Dur denilmeyen, aksine arka çıkılarak cesaretlendirilen Netanyahu hepten şuursuzlaşmış durumda. Fütursuzca katliama, zulme devam ediyor. Çocukları, kadınları sivilleri katlederek savaş suçu, insanlığa karşı suç işliyor, soykırım yapıyor. Hem de alenen. Hiç utanmadan bir de yaptıkları zulmün, alçaklıkların görüntülerini sosyal medya üzerinden paylaşıyor pervasızca. Hepsi de birbirinden iğrenç, aşağılık, insanlık adına utanç verici görüntüler. Mesela son paylaştıkları fotoğraf, videolar arasında en az 100 Filistinli erkek Gazze’nin kuzeyindeki bir caddede sıralar halinde dizüstü pozisyonda, iç çamaşırlarına kadar soyulmuş, gözleri, elleri arkadan bağlı başları öne eğik bir şekilde görülüyordu. Başlarında da silahlı İsrail askerleri vardı… Bu görüntüler ve bunların paylaşılması hem Filistin halkına yönelik bir tehdit hem de toplu bir cezalandırmadır. Bu insanları aşağılamadır, onurunu kırmadır, zihinsel ve bedensel olarak yaralamadır. Uluslararası hukukta, insanlığa karşı işlenen suçlar başlığı altında da bu işkence suçudur.
Bir de bunlar ellerinde silah varken yakalanan değil BM bayrağı altındaki okula gelip, sığınan ve teslim olarak dışarı çıkan insanlar. Direnme falan yok, ortada silah görüntüsü de yok... O insanların dışarıya çıktıklarında karşılaştıkları İsrail’in uyguladığı muamele de bu… Akıbetleri de meçhul... Sadece bunlar da değil. Aynı muameleyle her gün oradaki cezaevlerinde karşı karşıya kalan on binlerce Filistinli var şu anda. Adil yargılanma hakları da yok. İsrail’in yaptığı uygulamalara baktığınızda gözaltı süresi bile 6 ay, bitiminde de 6 ay olarak yenileniyor, insanlar neyle suçlandığını dahi bilmeden yıllarca içerde kalıyor. Hapisten çıkanların anlattıklarına göre işkence, açlık, yerde çıplak zeminde yatma gibi her türlü insanlık dışı muamele söz konusu. Hiçbir hukuki gerekçe olmadan hiçbir adil yargılama süreci olmadan. Vicdanları şok eden bu görüntüleri ise maalesef dünya akıl tutulmasıyla, hiç utanmadan seyrediyor hâlâ… Üstelik de İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nde, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde en önde kavram insan onuruna saygı, yaşam hakkı olması ve bu hakka kimse dokunamaz, müdahale edemez denilmesine rağmen... Dolayısıyla şu anda sadece, çocuklar, kadınlar, masum siviller öldürülmüyor, insanlık da öldürülüyor, Gazze’de…
★ ★ ★
Normalde bu iğrenç görüntüleri paylaşmanın İsrail’e askeri anlamda bir yararı da yok. Bir ordu karşısındaki yapının öfkesini tetiklemek ister mi, bu işine gelir mi? Hem de bu türden görüntülerin ülkeleri, uluslararası toplumu ayağa kaldırma riskinden kaynaklı çekinceleri de olması gerekmez mi? Maalesef olmuyor işte! Ne İsrail bu görüntüleri vermekten çekiniyor. Ne de ülkeler, uluslararası toplum tepki verip ayağa falan kalkıyor. Ama kimi kime şikayet edeceksin? Vietnam’da, Afganistan’da, Irak’ta ya da dünyanın birçok yerinde benzer katliamlar yapan, insan haklarını, uluslararası hukuku hiçe sayan ancak lafa geldi mi demokrasi havarisi kesilen ABD’ye mi? Adamların yargılamadan 20 yıldan beri cezaevlerinde tuttukları insanlar var. 6 yaşındaki çocukları bile tehlikeli diye alıp götürdüler. Akıbetleri bilinmeyen çok sayıda insan söz konusu. Bunları da saklamıyorlar filmlere bile konu oldu üstelik… Demokrasinin beşiği denilen ya da öyle sanılan fakat bunları yapan bir ülkeden medet umulur mu, demokrasi ve insaniyet beklenir mi hiç? Onlar da böyle bir niyetleri olmadığını açık ediyorlar zaten… Günlerdir Biden’den Beyaz Saray’dan gelen Gazze’deki sivillerin korunması hakkındaki ısrarlı uyarıların ardından Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin oturumunda Gazze’de acil insani ateşkes talebini veto ederek bunu bir kez daha çok net ortaya koydular da… 15 üyeli Güvenlik Konseyi’nin 13 üyesi ateşkes taslağının lehine oy kullanırken sadece ABD ateşkesi reddetti. İngiltere “çekimser” oy kullandı... Şimdi bu katliamcı “kadı”ya gidip bir de diyeceksiniz ki: Gelin uluslararası hukuku uygulayın!...
★ ★ ★
Bu ağır ihlaller, suça göz yummalar BMGK’nin, dünya ülkelerinin en büyük ayıbıdır. Bütün bunlar da yarın değilse bir gün Netanyahu hakkında oluşturulacak suç dosyalarında yer alacaktır elbette. Dahası Netanyahu’nun işlediği bu suçlar İsrail halkına da zarar verecektir aynı zamanda. Çünkü paylaşılan ve suç teşkil eden görüntülerle ilgili, mağdurların başvurmasıyla yüklü miktarda tazminat kararı çıkma olasılığı da var. Bu anlamda mağdur ailelerin uluslararası mahkemelere başvuruları artacaktır. Bu mağduriyetlerin sonunda da elbette Netenyahu yargılanacaktır, onunla birlikte suç fiiline dahil olan yardım yataklık eden herkesin de yargılanması gündeme gelecektir. Eğer gerçekten vicdan varsa, kaldıysa, o da öldürülmediyse, ölmediyse...