Halen 35 yaşında olan Timothy Ferriss, New York Times, National Geographic Traveler, Maxim ve diğer medya organlarında yazılar yazıyor. Ferriss, 4’ü linguistik ölçüde 6 lisan biliyor. Çeşitli ülkelerde iş yapan şirketini dünyanın çeşitli yerlerinden internet ve telefonla yönetiyor. Ferriss, aynı zamanda “tango”da dünya dans şampiyonu ve bu konuda Guinness rekorlar kitabına girmiş. Tayvan’da MTV’nin “break dancer” kadrosunda. Çin boksunda (kickboxing) Amerika Birleşik Devletleri şampiyonu. Kafes dövüşün (cage fight)’de 4 dünya şampiyonunu yenmiş bir dövüşçü. Atletizm’de dünya rekoru sahibi 30’dan fazla atlete danışmanlık yapıyor. Çin ve Hong Kong’ta çevrilen bir TV dizisinde rolü var; Tayland ve Çin televizyonlarında program yapıyor.
Princeton Üniversitesi’ni bitirmiş olan Timothy, bitirdiği üniversitede öğretim görevlisi olarak ders veriyor. Motosiklet kullanıyor ve Avrupa’da yapılan motosiklet yarışlarına katıldı. Panama’da “köpekbalıklarıyla yüzmek” tabir edilen derin su dalgıçlığı yapıyor. “Glycemic Index” konusunda araştırmaları var.
Timothy’nin “The 4-Hour Work Week (Haftada 4 Saat Çalışsanız Yeter)” isimli kitabı New York Times’ın en çok satan (Bestseller) kitaplar listesi arasına girdi. Timothy haftada 4 saat çalışarak ayda 40 bin dolar kazanıyor ve bu parayla da diğer faaliyetlerini gerçekleştiriyor. Timothy 20’li yaşların başında haftada 80 saat çalışarak yılda 40 bin dolar kazanabiliyordu. Bulduğu çalışma metodu sayesinde Timothy’in önümüzdeki birkaç yıl içinde haftada 4 saat çalışarak ayda 400 bin dolar kazanacağı hesaplanıyor.
Timothy’in sırları
Timothy işe, elindeki işinin % 50’sini eleyerek başladı. Başarısındaki sihir, “aynı işi 5 dolara yapmaya hazır milyonlarca kişi varken ben niye yapayım” prensibiydi. Kendi işlerini başka kişi ve firmalara yaptırarak (outsourcing) büyük ölçüde bir verim artışı ve serbest zaman kazandı. Bugünlerde bu prensip, kapitalizmin devrimi olarak nitelendiriliyor ve yeni zenginlerin sırrı olarak gösteriliyor. Bu prensibe uymayanlar ne kadar zengin olurlarsa olsunlar fakir bir hayat yaşamak zorunda kalıyorlar.
Ferriss kitabında gerçek ve göreceli gelirin karşılaştırmasını yapıyor. İş başında bulunmanın değil, işe yapılan gerçek katkının önemli olduğunu anlatıyor. Otomatik nakit akışının önemini vurguluyor. “Az fakat kritik bilgi akışı” sayesinde bir firmanın daha iyi nasıl yönetileceğinden söz ediyor. Bir firmanın başında oturmadan uzaktan kontrolle nasıl yönlendirileceğinin sırlarını veriyor. Timothy diyor ki:
n Popüler olan ve herkesin yaptığı her şey yanlıştır.
n Emeklilikte harcayacağınız dinlenme süresini hayatınızın tüm yıllarına bölün.
n İşinizin ne patronu ne de çalışanı olun. Sadece sahibi olun.
n Büyük kazanç beklentisi yerine nakit akışı sağlayın.
n Özgürlüğünüzün ölçüsü, ne yaptığınız, ne zaman yaptığınız, nerede yaptığınız ve kimin için yaptığınızın bir ortalamasıdır.
n Oynamak için değil kazanmak için sahaya çıkın.
n Şartlar hiçbir zaman harika olmaz. Bir işi yapmak için, zamanının gelmesini beklemeyin.
n Af dileyebilirsiniz ama hiç bir zaman izin istemeyin.