16.05.2017 - 20:51 | Son Güncellenme:
ISPARTA (AA) - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişiminde şehit olan Erol Olçok’un eşi ve Abdullah Tayyip Olçok’un annesi Nihal Olçok, "Bir şehit annesi gözüyle 15 Temmuzun ardından" konferansında 15 Temmuz gecesi yaşadıklarını anlattı.
Olçok, SDÜ Hukuk Fakültesi'nde düzenlenen konferansta yaptığı konuşmada, darbe girişiminin üzerinden 10 ay geçtiğini, eşinin ve oğlunun öldüğünü öğrendiğinde kendisinin de yaşayamayacağı hissine kapıldığını söyledi.
Eşinin o gün Abdullah ve diğer çocukları Şamil ve Emir ile yemeğe çıktığını, kendisini de arkadaşlarıyla bir toplantı da olduğunu belirten Olçok, kalkışmanın olduğunu anladıktan sonra evine geldiğini, eşinin de oğullarını alarak eve getirdiğini kaydetti.
- "Eşim ve oğlum, rastgele bir kurşunla şehit edilmedi"
Eşinin 2 oğlunu eve bıraktıktan sonra Abdullah ile Kısıklı'ya gittiğini belirten Olçok, eşinin ve çocuğunun gittikleri yerde rastgele bir kurşunla şehit edilmediğini vurguladı.
Eşinin bir keskin nişancı tarafından vurulduğunu, oğlunun da babasına ulaşmaya çalışırken yaralandığını anlatan Olçok, şöyle konuştu:
"Erol bey, köprünün ayağında keskin nişancı kurşunu ile vuruldu, Abdullah babasından 200 metre ileride. Abdullah, babasının vurulduğunu görünce 'Baba' diye koştu. Abdullah babaya koşarken tankın üzerinden Abdullah'a kurşun sıkılıyor. Sıktıkları birinci kurşun onun ruhunu teslim etmesine yetmiyor. Bir süre Abdullah yerde sürünüyor. Bunun gören zalim, hareket etmemesi için ikinci kurşunu sıkıyor. O gece kesinlikle herkes ölüme ve öldürmeye odaklanmıştı. Benim evladım da ölüme odaklanmıştı, karşı taraf da öldürmeye odaklanmıştı. İki tarafın da gözü karaydı."
- "FETÖ'nün 40 yıllık planı Abdullah'ın karşısında madara oldu"
Abdullah'a her zaman "Abdüş'" diye hitap ettiğini, bu hitabın oğluyla kendisi arasında bir anlamı olduğunu belirten Olçok, Abdullah'ın çok nasipli biri olduğunu, Allah'ın onu şehitlikle nasiplendirdiğini vurguladı.
Olçok, FETÖ'nün 40 yıllık planının Abdullah'ın karşısında madara olduğunu dile getirerek, "Bütün bunlara düzmece, senaryo, tiyatro diyenlere sesleniyorum. Ben perdemi başka türlü kapattım, Karacaahmet 54. pafta. Benim avucuma sonsuz bir özlem, derin bir hüzün, hiç söndüremeyeceğim acım kaldı." diye konuştu.
15 Temmuz'da eşi ve oğlu gibi yüzlerce insanın kahramanlık gösterdiğine dikkati çeken Olçok, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la görüşmesinde Cumhurbaşkanına "Şehit olan bu 250 kişi dağınıktı. Çeşitli yerlerdeydi. Allah'a şahit olsun bana. Bu 250 kişi bir arada olsaydı, Kudüs bizimdir. Kudüs'ün ikinci fethini yaşardık." dediğini kaydetti.