Üvey evlat mı?

15 Kasım 2020

Geçtiğimiz gün Bedensel Engelliler Spor Federasyonu Basın Sorumlusu’nun bir maili ulaştı elimize. Bu mailde federasyonları tarafından tekerlekli sandalye tenisinde iki uluslararası turnuvaya ev sahipliği yapılacağı yazıyordu.
Antalya Megasaray Tenis Akademisi’nde düzenlenecek uluslararası turnuvalardan; Alanya Open 17-20 Kasım, Haydarpaşa Open ise 23-26 Kasım tarihleri arasında gerçekleştirilecek. Türkiye’nin yanı sıra 28 ülkeden toplam 65 tenisçi mücadele edecek.
Mailin sonunda da “Tamamen hijyenik bir ortamda ve koronavirüs salgınına karşı alınması gereken tedbirlere uyularak organize edilecek turnuvalarda katılımcılara Kovid-19 testi yapılacak” denilerek basın bültenine son veriliyor.
Buraya kadar tamam.
Peki aynı federasyon değil mi? Halen kendi ülkesinde Tekerli Sandalye Basketbol Ligini başlatmayan? Neredeyse tüm milli sporcular yalvarma noktasına geldi. Bu sporcular RİO 2016’da yarı finalist olmadı mı?
Ülkemizde yürüyen erkek basketbol ligi açıldı ve gayet sağlıklı bir şekilde devam ediyor. Almanya’da tekerlekli sandalye basketbol ligi açık ve

Yazının Devamı

Tokyo mülteci paralimpik takımı

8 Kasım 2020

Uluslararası Paralimpik Komitesi (IPC) Tokyo 2020 Paralimpik Oyunları’nda mültecilerden oluşan bir paralimpik ekibi oluşturuyor. Buna istinaden IPC, Tokyo 2020 Paralimpik Oyunları’na altı sporcuyu gönderme planlarını doğruladı. IPC, ticari ortakları ve Birleşmiş Milletler Mülteci Ajansı ile birlikte çalışarak mülteci sporcuların karşı karşıya kaldığı kötü durum hakkında farkındalık yaratacak ve dünya çapında zorla yerinden edilmiş yaklaşık 80 milyon kişiye bir umut mesajı gönderecek. Bunun muhteşem bir hareket olduğunu düşünüyoruz.
Ekibe lider olarak kendisi hem eski bir mülteci hem de Londra 2012 Paralimpik Oyunları’nda paralimpik sporcu olan Ileana Rodriguez atandı. Rodriguez, Tokyo 2020 için, oyunlara katılma potansiyeline sahip, halihazırda tanımlanmış mülteciPara sporcularının oluşturduğu güçlü bir havuzdan seçilecek ekibi belirlemek için IPC ile birlikte çalışacak.
Tokyo 2020 için IPC ve takım lideri Rodriguez, Mülteci Paralimpik Takımı’nın ihtiyaçlarını tam olarak desteklemek için bir ekip kuruyor.

Yazının Devamı

Virüs kontrol merkezi!

1 Kasım 2020

Japon hükümeti, yerel Tokyo hükümeti ve Olimpiyatlar Düzenleme Komitesi’nden yetkililer, oyunlarda koronavirüse karşı koymak için adımlar geliştirmek üzere düzenli olarak bir araya geliyor.
Tokyo 2020 CEO’su Toshiro Muto, temmuz ayında Reuters ile yaptığı röportajda, Tokyo’nun, küresel koronavirüs pandemisi önemli ölçüde azalmasa bile önümüzdeki yıl oyunlara ev sahipliği yapmaya hazırlandığını söylemişti.
Organizatörler, yabancı sporcular için seyahat kısıtlamalarının hafifletilmesi, Sporcular Köyü’ndeki antivirüs önlemleri ve izleyicilerin nasıl organize edileceği konuları da dahil olmak üzere virüsle en iyi nasıl başa çıkılacağı konusunda 200’den fazla öneri ve yönerge üzerinde çalışıyor. Bunun için bir görev gücü oluşturulmuş durumda.
Tokyo 2020 organizatörleri ve Japon yetkililer, etkinliğin nasıl güvenli bir şekilde gerçekleştirileceğini tartışırken, gelecek yılki salgını göz önünde bulundurarak ertelenen oyunlarda bir

Yazının Devamı

Görme engellilerde yine skandal

25 Ekim 2020

Daha önce de bir kaç duyurusunu yayınladığımız goalball sporcusu ve yöneticisi Mehmet Kozanoğlu’nun en son yayınladığı duyuruyu aşağıda bilgilerinize sunuyoruz. Tabii Federasyon Başkanı Hasan Sayyıdan’ın sesi yine çıkmayacak. İçinde bulunduğumuz ortamdan da yararlanarak görme engelliler camiasına rahatsızlık vermeye devam ediyor.
Bundan önce Görme Engelliler Spor Federasyonuyla ilgili yaşanan sorunlar hakkında yayınladığım duyurulara Sayın Başkan Hasan Sayyıdan açık ve şeffaf bir konuşma yapmadığı gibi, verdiği bilgiler üstü kapalı olup, muğlak ve tehditvari açıklamalardan ibaretti.
Ancak ne var ki Görme Engelliler Spor Federasyonu’nda yaşanan yeni bir başka skandal olay bizleri derinden üzmüş bulunmaktadır. Camiamızdaki söylentilere göre Federasyon Genel Koordinatörü Servet Devebacak, federasyon başkanının bilgisi dahilinde federasyonda CEO gibi çalışmaktadır. Servet Devebacak, federasyonda görme engelli yönetim kurulu üyesi kişilerin yerine sahte imza atarak usulsüz işlem yaptığı yönünde çeşitli söylentiler

Yazının Devamı

Metin Oktay’dan kalan anılar

18 Ekim 2020

Bu yazımızı 19 Kasım 2011 tarihinde bu sütunlarda yayınlamış idik. Aradan seçen süre içinde o günlerdeki çocuklarımız bugün gençlerimiz oldu.
Umarız ‘Taçsız Kral’ile ilgili bu anlattıklarımız birçok gencimize örnek olur.
Sevgili Ahmet Çakır’ın, Metin Ağabey için derlediği ‘Taçlı Kral Metin Oktay’ kitabını okurken, eski günlere gittim. Onun insanlığını anlatan anılarımdan ikisini aşağıda sizlerle paylaşmak istedim.
- 70’li yılların ortalarında bir akşam, Taksim’de canlı müzik yapan bir lokalde eğleniyoruz. Tesadüfen aynı anda tuvalete girdik ve çıktık. Çıkarken Metin Ağabey’in orada oturan tuvaletleri kontrol eden teyzeye o günün parası ile 500 TL verdiğini gördüm. Masamıza doğru giderken ‘Baba ne yaptın? Ne verdiğinin farkında mısın?’ dedim. Beni kolumdan tuttu, ‘Bana bak, biz her gece buralarda sabahlara kadar gezip eğleniyoruz. Anamız yaşında kadınlar burada b.. kokuları içinde ekmek paralarını kazanmak için oturuyorlar. Sana vasiyetimdir, bundan sonra gittiğin

Yazının Devamı

Tek kollu haydut!

11 Ekim 2020

Bu yazımızı yaklaşık 10 sene önce (17.07.2010) bu sütunlarda yayınlamış idik. Bugün tekrar yayınlama isteğimiz ise her zaman insanlara ilham verecek özgün bir hikayeye sahip olması. Engelli de olsa bir insanın azim ve çalışma ile nerelere gelebileceğine ve neleri başarabileceğine bir örnek olarak aşağıda yeniden sunuyoruz. Umarım bu yazıyı okuyacak bir kaç engelli gencimiz de kendilerinde var olan potansiyelin farkına varır ve o enerjisini harekete geçirir.
Alman bisikletçi tek kollu Wolfgang Sacher’i arkadaşları yazının başlığındaki gibi (Tek Kollu haydut!) çağırıyor. 13 Nisan 1983 günü, 16 yaşında iken arkadaşlarıyla birlikte vagonların üzerinde oynarken, birdenbire bir yüksek gerilim kablosuna çarpıyor. Sacher o anı şöyle anlatıyor:
“Ne olduğunu anlamadım. Her tarafımdan ateşler fışkırıyordu ve havada uçtuğumu hissettim.”
16 bin volt elektrik akımı tüm vücudundan geçmişti. Sonuç, çok ağır yanık yaraları ve hastanede sol kolunun omuz hizasından kesilmesi. 14 ay hastanede kaldıktan sonra, yeni durumuna alışmakta çok

Yazının Devamı

Rahatsızlık dolayısıyla...

4 Ekim 2020

Aşağıdaki yazı 31 Mayıs 2008 tarihinde bu sütunlarda yayınlanmıştır. Aradan geçen yaklaşık 13 yıllık sürede o gün yazdıklarımız ile ilgili neler değişti, siz okuyucularımızın takdirlerine bırakıyoruz...
“12 senedir engelli sporunun içindeyim. Amacımız belli. Bu ülkede engelli sporunun da var olduğunu duyurmak, desteklemek, gelişmesini sağlamaya çalışmak... Ve eğer İstanbul’da bir gün olimpiyat yapılacaksa buna katkıda bulunmak. Burada yaptıklarımı anlatacak değilim. Ancak görüyorum ki bu geçen süre içinde, birçok insana da rahatsızlık verdik. Spordan sorumlu bir genel müdür “Bunlar da sakat, sporu dandik” dedi. Eleştirdik, sesimizi yükselttik. Bir Spor Bakanımız zamanında “Milli Paralimpik Komitesi de neymiş” dediğinde en ağır eleştirileri bizden duydu. Bir başka spor yetkilisi “Yavuz Kocaömer yalancıdır” dedi, televizyonda canlı yayına çıkarıp özür dilettirdik. Bir ilin Milli Eğitim Müdürü “Vali Bey’i bir yemeğe davet et de bu konularda ikna edelim” dedi, valiyi de, eğitim

Yazının Devamı

Olmaz Olmaz Demeyin...

27 Eylül 2020

Sevgili Şenes Erzik ağabeyin otobiyografik kitabı kısa bir süre önce piyasaya çıktı. Kitabın başlığı ise en umutsuz anlarda bile insana yol gösterecek, azmettikten sonra insanın yapamayacağı bir şey olmayacağını ifade eden ve buram buram felsefe kokan bir sözden ibaret: ‘Olmaz Olmaz Demeyin, Olmaz Olmaz!’ Türkiye Futbol Federasyonu Başkanlığı döneminde Türk futbolunun çehresini değiştirecek sayısız devrime imza atan, bununla birlikte 33 yıl UEFA, 21 yıl da FIFA’da aralıksız bir şekilde üst düzey görevlerde bulunarak Avrupa ve dünya futboluna damga vuran Şenes Erzik, uzun ve zahmetli bir çalışmanın sonunda biyografisini hazırladı.
Şenes ağabey kitabın ön sözünde şunları söylüyor: “Bu kitabı uzun süre önce planlamıştım. Kendi halinde taşralı bir gencin Avrupa ve dünya futboluna yön veren kurumların başına geçebileceğini, ülkesini çok uzun yıllar boyunca dünyanın dört bir yanında temsil edebileceğini gençlerin öğrenmesini, bilmesini istiyordum. Elinizdeki bu kitabı ‘övünmek’

Yazının Devamı