Hamas’ın saldırısını bahane ederek çocuk, kadın, gözetmeden Gazze’nin her santimetre karesine ölüm yağdıran İsrail kana doymuyor. Dünyanın gözü önünde katliam, soykırım yapıyor. Duracak gibi de değil. Hiç utanmadan bir de Netanyahu başta İsrail’i yönetenler genelde ne diyor hep? “Biz sivilleri öldürmüyoruz. İsrail, Gazze’de Hamas’lıları öldürüyor. ”Ama aralarında pervasızca bunu itiraf edenler de var. Mesela İsrail’in Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben Gvir ağzındaki kanlı baklayı, şu sözlerle çıkardı:
“Açık olmak gerekirse; Hamas’ı yok edeceğiz dediğimizde, bu aynı zamanda Hamas’ı kutlayanları ve onları destekleyenleri de kapsıyor.”
Bu ne demek? Herkes terörist ve yok edilmeleri gerekiyor, Filistinli kim varsa hedef bakışı, şuursuzluğu. Nitekim bu hastalıklı ruh haliyle sonunda Hamas’ın elinden bir şekilde kurtulan ya da kaçan üç İsrailli rehineyi, kendi vatandaşlarını da öldürdüler gözlerini kırpmadan. Hem de ellerinde beyaz bayrak olmasına rağmen terörist diye… Yine bugüne kadar yüze yakın gazeteciyi ve 100’ den fazla BM görevlisini de katlettiler kafalarına göre. Üç Hiroşima kadar bomba attılar sivil insanların üzerine, Gazze’de taş üstünde taş bırakmadılar hastane, okul, BM binası ayırt etmeksizin...
Kaldı ki, İsrail’in “biz sivilleri öldürmüyoruz” yalanı, sahtekarlığı yeni de değil. İsrail onlarca yıldır aynı alçaklığı yapıyor ve hep yanına kar olarak kalıyor. Hiç kimse de İsrail’e sormuyor bunu... Bugüne kadar BMGK’dan İsrail aleyhine çıkacak kararları da çoğu zaman ABD baştan veto ederek engelledi... Velev ki ABD’de evet dese bile İsrail’in bugüne kadar uygulamadığı onlarca BMGK kararı da var zaten... Yani İsrail sahada hiçbir hukuk, kural, vicdan tanımadığı gibi kendini uluslararası hukukun da üstünde görüyor. Çünkü onlarda biliyorlar ki yaptıkları katliamların üstü yine bir şekilde örtülecek. Üstüne giden olursa da bir anda dışlanıyor, etkisiz hale getiriliyor zaten. Ne olursa olsun kimse bize karşı gelemez durumu, küstahlığı yani… Yoksa İsrail’in yaptıklarını herhangi bir ülke yapsa el birliğiyle perişan ederlerdi anında...
***
Dolayısıyla Biden’in şimdilerde dile getirdiği “İsrail binlerce Filistinlinin ölümüne neden olan, sivil-savaşçı ayrımı gözetmeksizin Gazze’ye yönelik bombardımanı nedeniyle uluslararası toplumun desteğini kaybetmeye başladı” şeklindeki sözleri de pek çok soru işaretleri içeriyor aslında. En başta da Hamas’la savaşın ama sivil ölümleri konusunda daha dikkatli olun uyarısı noktasında. Çünkü yeter dur artık anlamında insancıllığından, vicdan rahatsızlığından değil de daha çok başka endişelerden kaynaklanan bir durum var gibi. Nedir onlar? Biden, İsrail ordusunun başarısızlığını, Hamas’ı yok etmesinin zorluğunu, bir bataklık içine girdiğini, çıkamayacağını gördü, anladı. Netanyahu’nun fütursuzluğunu, şuursuzluğunu dengelemeye çalışıyor. İsrail üzerinde oluşan olumsuz algının kendisine bulaşmasını istemiyor. Zira seçime yaklaşan ABD’de Biden’e destek hızlı bir şekilde azalıyor. İsrail gibi ABD de dünyada yalnızlaşıyor. Dahası Biden Ukrayna konusunda da son derece zor durumda. Dönüp oraya da bakması lazım...Yoksa tersi olsaydı. İsrail ordusu başarılı olsaydı Biden şunu diyecekti büyük olasılıkla:
İsrail’in kendisini, vatandaşlarını savunma hakkı var, Hamas saldırdı onlar da girdi gereğini yaptı. Siviller öldürülmüş, çocuklar kadınlar katledilmiş, Filistinliler topraklarından sürülmüş umurunda bile olmazdı, olmayacaktı. Böyle bir hassasiyeti olsaydı zaten son konuşmasını daha en baştan yapardı… Tabi ki siviller öldü savaşın acı bir gerçeği, bir bedeli maalesef diyecekti...
***
Yani, Biden evet Netanyahu ile ters düşmüş, yükü sırtından atacakmış gibi görünüyor ama ABD yönetimi İsrail’i desteklemekten asla vazgeçmez şimdi de ‘biz yardım etmeyeceğiz’ demiyorlar, ‘şiddeti biraz azaltın’ diyorlar... Utanç verici görüntüler oldu, insan haklarına aykırı davranıyorsunuz bizde size desteğimizi kestik durumu söz konusu falan değil ya da silah- mühimmat vermeyeceğiz gibi uyarmak yok tam tersi siz bu olumsuz görüntüleri biraz azaltın, kamuoyu baskısını düşürün harekatı hızlandırın nasihati sadece... Bu durumda da Gazze kasabı Netanyahu’ya koşulsuz arka çıkan, silah-mühimmat desteği veren Biden de hani kasapların bıçağı keskinleştirmekte kullandıkları masat denilen alet vardır ya, aynen o işlevi görüyor. Netanyahu kasap, Biden masat kısacası...