Konu başlığımızın seçimi Colegrave'a ait, bugünlerde "olumlu" yönlerimizi parlatacak enerjimizin dibe vurduğu açık.Colegrave, "Kendinizi dış dünyaya anlatırken, artılarınızı öne çıkarın, Avrupa'ya Osmanlı dersi verin" diyor. Yerel markaları tanıtan ve 60'dan fazla ülkede yayımlanan "Superbrands" kitabının organizasyonunu yapan ve aynı isimle anılan grubun Başkanı William R. Colegrave ile "Türkiye'nin olumlu değerleri"ni konuşuyoruz. 2005'te Türkiye'de çeşitli sektörlerde yer alan 89 yerel markanın, öyküleriyle ve ekonomik faaliyetleriyle birlikte kapsamlı olarak tanıtıldığı "Superbrands" kitabı çıktı. Bu yıl ikincisi için hazırlıklar başladı. Kitapta yer almaya hak kazanan markalar geçen yıl her ne kadar "seçkin" bir jüri tarafından belirlenmiş olsa da, "objektiflik" kriteri eleştirilmişti. O nedenle bu yıl bu seçici kurula, bir de internet sitesinden oylama ekleniyor ve böylece daha demokratik bir seçim amaçlanıyor.Superbrands seçici kurulu ve internetten halka açık yapılacak oylama sonucu listelenen 5000 marka arasından seçilen 160 markanın içinde yer alacağı kitap nisan ayında tamamlanmış olacak.Şirketin Türkiye'deki temsilciliğini, CNN, Forbes, Le Figaro, Daily Telegraph gibi kuruluşların Türkiye temsilciliğini yürüten Gürkan Kınacı ile Dilek Koç yürütüyor. Halk jürisi de oluştu "Superbrands" 1990 yılında BBC'nin bir radyo programı olarak ortaya çıkmıştı. İngiltere merkezli Superbrands International ilk kitabını 1994 yılında yayımladı. Dünyada markalaşma konusunda bağımsız bir otorite ve hakem konumunda bulunan şirketin, tüm dünyadan seçilmiş "süper" markalarının toplamı 5000'e ulaşıyor. Türkiye'nin yerel markaları hazırlanan uluslararası "marka ağında" kendine yer ayırmış oluyor. Ayda yaklaşık 10 bin hit alan bu site, marka bilinirliğini artırıyor. Dünyanın 5 bin markası Colegrave, Türkiye'yi de tarih kitaplarından tanıyor. Bu nedenle olsa gerek "Osmanlı yönetimini" miras alan Türkiye tanıtımını çok önemsiyor ve bizim Avrupa ile ilişkilerimizde de bu mirasa vurgu yapmamız gereğinin üzerinde duruyor."400-500 yıl önce Avrupa'nın merkezi burasıydı. Türkiye'nin Osmanlı'dan sonra Avrupa ticaretine ve yönetimine katkısı unutuldu. Son 50 yıldır kimse Türkiye'nin tarihiyle ilgilenmiyordu, şimdi hatırlanıyor" diyen Colegrave, yabancı sermayenin yönüyle ilgili de önemli bir saptama yapıyor, "İnsanlar yaşamak isteyebilecekleri yerlere para yatırıyorlar" diyor.Colegrave, ABD'nin dış politikası nedeniyle marka değerinin düştüğünü, Türkiye'nin ise yabancı sermaye tarafından tercih edilen ülke olarak değerinin yükseldiğini vurguluyor.Bir ülkenin rekabetçi ekonomisini sürdürebilmesi, markalarının pazar gücüyle ortaya çıkıyor. Colegrave'a dünyadaki süper markaların sahibi firmaları da merak ettiğimi belirtiyorum.Acaba 5000 marka kaç firma tarafından üretiliyor? Tekelci ekonomiler, gelişmekte olan pazarlarda markalaşmanın önünü kesmiyor mu? syilmaz@milliyet.com.tr Osmanlı'nın mirası