KUZEY IRAK'TA AMERİKAN RÜZGÂRLARI Saddam'ın devrilmesinden sonra Irak'ta Amerikan güçleri ile savaş sürerken; Erbil, Süleymaniye, Dohuk ve Zaho'yu içine alan 4.5 milyon kişinin yaşadığı Irak Kürdistan bölgesinde siyaset gibi yaşam da Amerikan işgalini "onaylıyor"!Önceki gün sona eren "Kuzey Irak'ı Türkler inşa ediyor" dizimizde, Diyarbakır'dan Erbil'e gelen yatırımcı Ferda Cemiloğlu'nun açtığı Helin Güzellik Salonu'ndan bir fotoğraf verdik. Damat kovboy şapkası takıyordu. Bu bir şov değildi. Sokaklarda onlarca örneğiyle karşılaştığımız, yeni gençliğin eğilimini özetliyordu.Saddam'ın 16 Mart 1988'de Halepçe'ye yaptığı kimyasal saldırının yıldönümünde, bölgeyi yakından izleyen muhabir arkadaşım Namık Durukan ile Erbil'deydik. Erbil sokaklarında, 16 Mart sabahı saat 10.00'da herkes 5 dakikalık saygı duruşu ile bu katliamı kınadı.Yağmur sicim gibiydi, tek bir kişi yerinden kıpırdamadan saygı duruşunda bulunuyordu, araçlar kontaklarını kapatıyorlardı. Televizyonlar gün boyu Halepçe'de düzenlenen etkinlikleri gösteriyordu. Saddam'sız ilk Halepçe yıldönümü... Irak Kürdistan bölgesinde erkeklerin taktığı siyah-beyaz veya kırmızı-beyaz örgülü geleneksel başörtüsü "poşular" ile Amerikan kovboylarının taktığı Meksika şapkaları veya Amerikan bayraklı bandanalar aynı karede buluşabiliyor. Erbil'in acıyla yatıp acıyla kalkmadığını öğrenmemiz için birkaç saat yeterli oldu. Saat 12.00'den sonra Erbil ve civarındaki piknik alanları doldu. Her cuma tatilinde olduğu gibi o gün de yol kenarları boyunca uzanan piknik alanlarında halay çekiyor, mangallarında etlerini pişiriyorlar, domates ve salatalıklarını doğruyorlardı. Delikanlılar cıvıl cıvıl, yerlerinde duramıyorlar. Yaygın moda kovboy şapkaları ve Amerikan bandanaları. Gözlük ve atkı da gözde aksesuvar. Kürtçe, Arapça, Türkçe müzik dinleyip halay çekiyor, dans ediyorlar. Henüz Amerikan hayranlığı müziklerine yansımamış.İçlerinden bir aile bizi sofralarına davet ediyor. İki oğlu, gelinleri ve torunlarıyla piknik keyfi yapıyorlar. Gelinlerinin biri Arap, diğeri Türkmen. İkisi de pırıl pırıl parlayan elbiseler giymişler. Düğüne gider gibiler, bol makyajlı. Kırmızı altın takıları Ortadoğu geleneklerini yansıtıyor; sıra sıra altın paralar, bilezikler, hızmalar, küpeler.Torunun adı Kürtçe, Brwa. Neden diye soruyorum babaanneye, "Kürtlerin içindeyiz, ayrısı yok" diyor. Oğlu Kanan Abdullahab, 2005 yılından beri Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani'nin 100 kadar korumasından biri. Otomobil yedek parçası satıyor diğer oğlu.Arap kökenli gelinin adı Necla, sürmeli gözleri kınalı elleriyle narin mi narin. Ailenin genç kızı Berivan, ayağındaki beyaz dore bantlı terlikleri gözüme çarpıyor. O, yerel giysiyle gelmemiş, kot pantolonlu. Önce saygı duruşu, sonra piknik Erbil'de Hıristiyanların oturduğu Ainkawa mahallesinde bir de Amerikan mağazası bulunuyor. Kasaba bakkalı gibi ne ararsan var. 5-6 adet Ray-Ban, Police marka gözlük, 15-20 adet spor ayakkabı, kotlar, gömlekler, mataralar, hepsi Amerika'dan ithal ürünler.Halkın en büyük merakı cep telefonu, biraz daha parası olanların cip. Japon otomobilleri daha çok tercih ediliyor. Toyota, Mitsubishi, Nissan marka cipleri, Land Cruise, Hummer, Porsche takip ediyor. Otomobil de, cep telefonu da Türkiye'ye göre ucuz, çünkü vergi yükü yok. Land Cruiser'lara Clinton'ın sevgilisi Monica'nın adını vermişler.Gençlerin çoğu Türkçe biliyor. Çünkü Kürt televizyonlarından çok Türk televizyonlarındaki dizileri izliyor, şarkıları dinliyorlar.Türkiye, gelişmişlik demek. İster siyasetçi, isterseniz sokaktaki insanla konuşun, hepsinin ortak görüşü, "Batı tipi demokrasi ve toplum Türkiye'de" ve onlar da Türkiye'ye sempatiyle bakıyorlar. syilmaz@milliyet.com.tr Amerikan mağazası var