Bu ses, "Türkiye'nin en pahalı köyü" haberimiz üzerine bana ulaştı.Şefika Başkan adındaki 'tutsak anne'den bayramı tatili için köyde bulunan bir okurumun ulaşmasıyla bilgi sahibi olduk. Okurum "Köyü gezerken, bir kadının sürekli çığlıklar attığını duydum. Sese doğru ilerledim. Roma Restoran'ın önünden geçerken ses giderek daha net duyulmaya başladı. Bir evin önüne geldiğimde duyduğum çığlıkların, içeride ağzında tek diş olan, kızıl saçlı ve perişan görünen bir hanıma ait olduğunu gördüm" diyordu. Bu okurumla, Şefika Başkan'ın gerçeğine ulaşmak için işbirliği yaparak bilgi topladık. Antalya'nın Demre ilçesine bağlı, Üçağız Köyü, Kale Mahallesi'nde yaşayan varlıklı ama 'tutsak' bir annenin dramı, sessiz bir çığlık gibi, 60 haneli yarımadanın her köşesinde tarihi yolculuğunu sürdüren Lykia mezarlarının taşlarında çınlıyor. Ulaştığımız ilk bilgiler çelişkiliydi. Kimisi 70'li yaşlardaki Şefika annenin kulaklarının duymadığını, kimisi oğlu Hasan Başkan'ın annesini aç ve ilgisiz bırakıp eziyet ettiğini anlatıyordu. Duyumlarımıza göre bundan 8-10 yıl önce eşini kaybeden Şefika anne, Hasan Başkan'ı evlatlık edinmiş ve nüfusuna geçirmişti.SİT bölgesi içinde kalan köydeki onlarca tapusuz ev gibi, Şefika annenin de köyün en değerli yerlerinde evleri vardı. Yakın bir zamanda köyden tapu kadastro geçince, Şefika annenin evlerinin oğlu Hasan Başkan'ın mülkiyetine geçtiği anlatılıyordu.Tutsaklık öyküsü bir tür servet avcılığına işaret ediyordu. Köyün taşı toprağı altın. Rahmi Koç, 1986'da Kale Köy'ün tepesindeki kalenin yakınındaki 3.5 dönümlük araziyi ve içindeki üç köy evini satın almış, kendi adını vererek köye bir ilköretim okulu kazandırmıştı. Erdoğan Demirören, Ali Dinçkök ve Okan Tapan gibi ünlü işamlarının yanı sıra, Kadıköy eski Belediye Başkanlarından Osman Hızlan da köy evlerinden satın almıştı. 60 metrekarelik bir evin fiyatı 275 bin dolar. Üç katlı bir evi, 750 bin euro'ya İngiliz bir rahip satın almıştı. Servet avcılığı 2005 Haziran ayında yapılan muhtarlık ara seçimine kadar işbaşına geçen iki muhtar, SİT kanuna muhalefetten hüküm giydiği için görevden alınmıştı. Kaymakam köye mutar olarak önce bir imamı, sonra da öğretmeni atamıştı. Köyde SİT kanuna muhalefetten 10 ev sahibi 6'şar ay hapis yatmıştı. Köydeki imar sorunlarını aktaran Salih Çam'a Şefika annenin durumunu sordum, "Şefika Hanım'ın mağdur olduğu ve eziyet gördüğü bilgilerine ulaştım, haberiniz var mı?" dedim.AKP ilçe yönetiminde de olan Çam, "Hasan Başkan muhtar yardımcımdır. Eziyet yok" yanıtını verdi.Şefika annenin çığlıklarının nedenini sorduğumda ise "Kemik erimesi çekiyor, ızdırabı var" dedi. Oysa ki tanıklar 100 kilodan, 50 kiloya indiğini, yiyecek ve yardım taleplerinin oğlu Başkan tarafından "Siz karışmayın" denilerek engellendiğini anlatıyor. Şefika anneyi, fotomuhabir arkadaşım Yuttaş Tümer büyük bir gizlilik içinde görüntüledi. Ortada kalmış, acılar içindeki 'zengin' evladın, yaşlı annesinin dramı eski Demre Kaymakamı'na da iletilmiş. Ben bugünkü Kaymakam Mustafa Gürdal'a sorunu ilettim; 'Yeni duydum, ilgileneceğim' dedi.Şefika annenin sağlık haberlerini almak için, duyarlı okuyucumuz gibi vicdan sahibi insanlar da bu vurdumduymazlığın peşinde olacak. syilmaz@milliyet.com.tr 'Oğlu yardımı engelliyor'
