Yaman Törüner

Yaman Törüner

yaman.toruner@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

İngiltere’de de, ABD’de de, Rusya’da da, Irak’ta da, İran’da da, bizde de demokratik rejimler var. Bütün bu ülkelerde seçimler yapılıyor ve halk bir biçimde yönetime dahil oluyor. Oysa, her ülkede demokrasi uygulaması farklı. Demek ki, demokrasinin değişik biçimleri söz konusu. “Global Libra” makalesinin yazarı David A. Andelman’a göre, demokrasinin var olduğu ileri sürülen ülkelerde, demokrasinin seviyesini anlayabilmek için, 3 temel olgunun göz önünde tutulması gerekli. Bunlar;
1. Seçimlerde aday olma sürecinin ve seçim sisteminin seçim sonuçlarını nasıl etkilediği.
2. Ülkelerdeki yargı sisteminin seçimle geldiği söylenen güçlerden ne kadar bağımsız kalabildiği. (Yargı ne kadar bağımsızsa, demokrasiniz o kadar güçlüdür.)
3. “İnsan Hakları” ve “Basın Özgürlüğü”nün gelişmişliği. (Bu özgürlükler ne kadar güçlü ise demokrasiniz o kadar güçlüdür.)

Her ülkenin demokrasisi kendine
Fransa da demokrasi var ama hala suçlananın, suçsuz olduğunu kendisi, avukatı veya savcının ispat etmesi gerekiyor. Birkaç hafta önce Tayland’da kral hakkında yazı yazdı diye bir magazin editörüne 10 yıl hapis cezası verildi. İsrail de politik partiler sınıflandırılıyor. Rusya da Korkunç Ivan’dan beri yargının etki altında tutulması geleneği değişmedi. Öksüz kalmış Rus vatandaşlarına uzun yargılamalardan sonra ancak bu yılbaşında ABD’ye giriş izni verilebildi. Özgürlükler ülkesi denilen ABD’de köleliğin 200 yıl boyunca nasıl yasal sayıldığını hepimiz biliyoruz. Uluslar arası Yargı Divanı hala sadece az gelişmiş ülkelerin liderlerini savaş veya soykırım suçlusu olarak yargılayabiliyor. ABD mahkemeleri, daha bir kaç ay önce Polonya’dan ithal edilen golf arabalarının fiyatının Polonya Hükümeti’nce özel teşviklerle düşük tutulduğunu söylemiş ve ithalini yasaklamıştı. Sonra bu iddianın doğru olmadığı ortaya çıktı. Dünya Sansür Endeksi Kurumu’na göre (indexoncensorship.org) Belarus’ta eski başkan adayı Sannikov serbest bırakılmış olsa bile, onlarca gazeteci hapiste tutuluyor; Azerbaycan’da bir grup gazeteci ve sanatçı hapiste; Burma ve Bahreyn’de de öyle.
Görüldüğü gibi demokratik rejimler yargı güvenilirliğini yeterince sağlayamıyor. Dolayısıyla, ülkeler demokratik sayılsa bile, insanların yaşama güvenliği sağlanamamış olabiliyor. Ülkemizde de, demokrasinin güçlülüğünün sadece seçim yapılmış olması ile değil, seçimlerde aday olma süreci, seçim sistemi ve yargı bağımsızlığı ile bir arada değerlendirilmesi gerekiyor.

İnsan haklarıyla ne anlaşılıyor?
1. Herkes özgür ve eşit doğmuştur. Irk, din, dil, halk ve ülke farkı gözetilmeden bu haklardan herkes faydalanır.
2. Herkesin özgürlük ve güvenlik içinde yaşama hakkı vardır. Kölelik ve işkence kabul edilemez. Dünyanın neresinde olursanız olun bu haklara sahipsinizdir.
3. Herkes kanun önünde eşittir. İnsan hakları kanun ile korunur.
4. Geçerli bir sebep olmaksızın hiç kimse hapse atılamaz, sürgün edilemez.
5. Yargı, siyasi ve sosyal baskılardan özgürdür ve yargılama açıktır.
6. Herkes suçlu olduğu kanıtlanana kadar masumdur.
7. Herkesin evi, mektupları, telefonları, yani özel hayatı koruma altındadır.
8. Herkes kendi ülkesi içinde seyahat hakkına sahiptir.
9. Özgürlüğünün haksız yere kısıtlanacağını düşünen herkes, başka ülkelere sığınma hakkına sahiptir.
10. Herkesin bulunduğu ülkeden vatandaşlık alma hakkı vardır.
11. Kadın, erkek herkes evlenme, çocuk sahibi olma, ayrı yaşama ve boşanma hakkına sahiptir.
12. Herkes düşünce özgürlüğüne ve bunu açıklama hakkına sahiptir.
13. Herkes bir araya gelip, barış içinde haklarını savunabilir.
14. Herkesin seçme ve seçilme hakkı bulunur.
15. Patent hakları koruma altındadır.