15.05.2018 - 01:30 | Son Güncellenme:
Sercan Kısmet
'Oflu Hoca Trakya’da' filmi sürprizlerle geldi. Çetin Altay, sete başlamadan günler öncesinde Gamze Kaçmaz’la evlendi. Geçtiğimiz sene Aykut Ünal’la hayatını birleştiren Ececan Gümeci ise bir bebek bekliyor. Lüleburgaz’daki film setinde çok eğlendiklerini söyleyen ikili, “Halkın ilgisi fazlaydı. O kadar hafta kaldık, bir tane mutsuz insan görmedik” dedi.
- Fenomen bir film, neler söyleyeceksiniz?
Çetin Altay: Bu seride fenomen olacak bir karakter daha ortaya çıktı. Oflu Hoca’dan sonra Haspi de iz bırakacak. Diğer serilerden farklı oldu. Bu defa Trabzon’da değil, Lüleburgaz’da çektik. Karadeniz ve Trakya mizahı birleşti.
- Oflu ve Haspi karakterlerini canlandırdınız. Karadeniz ve Trakya şivesiyle oynadınız. Karıştırma durumu oldu mu?
Ç.A.: Ufak tefek karıştırmalar oldu ama çok zorlamadı. İki karakteri oynadığım için, biraz fazla çalıştım ama bu tempoyu seviyorum.
Ececan Gümeci: Çetin’i sette bir Oflu Hoca, bir Haspi olarak görüyordum, benim için de zor oldu. Haspi’nin sevdiği kızı oynuyorum. Bundan sonra onunla ilgili başka serüvenlerin yer aldığı film çekilebilir.
- Senaryoda sizi çeken ne oldu?
E.G.: Evde okurken gülmeye başladım. Ertesi gün prova için bir araya geldik, gülmekten çalışamadık. Çok komik bir film oldu.
- Diğer seriler başarılı oldu, beklenti sizi korkutuyor mu?
Ç.A.: Üniversite söyleşilerine gittim, herkes filmi merak ediyordu. Ama güzel bir yapım, beklentiyi iyi şekilde karşıladı.
- Trakya’da nasıl bir set ortamı vardı?
Ç.A.: Yöre halkının ilgisi fazlaydı. Bizi çok güzel ağırladılar. Zaten darbukaya biraz dokununca hemen oynamaya başlıyorlardı.
E.G.: Sabah 09.00, gece 24.00 fark etmiyor, herkes mutlu. O kadar hafta kaldım, bir tane suratı asık kişi görmedim.
- Komedide başarılı iki oyuncusunuz. Sinema ve dizi farklı mı?
Ç.A.: Sinemada komedi ilgi görüyor, TV’de dram isteniyor. Ben ekranda dramaya, sinemada komediye devam edeceğim.
E.G.: Televizyonda fenomen olan bir karakteri, sinemaya taşıyabiliyorsunuz. Sinemada, insanları biraz iç dünyadan uzaklaştırmak gerekiyor.
- Filmde ilginç bir kız isteme sahnesi vardı. Gerçek hayatta kız istemede ne yaşadınız?
Ç.A.: Herkes gibi 15 dakika halıya baktım. Aşiret gibi, 35 kişi istemeye gittik. Sonra benim filmlerim konuşulmaya başlandı. Kızı ancak üç saat sonra istedik.
‘Rekabet güzeldir’
- Sinemadaki seyirci artışını nasıl değerlendiriyorsunuz?
E.G.: Komedi filmleri sayesinde oldu. Rekabet güzeldir. Hep daha iyisini yapmanın peşine düşersek, sektör gelişir.
- Çok komedi filmi çekiliyor ama az komedyen var. Bunu neye bağlıyorsunuz?
Ç.A.: İnternetle mizahın kolayına kaçıyor gibiler. Uzun zamandır sektördeyim. Teknoloji çağındayız. Birçok şeye gülemiyorum. İnternet değil, sinema sanat... Bir video 500 milyon izleniyor ama hiç komik değil. Komedyen çıkmıyorsa, bu yüzden.
E.G.: Sinemada emek var. Bir sene hazırlanıyoruz. Tek başına bir tiplemeyle komik olunmaz.
- Oyuncu olmak isteyen gençlere ne önerirsiniz?
Ç.A.: Sosyal medyada oyuncu olabilmek için mesajlar geliyor. Kaç yıl emek verdik. Bazı insanlar bir anda kamera karşısına geçiliyor zannediyor.
E.G.: Onlar oyuncu değil, popüler olmak istiyorlar.