“Şeytan, bakanın gözündedir“

Mali konunlardan çok anladığım söylenemez. Sağolsun çok sevdiğim mali müşavir arkadaşım var. Bu sıkıcı mali konuları, vergi vs. işlerini kendisine danışıyorum.
ÖTV zammı ile uyandığım sabah da ilk iş Ozan’ı aramak oldu. Yok ÖTV’e zam gelmiş, yok KKDF artmış neler oluyor Ozan dedim? Şimdi başımıza neler geldi? Sen bana gene benim anlayacağım dilden anlatıver.
Sağolsun kendisi oldukça esprilidir. Öyle bir anlatır ki ağlanacak haline gülersin.
ÖTV oranı, sigara ve içkide yüzde 69’a, cep telefonunda yüzde 25’e, 1.6 otomobilde yüzde 80’e, 2.0 motorun üstündekilerde yüzde 130’a çıkmış. Bir de ÖTV’nin üstünden ayrıca KDY alınıyormuş.
“Ama sen içini rahat tut, Şeytan bakanın gözündedir” dedi. Ve devam etti.
“Normalde mal bedeli üzerinden vergi hesaplanır. Artık vergi üstünden mal bedeli hesaplamaya geçiyoruz. Yani arabanın üstünden vergi alacağına vergi üzeri araba alırsan, şu kadar ödeyeceksin’e geldik. Şeytan bakanın gözündedir arkadaşım, rahat ol” dedi.
Konunun uzmanı olmasam da paçalarım boşuna tutuşmamış, durum gerçekten vahim! Motorlu araçlar, içki, sigara ve cep telefonuna gelen ÖTV zammı vatana millete hayırlı uğurlu olsun.
Haydi içki içmeyen, sigara kullanmayan, arabası olmayan var ama cep telefonu olmayan neredeyse kalmadığına göre Özel Tüketim Vergisi artışı hepimizi vuracak demektir.

Isırık elma: Steve Jobs
Apple’ın kurucu ortağı olan vizyonel yenilikçi yaklaşımları ile bilgisayar endüstrisinde çığır açan, birçok yeniliklere imza atan Steve Jobs vefat etti. Bu ölümü abartıyorsunuz, diyenler oldu. Sorarım size kaç kişi var dünyayı değiştirecek kalıcı işler yapan?
Steve Jobs da benin neslim için cisimleri 30 kez büyüten bir teleskopu yapan Galileo’dan yada yıldırımın elektrikten kaynaklandığını gösteren Benjamin Franklin’den farklı değildir.
İcat, daha önce bilinmeyen ve kullanılmayan bir şeyin insan çabasıyla geliştirilerek daha verimli ve güzel hale getirilmesidir. Keşif ise daha önce olmasına rağmen bilinmeyen, görünmeyen bir şeyin fark edilmesi öğrenilmesidir. Bilgisayar endüstrisinin önemli icatlarından pek çoğunda Steve Jobs’imzası vardır. O bir önderdir. Benim gibi teknoloji tutkunu olup da aynı zamanda estetiğe önem verenler için; iphone, İpad, Mac gibi işlevsel ve zarif ürünler geliştirmiştir.
Jobs sadece bilgisayar endüstrisinin değil aynı zamanda eğlence endüstrisinin de önde gelen isimlerinden biridir. Kendi şirketini Walt Disney’a satmıştır. Pek çok dahide olduğu gibi o da hayata toz pembe başlamamıştır. Evlat edinilmiştir, zar zor liseyi bitirmiş, üniversiteyi ise hiç bitirememiştir. Dünya devi şirketlerin kurucusu olmuş, bizlere önemli icatlar bırakmıştır.
Isırık elma amblemli basit ama bizlere çok şey anlatan elimden düşmeyen teknoloji ürünlerini kullandığımda ve elma yerken hep kendisini hatırlayacağım. Bize bıraktığın her şey için teşekkürler Steve Jobs.

İzmir Saat Üç’ün şairine 2011 Nobeli

İsveç Kraliyet Bilimler Akademisi tarafından dağıtılan 2011 yılı Nobel Edebiyat Ödülü daha önce İzmir’i yazan şair Tomas Tranströmer’e verildi.
Tranströmer elbette İzmir’le ilgili bir şiir yazdığı için Nobel edebiyat ödülünü almadı. Ama imgeleri son derece yoğun kullanmayı seven şair, İzmir’de çok kısa kalmış olmasına rağmen, İzmir’den ilham almış şairler arasındadır. Biz onu Türkçe’ye çevrilmiş ‘Hüzün Gondolu’ ve ‘İzmir Saat Üç’ kitapları ile tanıyoruz. İzmir’in bir şaire ilk defa ilham kaynağı olmadığını biliyoruz.
Son günlerde İzmir’le ilgili projeler ve kalkınma fikirleri üretmek, uçan yüzen ve tünelden geçen projeleri halka sunmak oldukça revaçta. Bu şehir apartmanlaşmaya kurban giderken; yıllarca kolay ulaşılabilir ve şehrin dokusuyla bütünleşmiş kültür alanları, yeşil alan ve parklardan, insanları zenginleştiren ve yaratıcı olmalarını sağlayan, açık havada, güzellikler içerisinde bir bankta oturup etrafı seyrederek ruhunu besleyebileceği ortamlardan mahrum bırakıldı. Şehrimiz, bir şairin veya bir gezginin ilgisini çekebilecek geleneksel tüm noktalar yok olmakta.
Bu sebeple projelerimizde; şehrin estetiği ve ruhunu kazanmasına destek olacak, yeni nesillerin İzmirli olmakla gurur duymaya devam edebilecekleri nüansları unutmayalım derim.