TRT, radyo tarihinde bir ilke imza attı ve çehresini değiştirmenin de vurgusunu yaparak kadın bir yönetici atadı. İlk kez bir ‘kadını’ ve aynı zamanda ses sanatçısı olan Amber Türkmen’i, TRT Ankara Radyosu’nun müdür koltuğuna oturttu. Klasik müzik eğitimi alan ve Sahne Sanatları mezunu olan Türkmen’in TRT’yle tanışması içindeki müzik aşkıyla başlıyor. TRT radyolarının merkezi olan Ankara Radyosu’yla yöneticiliğe göz kırpan Türkmen, radyo programcılığından yöneticiliğe geçen radyoculardan. Amber Türkmen sanatçı kimliğiyle radyo bilgisini harmanlıyor ve verilen görevin sorumluluklarının da farkında olarak güçlü ekibiyle birlikte yol alıyor. Göreve geldiğinden beri TRT radyolarındaki ‘yeni soluk’ dinleyiciler tarafından da hissediliyor. Sanatçı kimliğini de bir kenara bırakmayan ve sürekli yanında taşıyıp TRT’nin özel gecelerinde önce protokolde yer alıp ardından sahnede şarkı söyleyen Amber Türkmen’le Ankara’da görüştük. Radyonun tanımında
Doğuş Yayın Grubu’nun yeni radyo kanalı Virgin Radio,Türkiye’de de yayınlarına başladı. Ulusal bir radyo kanalı olan Virgin Radio’nun; İstanbul 99.4 olmak üzere 18 ile ulaşan geniş bir yayın ağı var. Virgin Radio, her geçen gün temposunu artıran enerjik ve eğlenceli bir radyo olarak dinleyicilerinin karşısına çıktı. Yeni radyonun tüm bilgilerini, 1993 yılından bu yana radyoculuk yapan, Virgin Radio’nun Genel Yayın Yönetmeni Berna Kaytaz’dan aldık... Kaytaz, Virgin Radio’yu şöyle anlattı: “Sürprizler yapan, önsezilere ve iletişime önem veren bir radyoyuz. Hedef kitlemiz ağırlıklı olarak gençler, ancak yabancı hit müzik dinleyen herkese ulaşmayı arzu ediyoruz. Dinleyicilerimiz radyomuzu ders aralarında, okul servislerinde ve ofislerde dinliyor ve her şekilde radyosuna ulaşmaya çalışıyor. Müzik bizim için her zaman ön planda. İlk hedefimiz kesintisiz müzik yayını yapmak. Türkiye’de “10 hit art arda” sadece Virgin Radio’da çalınıyor. Virgin Radio aynı zamanda www.virginradioturkiye.com
Türkiye’nin ilk dans müzik radyosu FG, kadrosuna kattığı yeni isimlerle dikkat çekiyor... Bunlardan biri de bilinen ismi ‘Funky C’ yani Cem Nadiran... Funky C, babasının müziğe olan aşkıyla her türlü müziği içine sindirdi ve ilkokul çağlarında Akordeon dersi üstüne, Klasik Müzik eğitimi de alınca müziğe bakış açısı epey değişti. Şimdi de farklı müzik bilgilerini hafızasında mix’liyor ve radyodan dinleyicilerine sunuyor. Onun da radyoyla tanışması bazı radyocular gibi yarışmadan geçiyor ve DJ’lik yarışmasında Türkiye birinciliğiyle radyo serüveni başlıyor. Funky C, FG’de olmaktan çok mutlu. “Bugüne kadar hep daha sıkı kurallar ve bir çerçevenin içinde olmaktan rahatsız oluyordum. FG’de daha özgürüm. Burada sert olacak, beğenilmez, anlamazlar diye bir şey yok” diyor. Türkiye’de Rap’i tanıtan DJ olarak nam salan Funky C, tempolu, enerji dolu bir program yaptığını söylüyor ve “Mesleğim DJ olduğu için müzisyen kimliğim bazen dikkate
Sabah kuşağının coşkulu seslerinden biri Number1 FM’in programcısı İzel’in radyo serüveni arkadaşlarının etkisiyle başlıyor. Arkadaşları İzel’in, “Sen ancak ‘Portakal FM’e girersin” diyerek hevesini kırmaya çalışsa da, İzel direnerek, kendi deyimiyle “Bir delilik” yapıyor ve radyocu olmayı başarıyor. Ardından Number1 FM’de ve Radyo Klas’ta radyo programlarına başlıyor. Kısa bir ara vererek insan kaynakları alanında çalışıyor ama radyodan kopamıyor ve sabah programı yapmak için gelen teklifi hemen kabul ediyor. Programlarda fıkralar anlatıyor, fıkraların akışına göre sesini kılıktan kılığa sokuyor. Bazen bir bar fedaisi, bazen bir çocuk, bazen bir kadın, bazen de bir travestiyi canlandırıyor. Telefonda işlettikleri radyonun kapısına da gelebiliyor ama korktuğu başına gelmiyor ve yaşadıklarını gülümseyerek hatırlıyor. İzel, “Sanırım başarımın sebebi bu, yani eğlenerek çalışmak. Sevdiğin işi yap, bir ömür boyu tatil yap” diyor. İzel’i, ‘Morning Show’la hafta içi her gün 07.00-10.00 saatleri
Her yıl olduğu gibi bu yılda Eurovision sardı dört bir yanımızı. Heyecanında, coşkusunda geçmiş yıllara göre azalma olsa da siyasetçisinden, köşe yazarına, küçük çocuklardan, sokaktaki insana kadar herkesin kalbi düm tek tek atıyor! Yine aynı senaryo başa sarılıyor ve bu yıl da tartışmaların, eleştirilerin, geçmişteki hezimetlerin altı kazınıyor. Ardından Eurovision’da ‘hadise’ çıkıyor. Aylarca, yarışacak şarkı ‘İngilizce mi, Türkçe mi olsun?’ Dedik durduk... Dansı, kıyafeti, eteği, astarı derken eleştirdik övdük ve sonuna geldik... Moskova’da düzenlenen 54. Eurovision Şarkı Yarışması’nda Sinan Akçıl imzalı “Düm Tek Tek” şarkısıyla Türkiye’yi temsil edecek olan Hadise’yi Eurovision sürecinde en çok destekleyen, radyolarının müzik listelerinde sıkça yer vererek dinleyicilere tanıtan radyoculara sorduk. Şarkının İngilizce olması, Hadise’nin gündem yaratan kıyafeti ve dansı ile ilgili görüş aldık. Hadise ile ilgili tahminlerini yüzde olarak
Türkiye’de ilk “Radyo Yayını”nın yapıldığı gün 6 Mayıs 1927... TRT Ankara Radyosu öncülüğünde ve bu özel günün 82. yıldönümünde radyo tarihinde bir ilke imza atıldı. TRT kapılarını, birbirlerine rakip olan, uzun yıllar mikrofonun başından dinleyicilerine seslenen ‘özel radyocu’lara açtı. Türkiye’nin önemli ve en çok dinlenen radyocuları ‘milli takım’ ruhuyla TRT’de buluştu. Büyük bir organizasyona ev sahipliği yapan TRT, bayram havasında çiçeklerle ve balonlarla radyocuları karşıladı. Günün anlam ve öneminin vurgulandığı “Radyo Günleri”nde Türkiye’de yayın yapan bütün radyoların doğum günü hep birlikte kutlandı ve radyoculara özel plaketler takdim edildi. 6 Mayıs 2009 Çarşamba günü, TRT FM yayınları saat 07.00’den itibaren 24 saat Ankara Radyosu stüdyolarından canlı yayın yaptı. “6 Mayıs Radyo Günleri”nin tüm radyocular tarafından desteklenmesi sağlamak amacıyla yapılan
Salı geceleri 22.00 - 24.00 saatleri arasında ailenizle, arkadaşlarınızla, sevdiklerinizle sohbetteyken, keyfinize baharat katın ve 99.2 Pal FM’i açın, derin sohbete siz de katılın. “Kültür sanat” şemsiyesi altındaki keyifli dakikalara rezervasyonunuzu şimdiden yaptırın! İki samimi arkadaş olan, yılların deneyimli radyocusu, sohbeti ve eğlencesiyle Levent Erim ve romantik şarkıların prensi Yaşar’ın birlikte hazırlayıp sunduğu “Neşeli Kargalar” isimli programda yok yok! Bir yeni, bir eski albümün tanıtıldığı programda film, sinema, konser, sanatçı derken muhabbet, birden Avrupa Yakası’ndaki Dilber Hala ve Azim aşkına uzanabilir ve Levent Erim’in yemek sohbetine de uğrayıp, tatlar akıllarda kalabilir! Gecenin sonu da, ya kebapçıda ya da işkembecide sonlanabilir. Radyolarda yeni bir ikili olan Levent Erim ve Yaşar’ı ‘Neşeli Kargalar’la Pal FM’de dinleyebilirsiniz. Bu arada geçtiğimiz hafta düzenlenen Radyo Yayıncıları Derneği, RAYAD’ın ödül töreninde ‘Radyocu Dostu’ ilan edildim. O halde, sesler
Radyolarda dinleyici çekmek için değişik tarzlarda programlara imza atılır. Radyo D’nin sevilen programcısı Sarı Şeker Sema Eryiğit’in, “Can Dostlarımız Radyoda” adıyla yaptığı program da ilgi gören yayınlar arasında. ‘Can dostlarımız’, yakınımız, hayatlarımıza anlam katan, onları besleyerek ruhumuzu da beslediğimiz, kediler, köpekler, kuşlar, balıklar, kamlumbağalar, foklar, hatta iguanalar bile bu programın baş kahramanları... Peynir ve Jingle adında iki kedisi olan Sarı Şeker Sema’ya programda Veteriner Ayhan Yılmaz eşlik ediyor. Hayvan hakları konusunda da ‘ses’ getiren program, özellikle hayvanseverlerden büyük ilgi görüyor. Hayvan dostu olan Radyo D’nin de birçok programcısı, kedi ve köpek besliyor. Hatta radyonun da ‘personel kartını’ boynunda taşıyan, herkesin maskotu olan, ‘Topie’ adında bir köpeği var. Topie’nin görevi, radyonun kapısından girmek isteyenlerin kartını turnikelere okutarak güne keyifle başlatmak. Programı çarşamba günleri 12.00 -13.00 saatleri arasında Radyo D’den