Yaman Törüner

Yaman Törüner

yaman.toruner@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Uluslararası Saydamlık Örgütü (Transparency International), “yolsuzluk” kavramını, “emanet edilmiş yetkiyi özel yarar sağlamak için kullanmak” olarak tanımlıyor. Bu tanım hem kamu hem de özel sektör için geçerli.
Tekelci yapının bulunduğu herhangi bir işyerinde, tek başına karar alabilme yetkisi ile donatılmış her kişi, hesap verme gereği duymadığını düşünerek yolsuzluk yapabiliyor. Bu bakış açısından hareketle, bir şirketin yüksek paylı sahibi olan herhangi bir kişi rahatlıkla, şirketin çıkarlarını korumak yerine, kendisine özel çıkar sağlamakla yolsuzluğa bulaşabiliyor. Kısacası, dünyadaki en yaygın yolsuzluk, “kişinin kendi şirketini soyması” biçiminde gerçekleşiyor.
TMSF Denetçisi Ferdi Demir’e göre, “yolsuzluk” kavramını iki başlık altında incelemek gerekiyor. Bunlardan birincisi, “siyasi yolsuzluk”; ikincisi ise, “yönetsel yolsuzluk”.

Maddi çıkar-manevi çıkar
Hangi biçimde olursa olsun “yolsuzluk” ya maddi çıkar ya da manevi çıkar sağlamak amacı ile yapılır.
Maddi çıkar içerikli yolsuzluklar şöyle sıralanabilir:
- Rüşvet: Maddi çıkar karşılığı başkalarına yarar sağlamak.
- İrtikap: İş yapmak için para istemek.
- Zimmet: Görevlinin devletin/şirketin imkan ve kaynaklarını kendi çıkarı için kullanması.
- Rant Kollama: Devletin/şirketin hizmetlerinden olması gerektiğinden fazla faydalanmak veya faydalandırmak. Monopol, lisans, teşvik ve yardım, tarife ve kota kollama gibi alt kategorilerde gerçekleştiriliyor.
-İhaleye fesat karıştırma.
Manevi çıkar içerikli yolsuzluklar arasında ise şunlar var:
- Lobicilik faaliyetleri: Baskı gruplarının iktidarın gücünden çıkar elde etmeye çalışmaları.
- Oy ticareti: Halkın oyunu ele geçirme amacı ile, devlet kaynaklarından belli gruplara çıkar sağlanması. Milletvekillerine bir biçimde çıkar sağlanarak, parti değiştirmelerinin sağlanması da buna dahil.
- Kayırmacılık: Siyasi partilerin oy toplamak için belli bölgelere hizmet kayırması, iktidara gelen siyasi partilerin üst kademelere kendi adamlarını yerleştirmesi, beceri ve kabiliyet gibi faktörler dikkate alınmadan akraba, arkadaş ve yakınlara iş sağlanması (nepotizm), kendi grubunu kayırma (hemşehricilik-okulculuk-cemaatcilik v.s.) gibi uygulamalar.

Yolsuzluk azalma eğiliminde
Transparency International’ın 2012 raporuna göre, Türkiye yolsuzluk sıralaması bakımında 174 ülke arasında, 52. sırada bulunuyor. Bazı araştırmacılar, ülkemizin durumunun bozulduğunu söylerken, sıralamaya giren ülke sayısının arttığını göz ardı ediyorlar. Ülke sayısının arttığı düşünülürse, ülkemizde “yolsuzluk” seviyesinin gittikçe düzeldiğini görüyoruz. Brezilya’nın 69., Çin’in 80. ve Yunanistan’ın 94. olduğunu söylersek, durumumuzu daha iyi konumlandırabiliriz.