14.11.2018 - 08:57 | Son Güncellenme:
Milliyet Gazetesi'nden Özay Şendir'in, "Öpüşmek ya da Gırtlaklamak, Tüm Mesele Bu!" başlıklı yazısı şöyle:
"Size birbirlerinden nefret eden ama işlerini layıkıyla yapan bir sürü başrol oyuncusu sayacağım şimdi. Birbirlerinden nefret etmelerine rağmen ‘Romeo ve Juliet’ filmini çekti Leonardo Di Caprio ve Claire Danes. Sette çekimler harici hiç konuşmadılar ama işlerini de layıkıyla yaptılar. Şevval Sam ve Talat Bulut gibi birbirlerine sosyal medya üzerinden laf sokup, oynadıkları rolün gerçekliğini bozmadılar.
Sharon Stone ile William Baldwin’in başrollerini paylaştığı ‘Sliver’ filminin setinde çıkan kavgalara dair çok şey söylenir. Hatta Stone’un bir öpüşme sahnesinde rol arkadaşının dilini ısırdığı bile anlatılır. Sam ve Bulut gibi öpüşme sahnesini senaryodan çıkarmak aklına gelmemiş demek ki, bu starların.
‘Umutsuz Ev Kadınları’ serisinde Sarah Jessica Parker ile Kim Cathrall’ın arasının bozuk olduğunu bilmeyen yok. Listeyi, Marilyn Monroe-Tony Curtis, Julia Roberts-Nick Nolte ve Marlon Brando-Sophia Loren diye uzatmak mümkün.
Birlikte rol alanlar insanların birbirlerini sevmeleri şart değil, nefret de edebilirler, bu durum adli olaylara da dayanabilir, hiç itirazım yok bunların tamamına. Ancak Bulut ile Sam’ın birbirlerine duydukları nefret, oynadıkları dizinin önüne geçti artık.
Bu saatten sonra ekranda öpüşseler bile seyirci biliyor ki aslında birbirlerini gırtlaklamak istiyorlar.
İkisi de kendi bindikleri dalı kesiyor, ‘Yasak Elma’ bitince nefretleri kimsenin umurunda olmayacak, farkında bile değiller."