22.07.2021 - 18:40 | Son Güncellenme:
BBC'de yer alan habere göre; Birleşik Arap Emirlikleri'nden (BAE) Dubai Emiri'nin kızı olan Latife'nin ülkeden kaçışı dünya kamuoyu tarafından takip edilmişti.
Prenses Latife, Şubat ayında kaydettiği bir videoda "rehin alındığını" ve hayatından endişe ettiğini söylüyordu.
Onunla birlikte, sızan telefon listesinde, Dubai Emiri'nin Londra'ya kaçan eşi Prenses Haya'nın da yer aldığı bildiriliyor. Veri sızması sonucu elde edilen 50 bin telefonluk liste, Uluslararası Af Örgütü ve 15'ten fazla basın kuruluşu tarafından inceleniyor.
Bu 50 binden fazla kişinin, her birinin telefonuna yazılım yüklenip yüklenmediği bilinmiyor ama listede olmak bu kişinin olası hedef olduğunu gösteriyor.
Birleşik Arap Emirlikleri de bu casus yazılımı kullanan ülkeler arasında sayılıyordu.
Uluslararası Af Örgütü, iki prensesin telefonlarının listede bulunması ile ilgili iddiaya ilişkin, yazılımın geliştiricisi NSO grubu hedef aldı ve "insan haklarını ihlal etmekle" suçladı.
Örgüt, kontrolsüz durumdaki istihbarat endüstrisinin için de düzenleme getirilmesi çağrısında bulundu.
NSO Group şirketi ise yanlış bir iş yapılmadığı açıklamasını tekrarlıyor.
ŞOK SAVUNMA
Şirket, Pegasus yazılımıyla ilgili eleştirileri, "alkollü araç kullanırken kaza yapılınca şoförü değil araba üreticilerini suçlamaya" benzetti.
Uluslararası Af Örgütü ve 15'ten fazla basın kuruluşunun yaptığı bir araştırma, şirketin geliştirdiği casus yazılım Pegasus'un dünyanın birçok farklı ülkesinde hükümetler tarafından aralarında gazeteci, akademisyen, siyasetçi ve hak savunucusunun da olduğu binlerce kişinin telefonuna yüklenmiş olabileceğini ortaya koymuştu.
Pegasus uygulamasıyla ilgili iddiaların ortaya çıkmasının ardından NSO tüm dünyadan tepkilerle karşılaşmıştı.
Uygulama, iPhone ve Android cihazlara yüklenerek mesajların, fotoğrafların, e-posta'ların ve arama kayıtlarının sızdırılmasını sağlayabiliyor.