Bülent Buda: Şimdi şöylemi demeliyiz. Futbolcular kendi statlarına yabancı, ya da orada rahat değiller. Deplasmana çıkıp çatır çatır oynayan takım kendi alanında suskun. Geçtiğimiz yıl eksikler, yanlışlar, ürkütücü moral bozucuydu. Takım kendinde değildi. Lakin bu yıl başarıya odaklanmış verici bir başkanları var. Kazanmak, sevinmek istiyor olmuyor. Anlamakta zorlanıyoruz.
Fatih Tanfer: Bucaspor adına yaptığımız öngörülerimiz ve oyuncu yapısını bildiğimiz için inancımız nedense gerçekleşmiyor. Bir türlü istenilen başarı elde edilemiyor. Aslında Ahmet Doğan başkanla birlikte başta ekonomik sorunlar olmak üzere birçok sorun tamamen bitmiş diyemeyiz. Ama en aza indirgenmiş bir durumda. Neden olmuyor? Bunun en doğru cevabını Teknik Direktör Ahmet Yıldırım verecektir. Kadroda tecrübeli ve birçok yetenekli oyuncu var. Yine biz bardağın dolu tarafından bakalım ve uyum süreci diyelim. Başkan Ahmet Doğan’ın sosyal medya hesabında paylaştığı bir sözle yazımı noktalıyorum. ‘Hiçbir başarı, uğrunda mücadele etmedikçe kazanılmaz’ bu sözü çok severim, yerine getirilmesi umuduyla.