Serpil Yılmaz

Serpil Yılmaz

syilmaz@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Mayıs ayına gidersek, Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kazakistan ve Türkmenistan'a yaptığı 6 günlük gezide bu ülkelerle 4 ayrı doğalgaz ve petrol boru hatları anlaşması yapıp Orta Asya'nın enerji kaynaklarını kendisine bağlamıştı.Rusya'nın bu tercihlerinin "ekonomik" olmadığını söyleyenler çıkıyor. Sonuçta Avrupa'ya açılan Güney Akım projesi, Karadeniz'in altından döşenecek 900 kilometrelik bir hattı öngörüyor. Oysa Rusya'nın aynı çıkış noktasından hareket eden (Novorossisk) Mavi Akım'ı uzatması daha ekonomik olabilirdi.Putin'in "Gazman" dönemi, ABD'nin Irak işgalinde çuvallamasıyla açılıyor... Türkiye'nin ev sahipliğini üstlendiği Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü'nün (KEİ) 15'inci kuruluş yıldönümü, Rusya'nın Yunanistan ve Bulgaristan ile peş peşe imzaladığı petrol ve doğalgaz boru hattı anlaşmalarının yansımalarına sahne oldu. Enerji uzmanlarıyla çok taraflı yaptığım görüşmeleri özetleyen bir yaklaşımla, tarihten referans alıyorum.Yıl 1914, Birinci Dünya Savaşı. Dünyanın petrol devi ABD. İngiltere'nin petrole ihtiyacı var ve Osmanlı'dan yeni keşfedilecek Irak petrollerini istiyor. Osmanlı İngiltere ile uzlaşmıyor, Almanya'nın yanında yer alıyor. Almanya yeniliyor, İngiltere umduğu kadar kazançlı çıkmıyor, "üçüncü taraf" ABD dünya lideri oluyor.1918 yılında Osmanlı ile ihtilaf (itilaf devletleridir bence!!!) devletleri arasında imzalanan Mondros Ateşkes Antlaşması'nın ardından, İngiltere Kerkük'te ilk kazmayı vuramıyor. Türkiye'nin, Musul'u Irak'a bırakan 1926 anlaşmasından sonra, İngiltere 1927'de Kerkük'te Baba Gurgur petrol sahasını açabiliyor. Savaş bitse bile sürekli yeni kartlar açılıyor, ülkelerin "kazan-kazan" formülünü geliştirmeleri 9 yılı alıyor. İngilizlerin hâkimiyetinde olan Turkish Petroleum Company hisseleri 50 kez el değiştiriyor.Bugün ABD, Irak İngiltere'sinin rolüne soyunuyor. ABD'nin petrolü, doğalgazı yetmiyor, Ortadoğu'ya giriyor. ABD'de Barker-Hamilton raporunun (Irak'ın işgalden önceki konumuna gelmesini savunan) yayımlanmasından sonra Mart 2006 itibariyle, Rusya ve ABD karşı karşıya geliyor. Rusya ile ABD artık rakip değil, neredeyse düşman safta yer alıyorlar. Putin'in hamlelerine karşı ABD Başkanı George Bush Balkanlara etki etmeye çalışıyor.Uzmanlar, "Türkiye artık tarafsız kalamaz; ya Rusya, ya da ABD'nin yanında olmayı seçecek. İkili bir yol ayrımında" saptamasını yapıyorlar ve önerileri ekliyorlar: "Türkiye için en iyi yol hangisi olacak, sorusuna hemen yanıt verebilmek güç. Enerji konusunda hemen 'akil adamlar' oluşumuna ihtiyaç var." Tarihin yansıması Taşlar diziliyor... Türkiye, Avrupa'nın doğalgazda Rusya'ya bağımlılığını azaltan Romanya, Bulgaristan, Macaristan ve Avusturya konsorsiyuma girdi ve Nabucco doğalgaz boru hattının yanında yer aldı. Macaristan geçtiğimiz aylarda, İngiltere'nin bastırmasına aldırış etmeden Nabucco'ya "rüya" proje yakıştırması yapıp mesafe koydu. Çalık grubu ve İtalyan Eni ortaklığı ile Samsun-Ceyhan Petrol Boru Hattı projesi için kurulan Trans-Anadolu şirketi nereden petrol bulacak, belli değil.Türkiye rafineri yatırımlarına hazırlanıyor, öte yandan da petrol ve gaz kaynaklarından uzaklaşıyor. Bu tabloya göre, KEİ haftasının en iyimseri, İtalyan Ticaret Odası'nın konuğu olarak konferans vermeye gelen, Eni'nin Başkan Vekili Maugeri kalıyor. Gazprom'un ortağı Maugeri, "Türkiye global enerji ulaşımında kilit ülke" demeyi sürdürürken, "Putin'in en yakın müttefiki Türkiye'dir" diyebildi. syilmaz@milliyet.com.tr İyimser olanlar