Kadın sağlığında önemli bir konu: Östrojen dominansı

Karas, hormonal dengenin kadın sağlığının temel taşlarından biri olduğunu dile getirdi. Karas, “Günümüzde giderek daha fazla kadının karşı karşıya kaldığı bir sorun var. Östrojen dominansı. Bu durum, östrojenin progesteron gibi diğer hormonlara oranla daha yüksek seviyelerde bulunması anlamına gelir ve kadın sağlığı üzerinde ciddi etkiler yaratabilir” diyerek hormonal dengesizliğin nasıl oluştuğunu anlatıp, kadın sağlığı üzerindeki etkileri hakkında bilgiler verdi.

Östrojen dominansı nedir?

Kadın vücudunun her ay düzenli bir hormonal döngü içerisinde çalıştığını belirten Karas, “Östrojen, yumurtlama ve adet döngüsünü düzenleyen, kemik sağlığını destekleyen ve kadınsı özellikleri şekillendiren bir hormondur. Ancak stres, yanlış beslenme, çevresel toksinler ve bazı sağlık sorunları gibi faktörler, premenopozal dönem östrojen seviyelerinin artmasına veya progesteronun azalmasına neden olabilir. Bu dengesizlik, östrojen dominansı olarak tanımlanır” dedi. Literatür taramalarının östrojen dominansının prevalansının özellikle üreme çağındaki kadınlarda artış gösterdiğini ortaya koymaktadır diyen Karas, “Örneğin; ABD’de yapılan bir çalışma, 35-50 yaş arası kadınların yüzde 47’sinde östrojen-progesteron dengesizliğinin tespit edildiğini bildirmiştir. Türkiye’deki bir araştırmada ise perimenopozal kadınların yüzde 60’ında hormonal dengesizlik belirtilerinin mevcut olduğunu göstermiştir” şeklinde konuştu.

Belirtileri nelerdir?

Östrojen dominansının farklı belirtilerle kendini gösterebileceğini söyleyen Karas, “Adet düzensizlikleri veya ağır âdet kanamaları, meme hassasiyeti ve fibrokistik meme yapıları, ruh hali değişiklikleri, anksiyete ve depresyon, kilo alımı, özellikle karın ve kalça bölgelerinde, yorgunluk ve uyku bozuklukları şeklinde kendisini göstermektedir” diye konuştu.

Sağlık üzerindeki etkileri

Östrojen dominansının tedavi edilmediği takdirde ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğini belirten Karas konu hakkında şu bilgileri verdi:

Endometriozis ve miyomlar: Östrojen seviyelerinin artması, rahim iç tabakasının aşırı büyümesine neden olabilir.

Meme kanseri riski: Yüksek östrojen seviyeleri, meme kanseri riskini artırabilir.

Osteoporoz: Hormonal dengesizlikler kemik yoğunluğunu olumsuz etkileyebilir.

Kronik yorgunluk ve tiroid sorunları: Metabolizma ve enerji seviyeleri üzerinde doğrudan etkili olabilir. Östrojen dominansı olan kadınlarda hashimato troiditi sık gözlenmektedir.

Denge nasıl sağlanır?

Karas, hormonal dengenin korunması için şu adımların faydalı olabileceğinden bahsetti:

Beslenmenize dikkat edin: İşlenmiş gıdaları azaltarak, sebze ve lif açısından zengin bir diyet tercih edin. Özellikle brokoli, lahana ve brüksel lahanası gibi sebzeler östrojen metabolizmasını destekler.

Stresi azaltın: Meditasyon, yoga veya nefes egzersizleri gibi yöntemlerle stresi kontrol altında tutmaya çalışın.

Toksinlerden uzak durun: Plastik kaplar ve kozmetik ürünler gibi östrojen benzeri maddeler içerebilecek ürünleri sınırlayın.

Düzenli egzersiz yapın: Hem hormonal dengeyi sağlamak hem de kilo kontrolünü desteklemek için önemlidir.

Uzman desteği alın: Hormonal dengesizliklerden şüpheleniyorsanız, bir kadın hastalıkları uzmanına danışarak uygun tedavi seçeneklerini değerlendirebilirsiniz.

Kadın sağlığını korumak, hormonal dengeyi sağlamaktan geçer diyen Karas, “Östrojen dominansı, farkındalık ve doğru yaklaşımlarla yönetilebilir bir durumdur. Kendinize ve bedeninize iyi bakın, çünkü sağlığınız her şeyden kıymetlidir” dedi.

İlandır