Madalyonun öbür yüzü; Türkiye, Kuzey Irak'taki petrol ürünleri pazarının "bir bölümünü", sizlere aktaracağım gelişmeler çerçevesinde, Suriye ve İran'a kaptırıyor. Dün sabah Habur kapısında Irak ve Türk gümrük yetkililerinin yaptığı olağan haftalık toplantıya, yaşanan sorun nedeniyle ilk kez katılan SOMO'nun Kuzey Bölgesi Müdürü Muhammed Zabari, "Şubat sonuna kadar kontratları olan Türk firmaları mallarını teslim edebilirler, 2007 için de görüşürüz" dedi ve ekledi:"İran'dan da petrol ürünleri alacağız!" Bugün büyük olasılıkla, "Irak Milli Petrol Şirketi (SOMO) ile Türkiye arasında yaşanan petrol sevkiyatı krizi çözüldü" haberlerini okuyacaksınız. Geçen hafta başında Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani, Petrol Bakanı'nı da yanına alıp Suriye'ye gitti. Irak heyetinde yer alan SOMO Genel Müdürü Dr. Fallah Alamri ile Türkiye'den Kuzey Irak'a yapılan petrol ürünleri ihracatında bir numaralı Türk şirketi, Kızıl Group'un Başkan Yardımcısı Mehmet Kızıl karşılaştı.Kızıl, Alamri'nin kendisine, "Türkiye defterini kapadık. Türkiye siyasi nedenlerle Kuzey Irak'a sevkiyatı engelliyor. Akşam evimize sağ olarak varmamız bile şüpheliyken, bizden istenilen akreditif açma koşullarını Batılı standartlarda sağladık. Ancak 4 aydır Türkiye'den ne paramızı, ne de malımızı alabiliyoruz. Suriye ve İran ile anlaşmalar yapmak istiyoruz" dediğini aktarıyor.Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) Başkanı Çetin Nuhoğlu, önceki gün verdiği demeçlerde sorunu özetliyor, diyor ki, "SOMO bir şirketimize böyle bir yazı yazdı (Bundan sonra işe devam etmek istiyorsanız kuzey eyaletlerindeki yetkililerle temasa geçin) ama, temel sorun o şirketle ilgiliydi. Türkiye'yle imzalanan petrol ürünleri anlaşmaları için Kuzey Irak'ın adres gösterilmesi söz konusu değil." SOMO'dan sitem Nuhoğlu "o şirket"in adını vermiyor. Mektubu alan şirket Değer'den başkası değil.Aygaz, Askar, Kadıoğlu, Kızıl Group, Değer, Tefrino ve Delta şirketleri hakkında, Meclis Araştırma Komisyonu "Habur'da kaçakçılık" soruşturması açıyor. Silopi Savcılığı konuyu incelemeye alıyor. 23 Ekim 2006 tarihinde de Bakanlar Kurulu söz konusu 7 firmaya ihracat yasağı getiriyor.24 aracı konu olan bu soruşturma kapsamında, Türk şoförler (24 kişi) hakkında Irak'ta dava açılıyor. Şoförler'in Irak'ta aldığı beraat kararına bağlı olarak Silopi Savcılığı hakkında takipsizlik kararı veriyor.Değer, 20 Aralık'ta aldığı takipsizlik kararından 3 gün sonra Irak'a mal gönderiyor. SOMO, yasaklı firmaların kontratlarının 15 Aralık'ta iptal edildiği gerekçesiyle bu malı teslim almıyor. Ve Değer'e şehirlerin ihtiyaçlarının saptanması amacıyla "Kuzey eyaletlerindeki yetkililerle temasa geçin" mektubunu gönderiyor.Ankara'da yankılanan "Bizi test mi etmek istiyorlar?" krizi de bu şekilde gündemimize giriyor! Mektup, Değer'e gitti Diğer 4 şirketin şoförlerinin de, Kuzey Irak'taki mahkemelerde görülen "kaçakçılık" davalarından beraat ettikleri ileri sürülüyor. Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen'in "SOMO'nun bize 1 milyar dolar borcu var" açıklaması bilgi eksikliği içeriyor. SOMO ödeme takvimine bağladığı 2005-2006 dönemine ilişkin bu borcunun neredeyse tamamını ödedi. Irak'a ihracatın yüzde 80'ini gerçekleştiren "yasaklı" 7 şirket, SOMO'nun 200 milyon dolarlık akreditifi hesaplarındayken, malı teslim edemedi. SOMO bu şirketlere malı göndermedikleri için de yüzde 5 ceza kesti...Kışın soğuğunda, yakıtsız kalan Kuzey Irak'ın, "İhtiyacımızı karşılayamıyorsunuz" çıkışına muhatap olan SOMO, yeni pazar arayışına girdi.Ankara kendi firmalarını yasaklı hale getirerek adeta SOMO'ya altın tepsi içinde İran, Suriye, Kuveyt pazarını sunuyor.Kaba bir hesap: Son bir yılda Irak'a giden tanker sayısı yüzde 200'lerin üzerinde azaldı. Habur kapısı dert kapısı halini aldı.SOMO, 2007 kontratlarını hangi ülkeyle, hangi firmalarla yapacak, bilinmez.Büyük hesap ise ortada; Türkiye 3 milyar dolarlık Irak pazarında kan kaybetti! syilmaz@milliyet.com.tr Soruşturma darbesi