Şu sıralar tüm dünya için öncelik Kovid-19 virüsüyle yürütülen savaşı ciddiye almak ve en kısa sürede onu yenmek.
Ülkeler, şirketler ve tabi vatandaşın ekonomik kayıpları tarafında virüsün oluşturacağı tahribatın yaralarını sarmak ve yeniden normale dönmek ise şimdilik ikinci sırada geliyor.
Mücadelenin henüz başlarındayız, bu yüzden şu anda çok gündeme gelmese de, yatırımcı cephesinden bakıldığında akla gelen bir soru var;
“Bize hep söylerler, ‘Her kriz bir fırsattır.’ Şimdi borsalar düşüyor, hisse fiyatları yerlerde. Bunu fırsata çevirmek için dipten hisse almalı mıyız? Acaba zamanı geldi mi? Şimdi değilse peki ne kadar süre daha beklemeliyim?”
Elbette bunları düşünenlerin haklı gerekçeleri var. Geçmiş krizlere bakıldığında, sıkıntılı günler atlatıldıktan hemen sonra tüm dünyada borsalar uçmaya, hisse fiyatları ardı ardına tavan yapmaya başlar.
Çok para kazanırsınız
Dolayısıyla borsaların çakıldığı dönemde dipten kağıt toplayanlar kısa süre içinde hayal edemeyeceği kadar çok para kazanırlar. Ama bunun şartı dipten ne zaman dönüleceğini iyi kestirmekten geçer.
Aslında bu sadece borsalar için değil dolar, euro, tahvil, altın farketmez tüm yatırım araçları için geçerlidir.
"Her kriz bir fırsattır” diyerek, piyasaların çöktüğü dönemlerde, doğru zamanlama ile yaptığı yatırımları kısa süre sonra katlamayı başaran ABD’li milyarder Warren Buffett’ın (89) Covid-19 karşısında yapacağı borsa hareketini tüm dünya merakla bekliyor. (Şu anda Buffett’ın da aralarında olduğu birçok milyarder kendi şirketlerinin düşen hisselerini tutmak için geri alım başlattı, dolayısıyla bahsettiğimiz kritik hareket bu değil.)
‘Tahminci profesörlere’ lütfen çok dikkat edelim!
Geçen ay İzmir’de Milliyet Gazetesi ve İzmir Ticaret Odası’nın birlikte düzenlediği konferansta, finans yazarımız Ali Ağaoğlu ile sahnede yaptığımız sohbette; “Önümüzdeki en büyük risk koronavirüs” diyerek, konunun önemine vurgu yapıyorduk. Ardından da bir soruyla devam etmiştik; “Dolar bu sene 6 TL’nin altına iner mi ya da 7 TL’yi aşar mı?”
Ali Ağaoğlu bu soruya gayet net (!) cevap vermişti:
“Dolar 7 lirayı da geçebilir, 6 liranın da altına inebilir.”
Dolayısıyla durum ortada!..
Piyasa tahmini yaparken kesin bir dille konuşmamak en önemli konu. Rakamları iyi okumak ve analiz etmek, virüsle savaşın gidişatını görerek buna göre yatırım kararlarını almak sizlere kalmış. Bu yüzden şu günlerde, “Bak bu hisse buraya düşerse kesin alın, buradan da aşağısını görmez hiç kaçırmayın ya da çok daha düşecek borsa ne varsa elinizde satın” gibi söylemlerinin peşine takılmamak gerek.
Aslında bunun “Koronaya karşı kelle paça çorba için size bir şey olmaz” diyen Prof. Dr. Canan Karatay, “Olayın altında ekonomik ambargo var” diyen Doç. Dr. Yavuz Dizdar, ya da “Türklerin geni kuvvetli, turşu yerseniz hiçbir şey olmaz ve şu takviye ilacını alırsanız virüs size hiç bulaşmaz” diyen uzmanların, şarkıcıların söylemlerinden pek bir farkı yok.
Güvenilir kaynaklar
“Tamam haklısın ama peki biz şimdi ne yapalım diyorsunuz?” ve de haklısınız. O zaman virüsün şu anki seyrine ve savaşın ne zaman biteceğine yönelik sağlam kaynaklardan öngörülere göz atmakta yarar var. (Korona Notları’nın önceki yazılarında birçok ünlü ekonomistin gelecek tahminlerini aktarmıştık.)
Bilmediğimizi bilmediğimiz!..
Bunlara ek olarak, gelecek öngörüsü noktasında, şu anki gibi virüs salgınıyla mücadele olmasa da geçmişteki bir sözü burada hatırlatmakta fayda görüyorum.
Körfez Savaşı öncesinde 2002’de ABD Savunma Bakanı Donald Rumsfeld şöyle demişti:
“Bildiğimizi bildiğimiz şeyler vardır. Bir de bilmediğimizi bildiğimiz şeyler vardır. Ancak bilmediğimizi bilmediğimiz şeyler de vardır ki bu savaşta onlardan kaçınmalıyız…”
Koronavirüsüyle ilgili olarak hem bilmediğimizi bildiğimiz hem de bilmediğimizi bilmediğimiz pek çok şey var.
O nedenle bize gelen, doğruları işin uzmanları tarafından teyit edilmemiş bilgiler; ne koronavirüs ile savaşta, ne ekonomik mücadelede ne de yatırım tavsiyelerinde yararlı olmayacak, zarar verecektir.
Hangi sektörler kazandırır?
Elbette salgının atlatılması sonrası borsada öne çıkan sektörler ve hisseler olacak. Bu konuda piyasa yazarımız Zeynep Aktaş’a danıştım;
“Havacılık hisseleri iki ay içerisinde yüzde 50 değer kaybetti. Salgın sonrasında en fazla öne çıkacak sektörler ulaştırma ve turizm. Bankalar ve futbol kulüpleri ardından geliyor. Reel sektörde de hasarın boyutuna göre değer artışları gündeme gelecektir. Ayrıca virüsün gündemde kaldığı süreçte borsada gıda, perakende ticaret, sağlık hizmetleri ilgi görecek.”