Bu köşe yazımı daha çok 2020’ye lanet okuyanlara ayırdım.
Beni takip edenler bilecektir. Ara ara eski yılı uğurlar ve yeni yılı karşılarken bitmekte olan yılla ilgili, senemi özetleyen ve başlığı Benim XXXX’... olan yazılar yazardım. Ama her sene değil, o sene benim diğerlerine oranla daha farklı bir farkındalık düzeyine sıçramama neden olduysa yazardım.
2020 ve sonrasına ruhen hazırlıklıydım; yeni bir dünya düzenine olan ihtiyacı defalarca yazmıştım ve seminerlerimde de anlatıyordum zaten. Konusu farklı olan, daha teknik konulardaki eğitimlerimin içine bile yerleştiriyordum. Başımıza gelenler, bizlerin daha iyi ve sevgi dolu bir dünyanın parçası olmamız için bir fırsat niteliğindeydi. Hatta umudum vardı. Mucizeleri bekliyordum ve kendi mucizelerimizi yaratmak için elimizden geleni yapmamız gerektiğine işaret ediyordum. Ne de olsa anlamak ve mucizeleri istemek gerekliydi, kendiliğinden seni bulmazlardı.
Dediğim gibi de, aslına bakarsanız 2020 için yazmayı düşünmüyordum ama baktım olacak gibi değil… İnsanoğlu kabahati 2020’ye yükledikçe ve evrenin, doğanın (adına siz ne derseniz deyin…) insanlığın tümüne ve her alanda birden vermekte olduğu mesajı görmeye, almaya direndikçe yetmezmiş gibi ve sanki bu mesajları almasalar da 2021’den bir şeyler değişecekmiş sanarak tüm beklentilerini cahilce 2021’e yükledikçe, kendine dair hiçbir farkındalık edinmediğini gördükçe yazmalısın Sezin dedim. Tüm bu olanları senelere ya da sadece yıldızların konumuna, ülke politikalarına, dış güçlere, yaşadığı coğrafyaya, diğer insanlara, yani kısacası dış faktörlere bağlayanlar için yazmalısın. Mesajı alamamışlar! Mucizeyi görememişler...
Anlamak, masraflı iş!
Tarih ve politika biliminin kurucusu sayılan Floransalı düşünür, devlet adamı, askeri stratejist, şair ve oyun yazarı Niccolò di Machiavelli’ye göre 3 tür insan zekâsı var:
Bu 2020’ye lanet edip bilinç ve oluş seviyesini değiştirmeden 2021’den medet umanlar, benim için 3. gruba giriyor. Hayatta yeni bir sayfa açmak, yeni bir başlangıç yapmak için elbette yeni bir yıl güzel bir vesile, her pazartesi ya da her sabahın olduğu gibi. Ama mesajı almadıysan, anlaya-madıysan, kalbini bütünün iyiliğine, koşulsuz sevgiye, paylaşmaya açmadıysan, o vesileler aracılığıyla mucizeleri bulman, bir şeylerin değişmesini, değişmesi derken iyileşmesini beklemen bana pek olası gelmiyor.
Sezai Karakoç’un dediği gibi de, anlamak gerçekten masraflı bir iş. Çünkü, anladığın anda değişmen gerekir. Artık o eski sen olmaman, kaçmaman, kabullenmen gerekir. Anladığın anda yalanlayamazsın. Reddedemezsin. Sorumlusundur artık ondan. Anlamak çok masraflı iştir. Cesaret gerektirir.
Kendinize biraz zaman ayırın ve üzerinde düşünün isterseniz... 2020’de başımıza gelenler ne için oldu? Siz daha çok Machiavelli’nin hangi tür insan zekâsındasınız? Anlamamız, idrak etmemiz gereken neler var? Artık o eski siz olmamanız, kaçmamanız, kabullenmeniz gerekenler neler?Neleri değiştireceksiniz? Yaşamınızın amacı ne, var oluş nedeniniz? Bütünün iyiliği için ne yapıyorsunuz?
Son anekdotum, büyük aşkım Einstein’dan gelsin. Einstein, üniversitede ders verirmiş. Bir sene sonu sınavında soru kâğıtlarını dağıttığında öğrenciler, “Hocam bir yanlışlık var” demişler, “Sorular, geçen yılki aynı sorular.”
Einstein gülmüş, “Yanlışlık yok. Sorular aynı, ama cevaplar değişti.”
Yani anlayacağınız, sorular hep aynı; senelerdeki rakamlar değişse de sorular hep aynı. Ben birkaç soru yazdım, sizin bunları çeşitlendirmeniz mümkün. Hepsi çok özel ve kişisel, ama cevapları herkes için aynı.
Gelin, siz de 2020’ye yüklenenlerden ve lanet okuyanlardansanız eğer, vazgeçin bundan. Böyle yaptığınız sürece, 2021 size umut olmayacak. Biraz anlamaya çalışın, insanoğluna verdiği mesajı.
Anladığınız anda değişmeniz gerekecek. Yeni bir gerçekliğe uyanacaksınız, işte o zaman 2021’nin gelişini kutlayabilir ve kurtuluş yılı olarak görebilirsiniz. Mucizeler sizi bulsun istiyorsanız, kendinize bu hediyeyi verin.
Sağlıklı, neşeli, idraki bol, koşulsuz sevgide kalabileceğiniz, eylemlerinizin bütünün iyiliği için olduğu bir yeni yıl dilerim.