24.09.2023 - 16:56 | Son Güncellenme:
Milliyet.com.tr
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'na katılmak üzere 21 Eylül'de ABD'nin New York kentine seyahat eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, zirvede birçok ülkenin temsilcisiyle önemli temaslarda bulundu. Erdoğan'ın aylar öncesinden görüşme tarihinin en net olduğu lider ise Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis'di. Türk ve Yunan tarafının buradaki temasları sonrası Atina, 7 Aralık tarihinde Selanik'te gerçekleşecek Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi (YDİK) toplantısında Türkiye ile bazı özel anlaşmalar imzalanabileceğinin sinyalini verdi. Yerel basın ise hem Erdoğan hem de Miçotakis'in üç ay içinde yapılacak bir anlaşma konusunda fikir birliğine vardığını yazdı.
Gün içerisinde To Vima gazetesinde çıkan haberde ise Aralık ayında Selanik'te düzenlenecek olan toplantıyla ilgili 'Dönüm noktası' benzetmesi yapıldı. Hem Türk hem de Yunan tarafının New York'taki asıl amacının düzenliliği sürdürmek olduğunu hatırlatan gazete, Ankara-Atina arasındaki temasların çıkabilecek olası sorunları çözdüğünü bildirdi.
To Vima, 7 Aralık tarihindeki görüşme hakkında 'Yunanistan ile Türkiye arasındaki işbirliğinin sürekli gerginlikten ve herhangi bir "kaza" tehdidinden daha iyi sonuçlar getirebileceğine dair toplumda güven ve inanç oluşturmak için bir kaldıraç görevi görecek' değerlendirmesinde bulundu.
16 Ekim tarihinde iki ülkenin dışişleri bakanları bazında bir araya geleceğini yazan To Vima, iki ülke arasında 'Güven Artırıcı Tedbirlerin' görüşüleceğini söyledi. Göç ve iklim değişikliği iki ülkenin karşılaştığı ortak sorunlar arasında yer alıyor ve karşılıklı çıkar temelinde iş birliği yapılabileceğine inanılıyor.
Ankara-Atina hattında her ne kadar olumlu bir hava sürse de iki ülke de Kıbrıs'ı bu havanın dışında tutuyor. Ege ve Doğu Akdeniz'de bölgedeki enerji planlarının sakin bir rejimde nasıl ilerleyeceği ve Türkiye'nin uzun süredir iddia ettiği gibi bunlara katılmayı başarıp başaramayacağı da merak ediliyor.
İki ülkenin kuruluşundan itibaren birbirini takip eden gerginlikler (kıta sahanlığı, adalar ve Kıbrıs) zaman zaman yerini sakinliğe bıraksa da uzmanlara göre sorunların temelini oluşturan pozisyonlar hala değişmedi. Bu nedenle iki ülke de adım adım ilerlemekte ısrar ediyor ve olumlu iklimi sürdürmek istiyor.