27.08.2022 - 17:30 | Son Güncellenme:
Avrupa'dan Afrika'ya, Kafkaslardan Ortadoğu'ya uçtuğu her cephede adını dünyaya ezberleten Bayraktar TB2 silahlı insansız hava aracı (SİHA), bu kez BBC Rusça tarafından mercek altına alındı. Türk SİHA'larını üreten Haluk ve Selçuk Bayraktar kardeşlerin çok nadiren röportaj verdiğini kaydeden BBC'ye göre, İstanbul'daki Baykar binası ve çevresi dünya çapında savaşların karakterini değiştiren askeri amaçlı dronelar yapan bir şirketten çok bir Batı üniversitesinin kampüsünü andırıyor.
Şirketin CEO'su Haluk Bayraktar'ın odasındaki duvarda, kehribardan yapılmış, geleneksel bir ahşap Ukrayna evi resmi var. Sehpanın üzerinde Bayraktar TB2 model bir İHA'nın yumuşak oyuncağı duruyor. Üzerinde Ukrayna'nın milli sembolü üç dişli mızrak bulunuyor.
SİHA'ların bir nevi Ukrayna'nın Rus işgaline direnişinin sembolü haline geldiği aktarılan haberde, bir yandan da Bayraktar kelimesi dünyanın dört bir yanında günlük hayata girdiği belirtildi:
"Haluk Bayraktar'ın ilk yaptığı şeylerden biri 'hizmetleri' için 2020 yılında Kiev'de bizzat Ukrayna Cumhurbaşkanı Vladimir Zelenskiy tarafından kendisine verilen devlet ödülü madalyayı göstermek oldu.
Mülakatımızda Haluk Bayraktar sık sık geçen yıl yaşamını yitiren babası Özdemir Bayraktar'dan söz etti. Haluk, havacılık sevgisini kendisine amatör bir pilot olan babasının aşıladığını söylüyor."
BBC, Baykar şirketinin Teknoloji lideri (CTO) Selçuk Bayraktar'ı ise droneların 'mimarı' olarak tanımladı. Selçuk Bayraktar, röportajda "2000'lerde drone üretmeye başladık ve bu kesinlikle babamın, ağabeyimin, annemin ve benim hayatımızı verdiğimiz bir işti" dedi.
Bayraktar kardeşlerin yüksek öğrenimlerini Türkiye ve ABD'de sürdürdüğünü, Selçuk Bayraktar'ın eğitimini dronelar üzerine yaptığını bildiren BBC, kardeşlerin daha sonra 'ülkenin teknolojik potansiyelini geliştirmek' amacıyla Türkiye'ye döndüğünü yazdı:
"Haluk ve Selçuk Bayraktar, önce çok küçük bir mühendis ekibiyle dronelar yaptıklarını ve kendi paralarını da şirkete yatırdıklarını anlattı. Başarılarının sırlarından birinin, sık sık savaşlara katılmış askerlerle sohbet etmek olduğunu, böylece droneları askeri ihtiyaçlara göre yeniden düzenleyebildiklerini söylediler.
SİHA'lara soyadlarını verdiklerini çünkü Bayraktar kelimesinin Türkçe'de öncü anlamına geldiğini ve imal ettikleri araçlara mükemmelen uygun düştüğünü de ekliyorlar. Selçuk Bayraktar "Paradigmaların değiştiği bir havacılık dünyasının bayraktarları olmayı istedik" diyor.
Haluk Bayraktar da, Bayraktar'ın 'daha adil ve eşit bir dünyanın' yaratılmasında rol oynaması umudundan bahsediyor.
Bu noktada konu ister istemez Bayraktar TB2 dronelarının Ukrayna ordusu tarafından Rusya'ya karşı kullanıldığı Ukrayna'daki savaşa geliyor. Türk SİHA'larının Rus zırhlı araçlarını imha ettiği video görüntüleri, bütün dünyada droneları gündeme taşıdı.
Ukraynalılar için Türk droneları Rus saldırganlığına karşı direnişin bir sembolü. Onlara şarkılar yazıyor, çocuklarına, sevdikleri evcil hayvanlarına Bayraktar'ın ismini veriyorlar ve Bayraktar adı giderek hem Ukrayna'da hem de dünyanın çeşitli yerlerindeki Ukraynalılar arasında popüler kültürün bir parçası olmaya başlıyor."
BBC haberi şu cümlelerle devam etti:
"Kardeşler Ukrayna'yı açıkça destekliyor. Daha önce bu ülkeye SİHA bağışladılar ve sığınmacılar için maddi yardım yaptılar. Bayraktar'ın Ukraynalılar için bir özgürlük simgesi haline gelmesinin nasıl hissettirdiğini sorduğumuzda ise Haluk, geliştirdikleri teknolojinin Ukrayna'nın bağımsızlık mücadelesine destek olmasından gurur duyduğunu söylüyor.
Haluk Ukrayna'nın özgür bir dünya için savaştığını belirtirken Selçuk ise Rus işgalini 'haksız ve yasa dışı' olarak niteliyor, Ukraynalıların onurlu bir halk olduğunu ekliyor."
Haberde görüşlerine başvurulan BBC Rusça Savunma Muhabiri Pavel Aksyonov, Bayraktar TB2'lerin Ukrayna'daki rolüne ilişkin şu değerlendirmeyi yaptı:
"Piyasada yüksek taktik ve teknik özellikleri olan pek çok rakibi bulunsa da Bayraktar TB2, orta menzilli ve uzun ömürlü İHA'lar arasında en popüleri. Burada Bayraktar'ın geçmişinin başarılarla dolu olmasının etkisi var: Bu model aynı anda birden fazla cephede kullanıldı ve durdurulamadı.Ukrayna öncesinde Azerbaycan tarafından Dağlık Karabağ'da, Türkiye tarafından Şubat 2020'deki Suriye operasyonunda ve Libya'da Halife Hafter'e karşı başarıyla kullanılmıştı.Ukrayna'dan önce kullanıldığı cephelerde etkili bir hava savunma sistemi yoktu. Bu İHA'nın yüksek irtifadan yaptığı saldırılar karşı tarafı kesinlikle hazırlıksız yakalıyordu.Bayraktar'ın kaydettiği saldırı videolarında da bu net bir şekilde görülüyordu.Fakat Ukrayna'da aktif hava savunma sistemleriyle karşılaştıktan sonra, bu İHA'lar havadan karaya saldırılardan daha çok, kendi sınıfının geleneksel kullanım alanı olan gözetleme ve hedef tespiti için kullanılmaya başlandı.Bu görev daha az havalı olabilir ama kesinlikle daha önemsiz değil.Bu tür İHA'lar savaş uçaklarının veya helikopterlerin yerini alamaz. Çünkü taşıma kapasiteleri pilotlu uçaklara göre daha düşük, daha yavaş ve savunmasızlar.Fakat bu İHA'lar yeni bir sınıf oluşturdu ve cephelerde yeni taktiklerin geliştirilmesini sağladı. Uzun süreler havada kalarak gözlem imkanı vermeleri son derece önemli.Bayraktar TB2 bunu yapabilen tek drone değil.Çin Wing Loong İHA'sını aralarında Mısır, Kazakistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin de olduğu ülkelere sattı.Bir diğeri de İsrail'in Heron'u. Bunu kullanan ülkeler arasında Türkiye de var.Ve son olarak sınıfının en iyisi olarak bilinen ABD yapımı MQ-9 Reaper da bir diğer model. Bu, 1990'larda kullanılan efsanevi MQ-1 Predator'ın geliştirilmiş hali.Bu da demek oluyor ki Bayraktar sıra dışı bir drone değil. Fakat doğru zamanda doğru yerde olmayı başaran bir drone."
Rusya'nın Ukrayna'yı işgalini yakından takip eden Washington merkezli Foreign Policy Research Institute'den kıdemli araştırmacı Rob Lee ise, Bayraktar TB2'lerin işgalin ilk haftalarında saldırı, sonrasında hedef belirleme görevinde kullanıldığını vurguluyor:
"Ukrayna'da Bayraktarlar kullanışlı bir rol oynadı. Fakat savaş uçaklarına kıyasla bu daha çok yardımcı bir roldü. Savaşın ilk haftalarında Rus araçlarına ve Rus hava sistemlerine saldırılar düzenlediler.Bunun nedeni, Rusların operasyonları birleşik kuvvetler halinde gerçekleştirmeyip savunmada açık vermesiydi. Ancak Mart ortasından sonra Rusya'nın sahada beklendiği şekilde savaşmaya başlamasıyla birlikte TB2'lerden Rus araçlarına yapılan saldırı videolarının devamı gelmedi.Bunun tek istisnası Karadeniz'deki Yılan Adası'na çıkartma yapan Rus gemilerine düzenlenen saldırı oldu.Öte yandan diğer araçlarla düzenlenecek saldırılar için hedef belirleme görevlerini gerçekleştirdiler. Mart'tan beri Ukrayna'nın doğusundaki Donbas bölgesinde etkili bir rol oynuyor gibi gözükmüyorlar. Bunun nedenlerinden biri de Rusya'nın bu bölgede etkili bir hava savunma sistemi olması ve havalanan TB2'leri düşürmeleri.Yani ortada karmaşık bir tablo var. Savaşın başında çok önemli bir rol oynadılar. İki hafta boyunca Rus konvoylarına saldırılar düzenlediler.Öte yandan Dağlık Karabağ'daki kadar, savaşın gidişatını değiştirecek bir rolleri de olmadı. Aradaki farkın nedeni, Ermenistan'ın buna karşı koyabilecek bir hava savunma sistemi olmamasıydı. Ukrayna'nın karşısında son derece güçlü hava savunma sistemlerine sahip bir ülke var.Şartlardaki veya coğrafyadaki farklılıklardan ötürü bir savaşta önemli olan bir şey başka bir savaşta aynı önemde olmayabilir.Fakat TB2 de farklı roller oynayabilecek bir araç. Üzerindeki kamera uzak mesafeleri görmeyi mümkün kılıyor."
Bayraktar ve Ukrayna arasındaki işbirliği bu yılki Rus işgalinden daha eskiye gidiyor. Rusya'nın Kırım'ı ilhak etmesi ve Donetsk ile Luhansk'taki isyancıları desteklemesi üzerine Kiev, kendini savunmak için yeni yollar aramaya başlamıştı.
Haluk Bayraktar, Kiev yönetiminin o dönemde Ukrayna'nın drone almak için pek çok ülkeyle görüştüğünü fakat yalnızca Türkiye'nin bunları satmayı kabul ettiğini söylüyor:
"Bayraktar sistemleri Ukrayna'da 2018'den beri kullanılıyor. Bununla eş zamanlı olarak Ukrayna ile savunma sektöründe pek çok anlaşma yapıldı ve bunlar farklı teknolojik alanlardaki işbirliğimizi geliştirecek."
Şirketin Ukrayna askerlerine Bayraktar TB2'leri uçurmak için eğitim verdiğini, bu eğitimlerden birinde arkadaş oldukları bir askerin Rus saldırısında yaralandıktan sonra hayatını kaybettiğini, şirket temsilcilerinin cenaze törenine katıldığını ve iki kardeş olarak bu askerin ailesine destek olmak istediklerini de ekliyor:
"Savaş başladığında 10 kamyon insani yardım göndermiştik. Ukrayna ile yakın ilişkilerimiz var. Ukraynalıların acısını paylaşıyor, topraklarını savunmak için verdikleri kahramanca mücadeleye de saygı duyuyoruz.Teknoloji geliştiren bir şirketiz. Hedeflerimiz var. Ülkemizin gelişmesine katkı verirken stratejik ortaklarımızı da desteklemeye çalışıyoruz. Teknolojimizi kullanmaları için başkalarına da veriyoruz."
İHA'ların ne zaman, nerede kullanılacağına karar verenin Ukrayna ordusu olduğunu belirten Haluk Bayraktar, "Bizim sistemlerimiz Rus hava savunma sistemlerini ve zırhlılarını yok ettiği için Rus medyasında bizi karalayan pek çok yazı çıkıyor. Ama nihayetinde biz teknoloji sağlayan bir şirketiz" diyor.
BBC muhabirlerinin "Moskova size büyük paralar teklif ederse onlara da Bayraktar satar mısınız?" diye sorması üzerine ise şu yanıtı verdi:
"Bizim işimizin temeli hiçbir zaman para ve maddiyat olmadı. Ukrayna ile dostluk ve işbirliğimiz eskiye gidiyor. Gerçek şu ki Moskova bize ne kadar para teklif ederse etsin onlara satış yapmayız. Şu anda tüm desteğimiz Ukrayna'ya çünkü haksız, saldırgan ve savunulamaz bir saldırıyla karşı karşıyalar. Bizim Ukrayna ile işbirliğimize hiçbir şey gölge düşüremez, ne kadar para teklif ederlerse etsinler. Bizim pozisyonumuz net."
Selçuk Bayraktar, Bayraktar TB2'nin sınıfının en iyisi olduğunu vurguluyor: "Kendisini savaşta böylesine kanıtlamış başka bir İHA yok."