08.10.2015 - 02:30 | Son Güncellenme:
iLKNUR TAŞ - ilknur.tas@milliyet.com.tr
- Reha Arar kimdir? Sizden dinleyelim.
4 Ekim 1946’da dünyaya geldim. Liseyi Saint Joseph Lisesi’nde okudum. Hacettepe Üniversitesi Hastane Yönetimi Bölümü’nü kazandım. Askerlikten sonra Avrupa Konseyi’nin bursunu kazanarak Fransa’ya gidip, acil yardım ve can kurtarma konusunda uzun çalışmalar yaptım. Türkiye’ye döndüğümde Sağlık Bakanlığı’nda üst düzey bürokratlık yaptım. Acil kurtarma birimi isteğimi Bedrettin Dalan’a kabul ettirerek 112 acil servisini kurdum. 28 yıldır da özel sektördeyim. 26 yıl Net Holding’de genel koordinatör yardımcılığı ve Merit Otelleri Yönetim Kurulu Üyeliği yaptım. 18 yıldır da Merit Otelleri Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı yürütüyorum.
- Profesyonel hayatınızdan biraz bahseder misiniz?
Bir insanın profesyonel hayatı ömrünün dörtte üçünü kapsar. Gerçek mesleğim Hastane Yöneticiliği ve Acil Yardım Can Kurtarma... Özel sektörde 1.5 yıllık Uran Holding tecrübemin ardından hayatımın 28 yılını özel sektöre verdim. Net Holding’e genel koordinatör yardımcılığıyla başladım. Daha sonra Merit Otelleri Yönetim Kurulu Başkan Vekili oldum. Turizm Yatırımcılar Derneği’nin Kıbrıs temsilcisiyim. Birçok ticaret odasının başkan vekiliyim. En son yaptığımız Merit Royal Oteli, Türkiye ve Ortadoğu’da çok ciddi performans sergiliyor. Merit Park Hotel, Merit Crystal Cove Hotel, Merit Lefkoşa Hotel ve Merit Cyprus Gardens Holiday Village bünyemizdeki otellerimiz arasında...
-Yemek merakınız nereden geliyor?
Annem akşamları güzel yemekler yapar, şık masalar hazırlar ve davetler verirdi. Yemek kültürünü iyi bilirim. Yemekte hatayı affetmem. Her zaman mükemmeli ararım.
-Yazarken neleri dikkate alıyorsunuz?
Yeme, içme ve gezme alanında bin 500’den fazla makalem var. Her yazımda pay çıkarılacak bir nokta vardır. İnsanların gidebileceği yerleri yazmak gerekiyor. Bir yemeğin adını yazıyorsanız, bunu Türkiye’de yaşayan insanların yüzde 70’i bilmeli... Füzyon kültürlü yemekleri yazarsanız kimse bilmediği için okuyucu sizi terk eder. Lüks bir yer yazarsam fiyatını da yazarım ki okuyucum gittiğinde bilgisi olsun.
-Gittiğiniz restoranlara daha önceden haber veriyor musunuz?
Parasını ödeyip yemeğimi yerim. Yazmaya karar verirsem, gittiğim yerde birisiyle arkadaşlık kurarım. Kendimi tanıtarak gitmem ama tabii ki bazı yerlerde tanıyorlar.
‘200’e yakın itfaiye arabam var’
- İtfaiye ve kurtarma arabası koleksiyonunuz da ilgi çekici...
Küçük yaşlarda başladığım itfaiye mesleği benim için büyük bir tutku oldu. Çalışma arabalarını bire bir yaptırarak koleksiyon oluşturdum. Bunlar benim için çok önemli...
- İlerleyen yıllarda bu koleksiyonları devretmeyi düşünüyor musunuz?
İtfaiye Müzesi modernleşip, müzecilik ortamına taşınırsa hediye etmeyi düşünüyorum. Bu olmazsa ne yapacağımı bilmiyorum. Haritaları ise İstanbul Deniz Müzesi’ne devredebilirim. Bir de Ankara’da Harita Genel Müdürlüğü’yle temasım var. Belki orası da olabilir. Bunların halka açılması, sonraki nesillere beni anımsatacak diye düşünüyorum.
- Koleksiyonların genel hikayesi nedir?
Bunlar 40 yıllık... Tüm dünyadan topladım. Aralarında Emin Canacankatan, kızım Aylin, Kürşat Başar ve Melih Aşık’tan gelen hediyeler de var. Bütün bunları koleksiyonuma koyarak hediye edenlerin adlarını üzerlerine yazdım.
‘Koleksiyonlarımı devredeceğim’
- ‘Bir Yaşam Gurusunun Kaleminden: Tatlar, Anlar, Dostlar’ kitabınızın hikayesi nedir?
Kitabın mimarı kızım Aylin. Yazmamı çok istiyordu. Yayınevi bize destek verdi. İki ayda ilk baskı bitti. İkinci baskısı olacak.
- İkinci kitabı düşünüyor musunuz?
Tabii ki düşünüyorum ama bu kez seyahat üzerine olacak. Herkesin gidebileceği somut yerleri yazacağım. İçerisinde satır başlarını verebileceğim seyahatler olacak. Çeşitli ağız tatlarıyla yemek bilgileri de vereceğim. Dünyada gezmediğim çok az ülke var.
- Sizi en çok hangi ülke etkiledi?
Fransa’ya aşığım. Türkiye’de Bodrum’u çok seviyorum. Ama hepsi İstanbul’dan sonra... Boğaz’ın büyüsü beni çok etkiliyor.