Serpil Yılmaz

Serpil Yılmaz

syilmaz@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

"Bilimsel düşüncenin gücü" sloganıyla "erke dönergeci" adı verilen ve enerji tüketmeden elektrik üreten bir teknolojinin bulunduğu anlatılıyor.Eski Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı, eski Kara Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Muhittin Fisunoğlu, eski Harp Akademileri Komutanı emekli Orgeneral Necati Özgen, emekli Orgeneral Kemal Yavuz, emekli Korgeneral Köksal Karabay'ın yanı sıra eski Yargıtay Başsavcısı Vural Savaş protokol sıralarında oturuyor...Erke, "Tarihi değiştirecek buluş" sözleriyle gazetelere verdiği tam sayfa ilanlardan sonra ilk kez medya karşısına çıktı. Ekonomi çevrelerinde benzeri görülmemiş bir toplantıydı.Ortada ürün yoktu, ürünle ilgili teknik bilgileri içeren bir belge bulunmuyordu, üretim süreçleri belli değildi, Swissotel'deki geniş katılımlı toplantıda üretici firmanın sahipleri de yoktular.Yalnızca Erke'nin danışmanlığını üstlenen emekli Tümgeneral Çetin Uğural tüm sorulara muhatap oluyor, "Petrol savaşlarını bile durduracağız" gibi inanılması güç sözler sarf ediyordu. Ortada bir "tanıtım" şovu var; işin özüne ilişkin ise sadece iddialar sıralanıyor. Erke'nin arka planı bu gelişim hakkında bize bazı ipuçları verebilir.Eskişehir'e bağlı Sivrihisar doğumlu olan Çetin Uğural, Milli Savunma Bakanlığı Müsteşar Yardımcılığı görevinde bulundu. Kızılay'ın Ertan Gönen'in başkanlığı döneminde yönetim kurulunda da yer alan Uğural'ın, iş hayatına Ankara'da bir emekli MİT mensubuyla atıldığı anlatılıyor.Kızının ise Anayasa Komisyonu raportörü olduğu ileri sürülüyor.Yabancı firmaların mümessilliklerini yapan Uğural'ın, son yıllarda sürdürdüğü siyasi çalışmalarına dikkat çekiliyor. Uğural'ın emekli paşalardan Mustafa Özbek ve Hurşit Tolon'un yanı sıra DYP'nin "ağabeyi" İsmet Sezgin ile de "merkez sağdaki" arayışları sürdürdüğü biliniyor.Bu kadar ilan parası, tanıtım masrafı ödendiğine göre Uğural'ın arkasında önemli bir sermaye grubu var mıydı?Böyle baktığımızda 1992 yılında kurulan Erke Araştırmaları ve Mühendislik A.Ş.'nin ortakları arasında, Uğur Makina'nın sahibi Uğur Ayık ile Sait Ruhi Başaran ve Mustafa Naci'yi görüyoruz. Uğur Makina'nın 2004 yılında Halkalı'da açtığı plazanın kurdelesi Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu ve İBB Kadir Topbaş'ın katıldığı bir törende kesilmişti.Şüpheciliğimden yola çıkarak, Erke'yle ilişkili olabileceğini düşündüğüm kaynaklara yönelmeye başladım...Ulusalcı ve bağımsızlıkçı siyasi tavrından dolayı Genç Parti Genel Başkanı Cem Uzan'a "yakın" olduğu yolunda yorumlar yapılan Uğural'ın "yakıtsız makine" buluşu iddiasını, bir dönem aynı ocaktan yetiştiği eski siyasetçi Tevfik Diker'e sordum.TSK'dan ayrılan ve Manisa'dan iki dönem DYP milletvekili olarak Meclis'e giren, bir dönem ANAP'ta yer alan ve son olarak da geçen nisan ayı sonunda Genç Parti ile kurduğu 2 aylık ilişkisini kesen Diker, "Ben bu makineyi gördüm" dedi.Şu anda hiçbir siyasi çalışma içinde olmadığını ve Uğural'ı da tanıdığını belirten Diker, henüz ayrıntılarına erişmediği bir bilgiyi paylaşıyor:"1985-1986 tarihlerinde TSK'da sır gibi saklanan ve yakıtsız çalışan bir makineyi gösterdiler, ben gözlerimle şahit oldum. Bu makinenin prototipi İtalya'da üretilmişti. İzmir'de bir denemesini yaptık."Eğer Diker'in iddia ettiği gibi o makine bugün tanıtımı yapılan "buluş" ile ilişkiliyse, ortaya "Neden 20 yıl beklediler?" sorusu çıkıyor. syilmaz@milliyet.com.tr TSK, Kızılay ve siyaset