03.06.2020 - 10:27 | Son Güncellenme:
Birçok ebeveyn gibi farkında olmadan bazen çocuğunuzu teşvik etmek ya da başarılı olmasını sağlamak adına böyle hatalı davranışlar sergiliyor olabilir misiniz? Aslında çoğu zaman bunlar ağzınızdan istemeden çıkabilir. Ancak iyi niyetli de olsa bir başkasıyla karşılaştırılma hiç kimseye iyi gelmez. Özellikle de çocuklar için bu durum çocukların daha iyi davranmasını teşvik etmediği gibi daha kötü hissetmelerine de sebep olur. Siz çocuğunuzun iyiliği için uğraştığınızı düşünürken farkında olmadan çocuğunuzun ruhunda derin yaralar açıyor, kendini yetersiz hissettiriyorsunuz.Hatta çocuğunuzun için de kıyasladığınız kişiye karşı öfke duygusu da oluşturuyorsunuz. Çocuğunuz belki bu yaşadığı olumsuz duyguları size belli etmiyor ve siz kıyaslamanın çocuğunuza olumlu etki ile daha iyi olma yolunda olduğunu düşünüyorsunuz.
Fakat biliniz ki çocukları başka çocuklarla karşılaştırmanın pek çok olumsuz sonucu vardır:
Başkası ile karşılaştırılan çocuk kendini yetersiz ve değersiz hissetmeye başlar.
Zamanla özgüveni ve özsaygısı azalır. Sürekli başaramıyorum ve yapamıyorum gibi olumsuz duygular hissetmeye başlar.
Yetersizlik yaşayan çocukta; arkadaşlarını kıskanma, küskünlükler ve iletişim çatışmaları görülür.
Kıyaslanan çocuk ailembeni sevmiyor ve beni anlamıyor duygusuna kapılır
Çocuğun sosyal ilişkileri ve gelecekte akademik başarısı etkilenmeye başlar.
Kıyaslanan çocuk zamanla mutsuzlaşıp hırçınlaşabildiği gibi;zamanla daha da içine kapanıp kendini sosyal hayattan izole edebiliyor.
Kıyaslanan çocuklar gelecek sosyal ya da akademik hayatlarında sürekli onay alma ve takdir edilme ihtiyacı duyarlar.
Peki çocuğunuz size diğer anne babalarla karşılaştırmaya başladığı zaman neler hissedeceksiniz. İsterseniz bu noktaya gelmeden neler yapabilirsiniz bakalım.
1. Her çocuk özeldir:
Sadece kendi çocuğunuzun gelişimine odaklanın çocuğunuzun yetenekleri ve kişisel özelliklerine yoğunlaşın.
2. Abartılardan Kaçının:
‘Sen asla…’ ya da ‘ Sen hep…’ gibi abartılı cümleler kurmamaya çalışın. Bu tarz cümleler genel yargılar içerir. Çocuğunuzun bir davranışına karşılık tüm davranışlarını hedef alır ve çocuğun kırılmasına neden olur.
3. Sen değil; Ben Mesajı Kullanın:
Her zaman aynı bahane, yine ödevlerini yapmamışsın. ( Sen Dili )
Ödevlerini yapmaman beni endişendirmeye başladı. ( Ben Dili )
Siz bu iki cümleyi duyduğunuz zaman tepkileriniz nasıl olurdu?
Evet sen dili kendini suçlu hissettirir ve karşınızdaki kişi kendini direkt savunmaya geçer.
Ben dili karşımızdaki kişiyi düşünmeye yönlendirir. Karar sizin.
Çocuğunuzu olduğu gibi kabul edin ve iyi bir rehber olup farklı yeteneklerinin ortaya çıkmasına fırsat tanıyın.
SOSYOLOG & AİLE DANIŞMANI
KİMYA ÇİFÇİ DUMLU