ArkeolojiAntik Dönem’de hayvan hakları

Antik Dönem’de hayvan hakları

16.03.2025 - 17:35 | Son Güncellenme:

İnsan ve hayvan arasındaki ilişki hayvanların evcilleştirilmesi ile birlikte değişti. Bu yeni ilişkiyle birlikte hayvanlara zarar verilmemesi, kötü muamelenin engellenmesi, mülkiyet meselesi, hayvanların sağlık durumu ve temizliği gibi konularda kanunlar da ortaya çıktı.

Antik Dönem’de hayvan hakları

Serkan Pamuk- İnsan ve hayvan arasındaki etkileşim, tarih boyunca hayvanların evcilleştirilmesi ile önemli bir gelişim göstererek devam etmiştir. Başlangıçta insanlar, hayvanları avlayarak besin ihtiyacını karşılamaktayken, hayvanlar zamanla insanlarla birlikte yaşamaya başlamıştır. Evcilleştirilen ilk hayvan köpek olmuş, ardından koyun, keçi, sığır, eşek ve at gibi diğer türler de evcilleştirilmiştir. Yerleşik hayatla birlikte bu hayvanlar, insanların günlük ihtiyaçlarını karşılamak için önemli bir rol oynamıştır; örneğin, et ve süt ürünleri, güç ve dostluk sağlama gibi çeşitli faydalar sunmuşlardır.

Haberin Devamı

İlk aşamada, insan ve hayvan arasındaki ilişki avcı-av ilişkisiyle sınırlıyken, hayvanların evcilleştirilmesi ile bu durum değişir; insanlar hayvanların sahibi olup geçimlerini hayvanlardan sağlamaya başlar. Bu süreçte insan ve hayvan arasındaki ilişki yakınlaşırken, insanların çıkarları doğrultusunda şekillenmiş ve hayvanlar en başta özgürlüklerini kaybetmişlerdir. Evcilleştirme, bir anlamda hayvan haklarının ihlalinin başlangıcını temsil eder ve insanların hayvanlardan üstün olduğu inancı bu durumu pekiştirir. Tarih boyunca insanlar, hayvanları çeşitli amaçlarla kullanma hakkına sahip olduklarını düşünmüşlerdir.

Hayvanların insanlarla yaşamaya başlamasıyla birlikte hayvan hakları ihtiyacı ortaya çıkmış ve bazı yasal düzenlemelerle geliştirilmiştir. Antik Dönem’den günümüze ulaşan arkeolojik materyaller, insanların hayvanlara davranış şekli, yasal ve sosyal statüsü hakkında bizlere birçok argüman sunmaktadır. Antik metinler, bize dolaylı olarak hayvanların ve onlarla yakından ilişkili olan insanların önemli nitelikleri paylaştığını, karşılıklı çıkarlarının önemli olduğunu ve yasal korumaya layık olduklarını dolaylı bir şekilde anlatmaktadır. Antik Mezopotamya, Mısır, Hitit, Yunan ve Roma gibi birçok uygarlıkta hayvan yasaları bulunmaktaydı.

Haberin Devamı

Lipit-İştar Kanunu

Hayvan haklarının yasaya çevrilmiş en erken kanıtlarından biri ile Kuzey Mezopotamya’daki Nippur’da ele geçen ve yaklaşık M.Ö. 1920 yıllarına tarihlenen, İsin Hanedanı’nın beşinci kralı Lipit-İştar Kanunu’nda karşılaşmaktayız. Kanun Sümerce kaleme alınmıştır ve burada öküz kiralamanın kurallarını düzenleyen bir hüküm bulunmakla birlikte kiralanan sığırlara yönelik bedensel yaralanmalara ilişkin yaptırımlar bulunmaktadır: “Yani bir kimse bir öküz kiralayıp onun ayağına zarar verirse, değerinin üçte birini; gözüne zarar verirse, değerinin yarısını; boynuzunu ya da kuyruğunu kırarsa, değerinin dörtte birini gümüş olarak ödemek zorundadır.” Sığır kiralamanın bazı yönleri kanunda yer aldığından yaygın olduğu görülmektedir. Büyükbaş hayvan kiralama kurallarının düzenlenmesi, bunun önemli bir sosyal öncelik olduğunu açıkça göstermektedir.

Haberin Devamı

Hitit Dönemi

Mezopotamya topluluklarının hayvan yasaları hususundaki öncül girişimleri sonrasında, Anadolu’da hüküm sürmüş kadim uygarlıklardan biri olan Hititlerin, M.Ö. 1650 yıllarında geniş kapsamlı hayvan hakları yasalarına sahip oldukları anlaşılmaktadır. Kazılarda ele geçen Hitit Kanun metnini içeren Hititçe çivi yazılı tabletler, 200 kanun maddesinden meydana gelmektedir ve bu maddelerden yaklaşık olarak 50 tanesi hayvanlarla ilgilidir. Hitit Kanunları, M.Ö 2. binyılda Anadolu’da uygulanan hukuk sisteminin ayrıntılarını ve sosyal yapısını anlamamıza yardımcı olan önemli belgeler sunmaktadır. Bu kanunlar, toplumsal düzenin sağlanması ve bireysel haklarının korunmasının yanı sıra hayvancılığın Hitit ekonomisindeki merkezi rolünü de yansıtmaktadır.

Hitit toplumunda hayvanlar, tarım ve ticaret açısından büyük bir öneme sahipti. Sığır, koyun ve keçi gibi hayvanlar, gıda, giyim ve ulaşım gibi birçok temel ihtiyacın karşılanmasında kullanılıyordu. Bu nedenle, hayvanların korunması ve iyi bir şekilde bakılması, toplumun ekonomik sürdürülebilirliği açısından kritik bir unsurdu.

Haberin Devamı

Hitit kanunlarında hayvanların mülkiyeti ve değerinin belirlenmesi ayrıntılı bir şekilde düzenlenmiştir. Hayvanların çalınması, bulunup damgasının silinmesi veya gasbedilmesi gibi durumlar detaylı bir biçimde ele alınır. Çalınan hayvanın değeri, türüne ve yaşına göre belirlenir. Örneğin, çalınan bir sığır için ceza, sığırın cinsine bağlı olarak belirlenir ve ödenecek tazminat miktarı, çalınan hayvanın değerinin 15 katına kadar çıkabilir. Bu uygulama, hayvanların ekonomik değerini ve bu değerlerin korunmasının da ne kadar önemli olduğunu göstermektedir.

Hayvanların yaralanması veya başka bir zarara uğraması gibi durumlarda zarar gören hayvanın yerine sağlam bir sığır verilmesi gerekmektedir. Benzer şekilde, bir hayvanın gasp edilip ölmesi durumunda, ölen hayvanın bedelinin ödenmesi zorunludur. Bu düzenlemeler, hayvanların korunması ve mülkiyet haklarının sağlanması açısından net bir yaklaşım sergiler.

Haberin Devamı

Hayvanların kiralanması, özellikle tarım ve taşıma işlerinde kullanılması gibi konular da kanunlarda yer almaktadır. Kiralanmış bir hayvanın ölmesi veya zarar görmesi durumunda, kiraya veren kişinin sorumluluğu açıkça belirtilmiştir. Bu düzenlemeler, hayvanların iş gücündeki önemini ve kiralama ilişkilerinin hukuki çerçevesini ortaya koyar.

Hitit kanunları, hayvanlarla işlenen cinsel suçlara karşı oldukça sert cezalar öngörmektedir. Cinsel suçların cezaları genellikle ölümle sonuçlanacak şekilde belirlenmiş ve suçlu kişinin kralın huzuruna çıkarılması gerektiği belirtilmiştir. Bu tür suçların toplumsal ve dinsel açıdan ne kadar ağır bir şekilde cezalandırıldığını gösterir. Ancak bazı durumlarda, örneğin atlar ve katırlarla işlenen suçlarda, ölüm cezasından daha hafif cezalar öngörülmektedir. Bu durum, belki de bu tür hayvanların toplumsal değerleri ve özel statüleriyle ilişkili olabilir. Diğer Mezopotamya kanunları olan Hammurabi, Lipit-İştar, Eshnunna ve Ur-Nammu’nun aksine, Hitit kanunlarında hayvanlarla ilgili maddelerin daha belirgin bir ağırlığa sahip olduğu söylenebilir.

Hitit toplumunda hayvancılığın ekonomik ve kültürel açıdan ne kadar önemli olduğunu gösteren birçok kanun maddesi bulunmaktadır. Hayvancılık, tarım ve diğer ekonomik faaliyetlerle birlikte Hitit toplumunun temel geçim kaynaklarından biri olarak kabul edilmiştir. Ayrıca, hayvanların sayısı ve türü hakkında verilen bilgiler, Hititlerin tarımsal ve hayvansal üretimlerinin genişliğini ortaya koymaktadır. Hitit kanunları, hayvan mülkiyetinin, hayvanların korunmasının ve hayvanlarla ilgili suçların nasıl düzenlendiğine dair kapsamlı bir anlayış sunar. Bu kanunlar, Hitit toplumunun sosyal ve ekonomik yapısını anlamamızda önemli bir rol oynamaktadır ve o dönemin hukuk sisteminin karmaşıklığını ve titizliğini de gözler önüne sermektedir.

Hitit kanunlarında hayvan yasaları, toplumun ekonomik, sosyal ve kültürel yapısını destekleyen önemli bir unsurdur. Hayvanların korunması ve bakımı ile ilgili düzenlemeler, Hitit toplumundaki adalet anlayışını ve ahlaki değerleri yansıtmaktadır. Bu yasalar, aynı zamanda hayvanların insan yaşamındaki yerini ve önemini de vurgulamaktadır. Hititlerin hayvanlara yönelik bu düzenlemeleri, Antik Dönem’de hayvan hakları konusunda atılan önemli adımlardan biri olarak değerlendirilebilir. Modern hayvan hakları hareketleriyle karşılaştırıldığında, Hitit hukukunun sağladığı bu ilkeler, tarihsel bir bağlamda günümüze ulaşan etik ve hukuki tartışmaların temellerini oluşturmuştur.

Antik Dönem hayvan yasaları, tarih boyunca hayvan hakları anlayışının evriminde önemli bir rol oynamıştır. Bu yasalar, hayvanlara insanca muamele ve sorumluluk fikrini tanımış ve modern hayvan hakları hareketlerinin temel ilkelerini şekillendirmiştir. Antik uygarlıkların hayvanlara yönelik koruma çabaları, günümüz etik düşüncelerinin ve hayvan refahı tartışmalarının kökenlerini oluşturur. Çağdaş uluslararası hayvan hukukunda öne çıkan eğilim, hayvanlar için bedensel özgürlük ve bütünlük gibi temel yasal hakları güvence altına alma arzusudur. Bu tarihsel bağlamları incelemek, hayvan koruma çabalarının ve kültürel öneminin anlaşılmasını derinleştirecektir.

Sağlık ve temizlik tedbirleri

Hayvanların sağlık durumu ve temizliği, Hitit kanunlarında özel bir yer tutar. Bir hayvan hastalandığında, hastalığın diğer hayvanlara bulaşmaması için gereken tedbirlerin hayvan sahibi tarafından alınması gerekmektedir. Temizlik ve hastalık kontrolü hem ekonomik hem de sağlık açısından önemsenmiştir.

Hayvanlarla ilgili bazı düzenlemeler, ödüllendirme ve tazminat sistemlerini de içermektedir. Örneğin, bir domuzu koruyan veya bir hayvanı kurtaran kişilere ödüller verilmesi söz konusu olabilir. Bu tür düzenlemeler, toplumsal yardımlaşma ve dayanışmayı teşvik etmeyi amaçlamaktadır.

KEŞFETYENİ
Tek fotoğraf karesi yetti! İki ünlü oyuncu aşkını ilan etti
Tek fotoğraf karesi yetti! İki ünlü oyuncu aşkını ilan etti

Cadde | 16.03.2025 - 16:17

Magazin dünyası günlerce onların aşk iddiasını konuştu. İddialara cevap vermemeyi tercih eden Nesrin Cavadzade ve Pamir Pekin'den yeni paylaşım geldi.