11.02.2005 - 00:00 | Son Güncellenme:
Sadece erkeklerin oy kullanmasına izin verilmesine rağmen kimilerince "demokrasiye ilk adım", "tarihi bir başlangıç" nitelemeleriyle övülen seçim, ülke nüfusunun yarısından fazlasını oluşturan kadınlara konulan seçme ve seçilme yasağı yüzünden "göstermelik bir adım" ve "sakat demokrasi" diye de nitelendirilerek eleştirildi. Dünya petrol rezervlerinin dörtte birine sahip, en büyük petrol ihracatçısı Suudi Arabistanın erkekleri, son zamanlarda ABDden sıkça gelen "demokratik açılımlar yapın" uyarısı üzerine dün tarihinde ilk kez ülke çapında düzenlenen kısmi nitelikteki yerel seçim için sandık başına gitti. Suudi yetkililer kadınların dışlanmasına gerekçe olarak, kadınların çoğunun nüfus kâğıtlarının olmamasını ve kadınlar için ayrı oy verme merkezleri kurulması için yeterli zamanın bulunmamasını gösterdiler.178 belediye meclisinde yer alacak 592 üyenin yarısını belirlemek amacıyla düzenlenen seçim 3 aşamalı olarak yapılıyor. Dünkü kısmi belediye seçimlerinde başkent Riyad ve çevresindeki 38 belediye meclisinin üyelerinin yarısı için oy kullanıldı. Üyelerin diğer yarısı ise iktidar tarafından atanacak. 3 Marttaki ikinci aşamada, doğu ve güneybatı bölgesindeki kentlerde seçim yapılacak. Mekke ve Medineyi de kapsayan kuzey ve batı bölgelerindeki 3. aşama seçimler ise 21 Nisanda düzenlenecek. Yerel seçimler, ülkenin fiili yöneticisi durumundaki Veliaht Prens Abdullahın uygulamaya koyduğu "reform programı" çerçevesinde yapılıyor. Özellikle gelir dağılımında büyük uçurum ve yaygın yolsuzluktan şikâyetlerin yönetim düzeyine yansıtılacağı belirtiliyor. Mutlak monarşiyle yönetilen Suddi Arabistanın ilk demokrasi pratiğine erkek seçmenin ilgisi sınırlı oldu. 4 milyon nüfuslu başkent Riyadda seçme hakkı bulunan 470 bin kişiden yalnızca 140 bini oy kullanmak için kayıt yaptırdı. 200 sandalyeli Riyad meclisi için 1.800ün üzerinde aday yarıştı. 12 günlük kampanya döneminde işadamı, kabile liderleri, polis şefleri, üst düzey bürokratlar ve akademisyenlerin oluşturduğu adaylar, gazetelere ilanlar vererek propaganda yaptı. Adaylar ilanlarında ağırlıkla sosyal adalet ve yolsuzluk temasını işledi. Suudi bahaneleri Suudi Arabistanda, dünkü belediye seçimlerinde kadınlar ne aday olabildi, ne de oy kullandı. Vahabiliğin henüz böyle bir durumu kaldıramayacağı ve reformların yavaş yavaş yapılacağı söylenirken, sayıları çok az da olsa kadın örgütleri ve köşe yazarları bu uygulamayı protesto etti. Kadınlar, "Bize ikinci sınıf insan muamelesi yapılıyor. Suçlular bile oy kullanırken, bizim oy kullanamıyor oluşumuz, 9 milyon kadına hakaret" dediler. Tarihçi Hatun Fassi isyanını, "Bize verdikleri mesaj şu: Siz vatandaş değilsiniz, yoksunuz. Bu ayırımcılık, bu muamele bizi öldürüyor. Bunu her gün yaşıyoruz" diye dile getirdi. Suudi kanunlarına göre, kadınlar araba kullanamıyor, bir işte çalışamıyor. Kadınlar kocalarının veya yakın erkek akrabalarının izni olmadan seyahat edemiyor, bankada kendi adına hesap açtıramıyor. Gazetelerin kadın fotoğrafı yayımlaması ve kadınların TVde görünmesi de yasak. 9 milyon kadına hakaret