‘Üç seçeneğim var’

Trump daha sonra yaptığı paylaşımdaysa “Türkiye Kürtlere yönelik bir saldırı başlatmayı uzun zamandır planlıyordu. Ezelden beri savaşıyorlar... Ben bitmek bilmeyen savaşları bitirmeye çalışıyorum. Bazıları bizim bölgeye onbinlerce asker göndermemizi ve yeniden bir savaş başlatmamızı istiyor. Türkiye bir NATO üyesi. Başkaları diyor ki ‘Bırak Kürtler kendi savaşlarını yapsın’ (bizim finansal yardımımızla). Ben diyorum ki, eğer kurallara göre oynamazlarsa Türkiye’yi ekonomik olarak ve yaptırımlarla vuralım. Yakından izliyorum” ifadelerini kullandı.

Twitter hesabından bir açıklama daha yapan Trump,  “Türkiye ve Kürtler 200 yıldır birbiriyle savaşıyor. Şimdi bizim üç seçeneğimiz var. Ya oraya asker göndereceğiz ve askeri olarak kazanacağız ya Türkiye’yi finansal olarak ve yaptırımlarla sert bir şekilde vuracağız ya da Türkiye ve Kürtler arasında bir anlaşma için arabuluculuk yapacağız!” dedi.

Yaptırım tasarısı

Öte yandan Trump’ın bu sözleri ABD kamuoyunda tuhaf karşılanırken, Amerikan Kongresi içinde Suriye’de operasyona başlayan Türkiye aleyhinde bir yaptırım tasarısı hazırlandı. Cumhuriyetçi Parti ve Demokrat Parti’nin ortaklaşa hazırladığı yaptırım paketinde, Türkiye’yi hedef alan ağır maddelere yer verildi. Tasarı, Trump’a en yakın isimlerden Cumhuriyetçi Senatör Lindsey Graham ve Demokrat Senatör Chris Van Hollen imzalı. Paketin taslağını Twitter’dan paylaşan Graham, Kongre’deki iki partinin de yaptırımda hemfikir olduğunu savundu.

Yaptırım paketinde, devletin üst yönetimindeki bazı isimler yer aldı. Türkiye’nin Suriye’deki operasyonlarını 90 gün içerisinde durdurmaması halinde ağır askeri ve ticari yaptırım uygulanması istenen pakette, Türk Silahlı Kuvvetleri’ne uçak, araç, makine ve ilgili tüm parça satışının yanı sıra askeri istihbarat paylaşımının da durdurulması çağrısı yapıldı. Pakette, enerji ve petrol satışı konusunda Türkiye’ye ve Türkiye ile iş birliği yapan yabancı ülkelere  yaptırım teklif ediliyor.

Tasarı Senato’da oylanıp kabul edilirse, Trump’ın masasına gelmeden Temsilciler Meclisi’nde de kabul edilmesi gerekiyor.

Trump’ın bu tür bir yasa tasarısını veto etme yetkisi bulunsa da, Kongre’nin her iki kanadında da 3’te 2 çoğunluğun üzerinde kabul görmesi halinde Trump’ın veto yetkisi aşılıyor ve tasarılar doğrudan yasalaşıyor.

Lavrov: Diyalog için çalışacağız

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Türkiye’nin Suriye’de başlattığı harekata ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Suriye krizinin çözümü için 1998 tarihli Adana Mutabakatı’nın önemine işaret eden Lavrov, “Suriye krizinin başından bu yana, Türkiye’nin sınır güvenliğiyle ilgili endişelerini anladığımızı vurguluyoruz. Aynı zamanda bu endişelerin Ankara ve Şam arasında 1998 tarihli Adana Mutabakatı çerçevesinde giderilmesini de önemle vurguladık” diye konuştu.
Lavrov, Suriye’nin kuzeydoğusundaki durum nedeniyle ABD’yi suçladı ve “Türkiye’nin Suriye’nin kuzeydoğusundaki operasyonu, ABD’nin bu bölgede attığı adımların sonucu. Yıllarca Amerikalıların burada yaptığı deneyin tehlikeleri, oradaki Kürt ve Arap aşiretleri karşı karşıya getirerek Kürt kartının oynanmaması konusunda uyardık” dedi. Harekat öncesinde Rus ve Türk liderlerin görüştüğü bilgisini aktaran Lavrov, “Rus ve Türk askeri yetkililer sürekli temas halinde. Şimdi Şam ve Ankara arasında diyalog kurulmasını sağlamaya çalışacağız. Bunun iki tarafın da çıkarına olduğunu düşünüyoruz” değerlendirmesinde bulundu. Lavrov, Şam yönetimi ile SDG arasında diyalog başlatmaya çalışacaklarını da kaydetti.