Çeşme yaz aylarında gündüz dinlenir, akşam eğlenir... Aslında bu tüm Ege’de geçerlidir. Egeli, serin yaz akşamlarını sever. Açık havada yemek yer, eğlenir, müzik dinler. Yazın balkonunda oturur, kır düğünü ile evlenir, faytonla gezmeyi sever. Alaçatı’da sokak düğünleri yapılır. Plajlarda gençler müzik dinler, hem denize girer hem eğlenir.
Akşam olunca heryer birden canlanır; sokaklar, eğlence yerleri dolup taşmaya başlar. Yerli ve yabancı turistler Ege’ye gelince bunu ararlar. O yüzden tüm oteller, eğlence yerleri, restoranlar kadrolarını ve planlarını buna göre yapar.
Müzik yok
Bir an için müziğin yasaklandığını düşünün; artık açık alanda müzik yok, canlı, cansız yasak. Sizce Ege yazın yaşar mı? Limontepe’deki, Alaçatı’daki kızını davulla, zurna ile gelin edemeyecek, açıkhava tiyatrosunda Sezen şarkı söyleyemeyecek, plajlarda sessizce denize girilecek, akşamları beş desibeli aşan köpeklere bile havlama tasması takılacak, çare yok. Gürültü yasak!...
Yasağı tatbik edenler dahil kimse memnun değil bu işten... Onlara emir gelmiş, oradan oraya koşuşturuyorlar. Yaptıkları işin yasal çerçevesi bile belirlenmemiş. Kurul toplanmamış, canlı müzikle ilgili kararlar alınmamış.
Uygulama eşit yapılmalı
Kaldı ki bu kuralı Ege’de uygulamak çok, ama çok zor. Yasaklar herkese eşit uygulanır. Bir mekanda davul-zurnalı düğün varken orayı es geçip bir diğerine tutanak tutmak da yakışıksız olur! Bu yasa nasıl uygulanacak? Sigara yasağı gibi sonradan kıvırmanın yolları mı aranacak? Belki de devlet bu yasayı eşit uygulamak için bir gürültü ordusu kurmalı ve her mahallede hazır kuvvet bekletmeli... Böylece ülke, akşamları sessizce istirahat edecektir.
Kanunlar çıkarılırken acele edilmemeli, etraflıca düşünülmeli, yasanın pardonu olmaz...
“Et bebekler” Alaçatı’da
Türkiye’nin ilk ve tek “El Yapımı Et Bebek Sergisi” büyük ilgi görüyor. Nilgün İmreçler’in (58) yarattığı et bebekler Çeşme Alaçatı’da her gün yüzlerce ziyaretçi tarafından geziliyor. 47 yıldır Almanya’da yaşadıktan sonra geçen sene Çeşme’ye yerleşen İmreçler, aslında koleksiyonerlerin topladığı “et bebekleri” hobi olarak yapmaya başlamış.
ABD’de gezdiği bir hobi fuarında et bebekler ile tanışmasının ardından resim yapmaya olan yatkınlığının sayesinde kendi kendine et bebekleri boyamaya, yeni bebekler yapmaya başlamış. Zamanla bu hobisi tutku haline dönüşmüş. Tuval Restoran ile Kırmızı Ardıç Kuşu Restoran’ın arasında yer alan “Et Bebek Sergisi” 16.00-24.00 saatleri arasında ücretsiz gezilebiliyor.
Özel bebek siparişi veren aileler, bebeklerin kendi çocuklarına benzemesi için fotoğraflarını da veriyorlarmış...
“Alevli Günler” ile Erkan Can ve Cem Davran
Uzun süredir izlediğim en güzel oyunlardan biri olan “Alevli Günler” Bostanlı ve Çeşme Açık Hava Tiyatrosu’na geliyor. Cem Davran ve Erkan Can’ın rol aldığı İstanbul Halk Tiyatrosu’nun yeni oyunu “Alevli Günler” keyif alarak izleyeceğiniz bir komedi. Irmak Bahçeci’nin yazdığı, Yıldıray Şahinler’in yönettiği “Alevli Günler”; Cem Davran, Erkan Can, Levent Üzümcü, Bahtiyar Engin ve Tuğçe Kıltaç’ı bir araya getiriyor. Oyunda, Cem Davran, öldükten sonra yakılmayı vasiyet eden bir şaman profesörü canlandırırken, Erkan Can da pek çok rolle karşımıza çıkıyor. Son isteği inançlarına göre yakılmak olan Şaman profesörü ve onun bu isteğini yerine getirmeye çalışan iki yakın arkadaşın öyküsünü izleyeceğiniz oyunu kaçırmamanızı tavsiye ederim.
•Tarih: 08 Temmuz Perşembe •Saat: 21.00 •Yer: Bostanlı Karşıyaka Açık Hava Tiyatrosu •Ücret: 25, 30, 35 TL •Tel: 0232 362 61 61 0232 483 27 23
•Tarih: 09 Temmuz Cuma •Saat: 21.00 Yer: Çeşme Açık Hava Tiyatrosu
•Ücret: 30, 35 TL •Tel: 0232 712 0 26 0232 483 27 23