25.01.2024 - 11:55 | Son Güncellenme:
milliyet.com.tr
Derleyen: Ayşe Kısakürek Alabamalı idam mahkûmunun, son dakika itirazlarının reddedilmesi sonrası ABD'de ilk kez nitrojen gazıyla infaz gerçekleştirilmesine saatler kaldı.
ABD Yüksek Mahkemesi ve bir alt temyiz mahkemesi, Kenneth Eugene Smith'in avukatlarının 'zalimce ve olağandışı' bir ceza olarak nitelendirdiği cezayı engellemeyi reddetti.
'ÖĞRENMEYİ BEKLEMEK İŞKENCE'
Nitrojen, 15 dakikaya kadar bir maske aracılığıyla Smith'in vücuduna pompalanacak. İdamın perşembe günü gerçekleştirilmesi planlanıyor.
1996'dan bu yana idam cezasına çarptırılmış olan mahkumun avukatları Çarşamba gecesi gazetecilere, 11 saat erteleme umuduyla ülkenin en yüksek mahkemesine yeni bir itirazda bulunacaklarını söylemişti.
Smith, bu hafta başında basına verdiği yazılı yorumlarda, kaderini öğrenmeyi beklemenin 'işkence' gibi hissettirdiğini söyledi.
ÇOK SAYIDA GİRİŞİM SONUÇSUZ KALDI, SÜRE DOLDU
Alabama eyaleti, 2022 yılında Smith'i zehirli iğneyle infaz etmeyi denemişti. Ancak bu girişim başarısızlıkla sonuçlandı, infazı gerçekleştirmekle görevli olan memurlar eyaletin ölüm fermanının gece yarısı sona ermesinden birkaç saatleri vardı. Mahkuma, öldürücü seviyede kimyasal enjekte edildi. Ancak başarısız oldular.
Smith'in avukatına göre, çok sayıda denemeye ve kolunda açılan yaralara rağmen damar bulunamadı. Gece yarısından sonra ise, artık eyaletin ölüm yetkisinin süresi dolmuştu.
SALDIRIDA YER ALMADIĞINI SAVUNDU
Elizabeth Sennett'ın basına dağıtılan fotoğraflarından biri.
58 yaşındaki Smith, 1989 yılında bir vaizin eşi olan Elizabeth Sennett'i kiralık katil olarak öldürmekten suçlu bulunmuştu. Smith, 18 Mart 1988'de 45 yaşındaki Sennett'i bin dolar karşılığında öldürmekten suçlu bulunan iki kişiden biriydi.
Sennett, şömine aletleriyle dövüldü, göğsünden ve boynundan bıçaklandı. Yanı sıra, ölümü haneye tecavüz ve hırsızlık gibi gösterilmeye çalışıldı.
Borca batmış bir vaiz olan kocası, sigorta parasını alma planı yapmıştı. Müfettişler suçunu açığa çıkardığında ise, kendini öldürdü. Smith'in tetikçi arkadaşı John Forrest Parker 2010 yılında idam edildi.
Duruşmasında Smith, kurban öldürüldüğünde orada bulunduğunu itiraf etti ancak saldırıda yer almadığını savundu.
'TEST EDİLMEDİ'
BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri, Smith'e gaz vermenin; işkence, zalimce, insanlık dışı veya aşağılayıcı muamele anlamına gelebileceğini söyledi ve infazın durdurulması çağrısında bulundu.
Avukatları, hükümlülere birden fazla infaz girişiminde bulunulmasının ABD Anayasası'nın, 'zalim ve olağandışı' cezalara karşı koruma sağlayan sekizinci maddesini ihlal ettiğini ileri sürerek Yüksek Mahkeme'ye itirazda bulundu.
Çarşamba günü yargıçlar itirazı dinlemeyi kabul etmeyerek, infazın durdurulması talebini reddetti. Hiçbir yargıç açıkça karara karşı çıkmadı.
Smith ayrıca, Alabama'nın nitrojen gazı protokolünün yasallığına itiraz ettiği 11. ABD Temyiz Mahkemesi'ne ayrı bir hukuki itirazda bulunmuştu. Ancak mahkeme, Çarşamba akşamı verdiği kararda mahkumun ihtiyati tedbir talebini de reddetti. Smith'in avukatları tekrar Yüksek Mahkeme'ye itiraz edeceklerini söyledi.
Hukuk ekibi, nitrojen gazı yönteminin 'yakın zamanda piyasaya sürüldüğünü ve test edilmediğini', bunun da kendisini kendi kusmuğunda boğulma riskiyle karşı karşıya bıraktığını öne sürüyor.
'EN İNSANİ' İNFAZ YÖNTEMİ
Fotoğrafta, Smith'in idamına yönelik protestolardan bir kare görülüyor.
Alabama yetkilileri; mahkemeye sunduğu dosyada, mahkumun saniyeler içinde bilincini kaybetmesini ve birkaç dakika içinde ölmesini beklediklerini bildirdi.
Eyalet Başsavcısı Steve Marshall daha önce bunu, 'belki de şimdiye kadar tasarlanmış en insani infaz yöntemi' olarak nitelendirerek savunmuştu.
Ölümcül enjeksiyonlarda kullanılan ilaçların bulunması zorlaştıkça, Alabama ve diğer iki ABD eyaleti, nitrojen gazının alternatif bir infaz yöntemi olarak kullanılmasını onayladı.
Alabama eyaleti, ABD'de kişi başına en yüksek idam oranlarından birine sahip. Güncel olarak 165 kişi idam cezasına çarptırılmış durumda.
Devlet, 2018'den bu yana mahkumların hayatta kaldığı üç başarısız öldürücü enjeksiyon girişiminden sorumluydu. Başarısızlıklar, suçun büyük ölçüde mahkumlara yüklendiği bir iç incelemeye yol açtı.