Emniyet kulislerinde neler var?

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Hükümete karşı darbe girişimi” olarak tanımladığı 17 ve 25 Aralık sonrası emniyet teşkilatında başlayan yeniden yapılanma süreci halen tamamlanamadı.
Emniyet teşkilatı, hükümetçe Fethullah Gülen cemaatine yönelik bürokraside başlatılan tasfiye hareketi kapsamında en çok etkilenen kurumlar arasında başı çekiyor.
Aynı süreci yaşayan diğer devlet kurumlarının aksine henüz normalleşme aşamasına geçemeyen polis teşkilatı kulislerinde “kaynama” olanca hızıyla devam ediyor.
Kulislerden yansıyan bilgilere göre, Başbakan Erdoğan’ın tasfiye talimatı ve İçişleri Bakanlığı’na Erdoğan’ın sağ kolu Efkan Ala’nın getirilmesiyle birlikte hızlanan atama ve görevden almalar bugün daha farklı boyuta ulaşacak.
Zira, bugün 30 Haziran ve emniyet teşkilatının yürürlükteki mevzuatına göre rütbe terfi ile atamaların açıklanmasının son günü.
Geçmiş yıllarda 30 Haziran’dan önce açıklanan rütbe terfi ve atamalar, bu yıl yaşanan sancılı süreç nedeniyle çözümsüz hâl aldı.
Emniyet üst yönetimi, sadece 1. sınıf emniyet müdürlüğüne terfi edenlerin dosyalarını değerlendirip sonuçlandırdı. Diğer rütbelerde ne yapılacağı konusunda şu ana kadar gelişme yok. Büyük olasılıkla diğer müdür rütbelerinde terfiler askıya alınacak ve sadece batı/doğu, doğu/batı ve batı/batı tayinleri gerçekleştirilecek.
***
Emniyet kulislerine yansıyan bir başka bilgi ise daha önce kamuoyuna yansıyan, emniyet teşkilatının üst düzey bir yöneticisinin faaliyetleri oldu.
Daha önce Büyüteç’te bazı uygulamaları dile getirilen bu üst düzey emniyet yöneticisinin “av merakı” şimdilerde kulislere yansımış görünüyor.
Ava meraklı olan bu üst düzey yöneticinin, başkentin çevresindeki ormanlık alanlardaki av sahalarına zaman zaman giderek av hobisini gerçekleştirdiği biliniyor.
Bu konuda bilinen küçük detay ise üst yöneticinin av hobisi için av sezonunu değil, sezonun yasaklı olan tarihlerini tercih etmesi.
Tabii bu durumda emniyet üst yöneticisinin, serbest dönem yerine neden yasaklı dönemde av yapmayı tercih ettiği soru işaretlerini de beraberinde getiriyor.
***
Yazının başında belirttiğim gibi Başbakan Erdoğan’ın “darbe girişimi” olarak adlandırdığı 17 ve 25 Aralık sonrasında gazetecilerin emniyet kaynaklarından haber almalarına ciddi kısıtlamalar getirilmişti.
Bu kısıtlamaya karşı başta Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin idari yargıya yaptığı başvuru sonrasında aldığı “yürütmeyi durdurma” kararı Emniyet Genel Müdürlüğü’nce uygulanmayarak hukuka aykırılık devam ederken, yine aynı süreçte bazı gazetecilerin de “hukuksuz” olarak verilen talimatlarla telefonlarının dinlendiği ortaya çıkmıştı.
Aralarında bu satırların yazarının da bulunduğu bazı gazetecilerin “haber kaynaklarının deşifre edilmesi” amacıyla dinlenmesi talimatlarda imzaları bulunan emniyet yöneticilerinin bir bölümü, açılan soruşturmalar çerçevesinde görevden uzaklaştırıldı.
Buna karşın, Başbakan Erdoğan’ın da son derece hassas olduğu yasadışı ve hukuksuz telefon dinleme faaliyetlerine adı karışan bazı emniyet üst yöneticilerinin halen görevde olması, Başbakan Erdoğan’ın bu tutumuyla çelişiyor.
Emniyet teşkilatının organizasyon şemasında doğrudan kendisine bağlı olan Emniyet İstihbarat Dairesi’nin son iki başkanı haklarındaki suçlamalar nedeniyle görevden el çektirilip açığa alınmasına rağmen, yasadışı telefon dinleme iddialarının odağındaki İstihbarat Dairesi’nin faaliyetlerini denetlemesi gereken üst yöneticilerin halen görevde kalması da bürokraside soru işaretlerine neden oluyor.
Ne ki; kendileriyle ilgili özellikle bazı silah ve teçhizat alımlarında yaşanan dikkat çekici olaylar nedeniyle emniyet kulislernde olumsuz değerlendirmeler yapılan üst yöneticilerin, bu bilgileri kamuoyuyla paylaşan bazı gazetecileri, birebir takip ettirip telefonlarını dinlettirdiği yönündeki bilgiler de son günlerde kulislerle konuşulan konular arasında yer alıyor.
Emniyet teşkilatını yakından izleyenler, teşkilatta halen devam eden kavganın büyüklüğünü görüyorlar.
Sürecin böyle devam etmesi, teşkilatı yeniden yapılandırmayı ve normalleşme sağlamayı hedefleyen İçişleri Bakanı Efkan Ala’nın işini zorlaştıracaktır.