14.06.2008 - 01:00 | Son Güncellenme:
BADE GÜRLEYEN
Kuzukulaklı salata, sirken otlu piruhi, hodan kavurması, terbiyeli şevketibostan, zerde... Her ne kadar bütün bunlar pek çok insana “Çince” gibi gelse de, aslında damak tadımıza uygun lezzetlerden söz ediyoruz.
Eğer ağzı sadece “Tereyağlı bir buçuk iskender” dendiğinde sulananlardansanız Kanyon Alışveriş Merkezi’ndeki Konyalı’ya uğramalısınız. Çünkü “Yurdumun Otları Mönüsü”ndeki, Türkiye’nin çeşitli yörelerinden toplan otlarla yapılan değişik salata ve yemekler fikrinizi değiştirebilir. 1897’de Sirkeci’de dört masa ve 16 sandalyeyle işe başlayan Konyalı, şimdi de hafif ve sağlıklı lezzetlerle karşımızda...
Konyalı’nın mutfak şefi Aydın Demir ile bir yandan çilekli pelte yiyor, bir yandan da şu “ot meselesini” konuşuyoruz. Bu mönüyü geçen yaz oluşturduklarını, ancak bu yıl daha da geliştirdiklerini anlatıyor:
“Ülkemiz adeta bir bitki cenneti. Biz de bu otlardan ve bitkilerden yararlanmak istedik. Yiyecekleri meze ya da sadece salata olarak değil, ana yemek şeklinde de sunuyoruz. Yemekleri değişik otlarla birleştirdik. Mesela mantının içine özel otlar koyduk. Yemeklerle otları evlendirdik aslında. Kabalak yaprağından dolma yaptık. Farklı yiyecekler yarattık. Türk damak tadını da bozmadık ama. Mönümüz sadece nisan-temmuz aylarında var. Çünkü bu otlar kışın yetişmiyor. Genellikle Karadeniz ve Ege yöresinden gelen otları alıp kullanıyoruz.”
Mönüde salatadan zeytinyağlılara, sebzeli mücver gibi sıcak başlangıçlardan içeceklere kadar pek çok seçenek var. Ancak her şeyin içinde mutlaka ot bulunuyor. Mesela portakal suyunda fesleğen, limonatada ise taze nane olduğu gibi...