Sosyal medya sayesinde tanıdığım harika insanlardan biri olan Nurdan Likos, dünya tatlısı bir sanat eğitmeni. Müzisyen olan eşi Özgür Zoral ile kurdukları 11ON Sanat Okulu’nda çocuklarla birlikte eğlenceli, yaratıcı etkinlikler yapıyorlar. Virüs nedeniyle onlar da dersleri online yapmaya başlamışlar ama bu dersler öyle bildiğimiz dersler gibi olmuyor.
Bu etkinliklerden biri de, çocukların birbirlerinden bağımsız olarak yaptıkları resimlerden oluşan bu kolaj çalışması. Nurdan hanım çocuklara, “Bu hafta neler yaptınız ya da kendinizi nasıl hissediyorsunuz bana çizer misiniz?” diyor. Sonra çocuklardan gelen resimleri bir kolaj çalışması ile birleştiriyor. Esas ilginç olan ise, her hafta, birbirlerini görmeden, konuşmadan, ayrı mekanlarda çalışan çocukların resimlerinden, birbiriyle bağlantılı, ortak bir hikaye çıkıyor oluşu. Ve tabii ki çocukların renkli dünyası büyüleyici ve ilham verici. Onlardan öğrenecek ne çok şeyimiz var. Her hafta ortaya çıkan bu çalışmalar, esaret günlerimiz bitince bir sergi olacak.
Son günlerde ev içindeki koşuşturmadan dolayı, gündüzleri yapmam gereken işleri yetiştiremediğim için, gece geç saatlere kadar oturup çalışıyorum. Evdeyim ama daha az uyuyorum. Komik ama gerçek. Hem az uyku, hem hareketin kısıtlanması hem de mevsim geçişi nedeniyle kendimi aşırı yorgun hissediyorum. Sizde durumlar nasıl?
Uzmanlar, uyku ve bağışıklık sistemi arasında çok net bir ilişki olduğunu söylüyor. Sağlıklı bir uyku ve iyi beslenme, bizi virüslere karşı koruyan kalkanlar. Koronavirüsten korunmak için de savunma sistemimizin iyi çalışması gerekiyor. Yeterli uyku uyumayanların, gribal enfeksiyonlara yakalanma oranlarının 4 kat fazla olduğuna dair araştırmalar var. Kendime hatırlatırken size de hatırlatmış olayım; günde en az 7 saat uyku uyumaya özen gösterelim!
Ebru Şallı’nın acısı
Perşembe akşamı katıldığım bir canlı yayında aile içi ilişkilerden söz ederken, oksijen maskesini önce kendimize, sonra çocuklarımıza takma metaforundan bahsedip, “Çocuklar ilişki kurmayı ve hayatı, anne-babaları arasındaki ilişkiye bakarak deneyimliyor, o nedenle önce kendi ilişkimize odaklanmalıyız. Günümüzde pek çok uzman da önce çocuklar değil, önce eşler diyor” dedim. Ve o sırada birden aklıma Ebru Şallı’nın yıllar önce söylediği “Benim için önce eşim, sonra çocuklarım gelir” sözü geldi. Hatta o dönem “ne biçim anne (!)” şeklinde pek çok eleştiriye maruz kalmıştı. Fakat sohbet sırasında arada kaynadı ve anlatmayı unuttum. Ertesi gün haberlerde, tam da o saatlerde Ebru Şallı’nın oğlunu kaybettiğini okudum ve nefesim kesildi. Allah kimseye evlat acısı yaşatmasın. Tarifi yok ve ne denir gerçekten bilmiyorum. Hele ki bu yasaklı günlerde, sevdiklerine sarılıp hüngür hüngür ağlayamamayı, mezarını ziyarete gidememeyi düşündükçe daha da nefesim kesiliyor.
Allah’tan rahmet ve sabır diliyorum.
NE YAPSAK?
23 Nisan hazırlıkları yapın
Bu hafta sonu, 23 Nisan hazırlıkları yapmaya ne dersiniz? Şimdiden evi süslemeye başlayabiliriz. Bu çocuklarımızın bayramı ve 100 yaşına basacak. Madem evdeyiz, onlarla bir plan yapıp, o günü gönüllerinin istediği gibi geçirmeleri için uğraşalım. Resimler yapıp, camlara, duvarlara asalım. Kırmızı, beyaz balonlarla süsleyelim etrafı. Kutulardan 23 Nisan fotoğraflarımızı çıkaralım. O gün giymek istediği kostümü tasarlayalım. Küçülen kıyafetlerinden yeni bir şey yaratabiliriz. Evdeki geri dönüşüm malzemelerinden ev süsleri yapabiliriz.