Eskiden sarışın kadınlara aptal gözüyle bakılıyordu, şimdi güzel kadınlara aptal gözüyle bakılıyor. Hatta tüm kadınların aptal olduğunu düşünenler bile var. Bunda suçlu erkekler mi dersiniz? Bence değil, bu biz kadınların kabahati. `Güzel ol yeter aptal görünsen de olur` deyip geçiyoruz.
Hiçbir kızı annesi ileri de bir gün başbakan olsun ya da genel müdür olsun diye yetiştirmiyor. Zekası ne olursa olsun kadının hoş olması ve beğenilmesinin yeterli olduğu bir düzende yaşıyoruz. Hoş kadın olmanın üzerine, iyi bir eğitim ve kendini idare edebilecek kadar kazanç sağladığı bir işide eklediniz mi tamamdır. İşte size çağımızın mükemmel kadın profili. Başbakan olmanıza ya da genel müdür olmanıza gerek yok. Hatta mümkünse fazla zeki olup düzeni bozmayın, aptal görünseniz bile olur.
Politika da bile kadın kimliğine uygun bakanlıklar veriliyor. Neredeyse kadınları aday bile göstermeyeceklerde bakın kadın bakanlarımız da var diyebilmek için bazı bakanlıkları kadınlara ayırıyorlar. Dış işleri bakanı, maliye bakanı vs. olmak erkek işi, elinin hamuru ile erkek işine karışma!
Herşeyden haberdar olan, uzun vadeli planlar ve kariyer yapan, zeka ve algı duzeyi yüksek bir kadınla birlikte olmak erkekler için oldukça zor sanırım.
Bu düzene baş kaldıran kadınlarda var. Sanayide, politikada, medyada ya da finans sektoründe az sayıda da olsa zirveyi zorlayan kadınlara rastlıyoruz. Hem zirveye koşup hem de güzel görünmek de mümkün olabiliyor.
Kasımda aşk başkadır
Bir kasımda ask başkadır furyası almış başını gidiyor. Bence bu insanın kendini kandırmasından başka bir şey değil. Aslında en doğrusu aşık olduğunda herşey başka olacak. Ama biz aylardan, mevsimlerden devam edelim...
Gönül yaylarının gevşediği güzelim yaz ayları, bahar ayları varken kara kışın başladığı kasımda aşk neden başka olsun? Havanın soğuk, yağışlı ve kapalı olması mı insanları aşka itiyor anlayabilmiş değilim. Yoksa bu gel sevgilim sana sarılayım, zaten üşüyorum, havada kapalı evden hiç çıkasım yok, biz askımıza bakalımın bir bahenesi mi? Aşk kasım da değil, haziran, temmuz, agustosta da baskadır bence. Deniz, kum, güneş ve uzun yaz akşamlarında etkisiyle....
İstatistiklere bakacak olursanız erkeklerin en çok evlenme teklif ettiği ay kasım. Garip bir tesadüftür ki, doğal ölüm olaylarının en çok olduğu ay da kasım! İster istemez aklıma aşkın acı veren boyutu geliyor. Gerçek aşk deyim yerindeyse insanı süründürür, kimyasını bozar. Eğer olmuyorsa, yürümüyorsa ya da bir türlü kavuşulmuyorsa da öldürür. Bu ölümle doğal ölüm olaylarını bir alakası yok elbette. Aşk kimi zaman adamı yaşarken öldürür!
İyi bayramlar
‘İki bayram arası nikah kıyılmaz, düğün yapılmaz’ gibi bir inanca sahip toplumuz biz. Nedenini sorsanız bilen çok az çıkar, ama genede iki bayram arası nikah kıymamaya dikkat ederiz. Düğün derneği bir kenara bırakırsak, ülke olarak en kötü iki bayram arasından birini yaşadık. Terör ve deprem yarası aldık. Teröre daha fazla kurban vermemek dileğiyle kurban bayramınız kutlu olsun.