Tolga Şardan

Tolga Şardan

tsardan@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Suriye ve Irak’ta yoğun faaliyetlerine devam eden IŞİD'i Musul'dan çıkarmaya yönelik operasyon yapılması yönündeki gelişmeler Türkiye’nin dış siyasetinde yankı bulmaya devam ediyor.
Türkiye’nin bu operasyonlara destek verip vermeyeceği henüz kesinlik kazanmazken, IŞİD’in Musul’dan çıkarılması halinde Suriye’ye çekilmeye başlaması Türkiye’nin de içinde bulunacağı gelişmelerin yaşanmasını olası hale getiriyor.
Bu noktada; daha önce Büyüteç’te dile getirdiğim, Türkiye’nin sadece içeride ve yakın çevresinde değil, kendisine yakın ancak uzak coğrafyalarda da yer alan ülkelerle de işbirliğine girmesi zorunlu hale geliyor.
IŞİD’le mücadele yakın süreçte bu coğrafyada yer almayan ülkelere bile görev yükleyecek.
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş’un 3 gündür devam eden Fas temaslarını izlerken, Faslı yetkililerin IŞİD’le mücadeledeki tavırlarını yakından görme olanağını buldum.
Kısa süre önce, Paris’teki terör saldırısının hemen ardından gittiğim İspanya’da, ülkede yaşayan Fas kökenliler ile Fas’tan gelerek İspanya üzerinden Suriye’deki cihat bölgelerine giden savaşçıların yarattığı kaygıya tanık olmuştum.
Fas’taki İspanya'nın iki özerk bölgesi bulunuyor: Ceuta ve Melilla.
İspanya’nın, Suriye’deki savaş bölgelerinde yaklaşık 2 bin vatandaşı olan Fas’ı eleştirmesi ise Fas yönetiminde, "tehdit olarak" algılanıyor.
Kuzey-Batı Afrika’nın en stratejik bölgesinde yer alan Fas, kendine özgü yerel mücadele yöntemleri geliştirmeye başladı.

Yeni güvenlik uygulaması
Paris’teki Charlie Hebdo’ya yönelik terör saldırısının ardından özellikle İspanya ve Fransa’da yoğun biçimde yaşayan Fas kökenlilerin merkezinde yer aldığı tartışmalar nedeniyle Fas Kralı VI. Mohammed’in liderliğinde ülke yönetimi, "Hadar" adlı yeni güvenlik uygulamasına geçti.
Bu sistemde, polis ve askerlerden oluşan kolluk görevlileri havalimanları başta olmak üzere tüm kentlerde özel yetkilerle kamu güvenliğini sağlıyor. Dahası, yurtdışında yaşayan Faslılar ve Göç İşleri Bakanlığı ülke sınırları dışındaki vatandaşlarını yakından izleyerek cihat bölgelerine giden Faslıları belirlemeye çalışıyor.
Gerek ülkenin en büyük gelir kaynakları arasında yer alan turizmin etkilenmemesi, gerekse dışarıdan gelen maddi yardımların kesilmemesi adına, "teröre destek veren ülke" konumundan ısrarla kaçınan Fas yönetimi, bu çerçevede Türkiye’nin de yapması gereken, "uzak topraklarda terörle mücadele" stratejisini gerçekleştirmek için ilk adımı Türkiye ile atacak.
Son dönemde cihat bölgelerinde savaşan Fas kökenli savaşçıların Avrupa ülkelerinde başlatılan yoğun güvenlik önlemleri nedeniyle ülkeye gelişlerini doğrudan Türkiye üzerinden yapmalarına yönelik iddialar da bu konuda Fas yönetimini Türkiye’ye yaklaştırıyor.

Fas'la işbirliği
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Fas Hükümet Başkanı Abdelillah Benkiran’ın onuruna verdiği akşam yemeğinde İçişleri Bakanı Mohammed Hassad ile bir araya geldi. Kabinede yer almasına rağmen doğrudan Kral VI. Mohammed’e bağlı görev yapan Hassad, Kurtulmuş’a, "IŞİD’e karşı mücadelede Türkiye ile ortak çalışma yapma" talebini iletti.
TİKA ve Yunus Emre Enstitüsü’nün çalışmalarının sonuçlarını görmek için Fas’a gelen Kurtulmuş, bu talebe olumlu yaklaştı. Buna göre, Türkiye ile Fas içişleri bakanlıkları önümüzdeki süreçte IŞİD’e karşı ortak mücadele yürütecek. İki ülkenin ilgili kurumları, cihat bölgelerine giden savaşçılar konusunda bilgi alışverişine başlayacak.
IŞİD meselesini sadece güvenlik açısından değerlendirmiyor Numan Kurtulmuş, "IŞİD sonuçtur" diyor ve dünyaya mücadele için yöntem öneriyor:
"Bunu yani IŞİD’i doğuran nedenlerin ortadan kaldırılması lazım. IŞİD’in bütün unsurlarını ortadan kaldırsanız bile. Avrupa’nın göbeğinden IŞİD’i var eden nedenlerden dolayı binlerce yeni katılım olacaktır. Niye katılıyorlar? Dünyanın bu soruya yanıt bulup bunun gereğini yapması lazım."
Kurtulmuş, Türkiye’nin bu dönemki görevinin bunu yüksek sesle dile getirmek olduğunu söylüyor.