24 Haziran seçimi için artık son düzlüğe girildi.
Cumhurbaşkanı adayları, partiler vaatlerini önemli ölçüde halkla paylaştı.
İtici güç olacağı düşünülen bazı vaatler son günlere saklandı.
Parlamenter sisteme dönülmesini vaat olarak dile getiren partiler ve adaylar bile, bunun hemen, bugünden yarına olamayacağını, bir geçiş süreci gerekeceğini görüyor.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve Ak Parti ise sistemin bütünüyle yürürlüğe girmesinden sonra nasıl bir yapılanmaya gidileceği üzerinde çalışıyor.
Seçimi kazanacaklarını ve yeni sistemin güçlü bir biçimde uygulanacağını belirten Erdoğan, 24 Haziran’dan sonra fiilen bütün boyutlarıyla başlayacak olan, “Cumhurbaşkanlığı Yönetim Modeli”nin nasıl yürüyeceğine ilişkin önemli ipuçlarını partisinin seçim beyannamesinde vermişti.
Erdoğan, açıklamalarında da ipuçlarını vermeyi sürdürüyor.
Sil baştan kurgulanan bir kamu yönetimi söz konusu olacak.
24 Hazi-ran seçi-mine az bir süre kaldı.
Muhafazakâr seçmen, milliyetçi seçmen, Kürt seçmen, kadın seçmen gibi kategoriler bolca tartışılıyor.
Her ne kadar adaylar ve partiler öneminin farkında olsa da taşıdığı önemden çok daha az konuşulan bir kategori daha var: Genç seçmen.
Sonuçları çok tartışılan 7 Haziran seçiminden bu yana 1 milyon 585 bin yeni seçmen sisteme eklenmiş durumda.
Bugüne kadar oy kullanmamış, oy oranlarında sıçrama yaratabilecek kadar yeni seçmen sayısı anlamına geliyor bu rakam.
Bu seçimde oy kullanacak 18-27 yaş arası toplam seçmen sayısı 10 milyon 200 bin.
Yeni Şafak yazarı Kemal Öztürk, dün köşesinde, 18-24 yaş arasındaki gençlerin siyasi eğilimleriyle ilgili, kendi isteği üzerine bir araştırma şirketinin yaptırdığı çalışmaya yer verdi.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “Güçlü Meclis, Güçlü Hükümet, Güçlü Türkiye” mottosuyla açıkladığı Cumhurbaşkanlığı ve genel seçimlere ilişkin beyannamesi, 24 Haziran’dan sonra bütün yönleriyle uygulamaya girecek olan yeni yönetim modeline ilişkin genel çerçeveyi çizerken, Türkiye’nin öncelikli ihtiyacı olan normalleşme ve demokratikleşme atağı konusunda da ipuçlarını verdi.
Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçişle birlikte, yönetim sistemi değişikliğinin gerekçelerinin süratle ortadan kalkacağı bir yapı hedefliyor.
Bir başka deyişle, yönetimin tepesinde çift başlılığın tarihe karışacağı, hızlı, etkin kararların alınacağı, bürokratik hantallığın ortadan kaldırılacağı ve yerel-merkez ilişkilerinin sonuç odaklı yapıya kavuşacağı bir sistem.
Bunun sağlanabilmesi ise cumhurbaşkanı ile uyumlu, yürütmenin başındaki cumhurbaşkanına yönetim konforunu tam olarak sunabilecek bir Meclis çoğunluğuna bağlı.
Bu nedenle dün Ankara Arena’daki toplantının başından sonuna kadar en çok kullanılan ifade “güçlü Meclis” oldu.
Cumhurbaşkanı’nın bu konuda bir yol kazası yaşanmaması için işi ne kadar sıkı tuttuğu, kabinenin tamamına yakınının, eski ve yeni vekillerin kuyumcu titizliğiyle
Uzun yıllar Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın aday olduğu, İstanbul 1. Bölge 1. sıradan aday gösterilen Enerji Bakanı Albayrak, “Böyle bir listede olmak bir şeref” dedi
Albayrak, “İstanbul eşittir Türkiye olarak bakan bir partiyiz, çünkü bu hareketin doğuşu İstanbul’daki dönüşümle başlayan bir hareket” diye konuştu
AK Parti listesinde, uzun yıllar Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın aday olduğu, İstanbul 1. Bölge 1. sıradan aday gösterilen Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, gazete ve televizyonların Ankara temsilcileriyle bir araya geldi. Albayrak, şu açıklamaları yaptı:
GÜÇLÜ MECLİS İÇİN TARİHİ LİSTE: Bir kez daha ortaya çıktı ki Türkiye’nin ana partisi, amiral partisi Ak Parti, Türk siyasetinin girdiği bu yeni dönemde en güçlü listeleri ortaya koyan tek parti oldu. “Parlamenter sistem bitiyor”, “Türkiye’de siyaset bitiyor” sözlerinin tam tersine Ak Parti güçlü bir başkan adayı yanında güçlü bir Meclis için de tarihi bir liste ortaya koydu. Bunun tabii iki önemli noktası var. Birincisi şu: Ak Parti’nin hem yürütme icraat, hem de yasama olarak ne kadar etkin bir strateji güdeceğinin açık bir resmi. Listede Bakanlar Kurulu, Başbakan dahil herkes var. Bu şu demek: Ak Parti 24 Haziran
24 Haziran seçim-leri için artık yarışın son düzlüğüne girilmek üzere.
MHP listesini dün teslim etti ve inceleme imkânı bulduk.
Diğer partiler, genel seçimde kimleri milletvekili adayı göstereceklerini pazartesi günü YSK’ya bildirecekler.
Kritik liste çalışmaları sürerken, kulislere yansıyan son dakika bilgilerini şöyle aktarabilirim:
Büyük kentlere sürükleyici isim
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, oluşturduğu dar bir ekiple, listelere son halini vermek üzere titiz bir çalışma yürütüyor.
Erdoğan’ın hedefi, parlamentoda Anayasa’yı değiştirecek bir çoğunluk.
Bu nedenle ilk günden bu yana partisini “Cumhurbaşkanlığı’nda Erdoğan’a veriyoruz, ittifakta kime versek fark etmez” şeklindeki düşünceye karşı uyarıyor.
24 Haziran seçimi yaklaşırken, kapılarını kapatmaya hazırlanan Meclis’te dün ana gündem maddesi ABD’nin Kudüs kararı ve İsrail’in tarihe karanlık bir sayfa olarak geçecek katliamıydı.
Kulislerde ise en çok milletvekili aday listeleri konuşuluyordu.
Daha önce Ak Parti’nin Meclis grubunun neredeyse üçte ikisini değiştirmeye hazırlandığını aktarmıştım.
CHP’deki tabloyu da dün konuşma imkânı buldum.
11 bölgesel miting yapacak
İYİ Parti, SP ve DP ile kurduğu ittifakla gireceği genel seçimde, hedefini “çoğunluk” olarak koyan CHP’de, liste, kampanya ve seçim bildirgesi çalışmalarında sona gelindi.
CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce alanlara çoktan çıktı.
Kılıçdaroğlu da ayrı bir kampanya yürütecek.
YSK’nın geçici aday listelerini açıklamasıyla, Cumhur-başkanlığı için 6 adayın yarışacağı netleşti.
Adaylar ve partiler seçim beyannamelerini hazırladı, seçim için artık en önemli aşama olan, halka kendini anlatma dönemi başladı.
Adaylar meydanlara indi, genel seçim için aday listesi hazırlıklarında sona gelindi.
Ak Parti ve MHP’nin BBP destekli Cumhur İttifakı’nın adayı Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, bir yandan birinci turda rahatça seçimi kazanmanın, diğer yandan parlamentoda anayasayı değiştirecek çoğunluğu elde etmenin peşinde.
Cumhurbaşkanlığı seçimini ikinci tura bırakmaya çalışan muhalefetin hedefi de genel seçimde 300+1 vekil çıkararak, parlamento çoğunluğunu elde etmek.
Her iki ittifakın hesaplamalarının odak noktasında yer alan parti ise HDP.
Barajı geçmezse
Doğu ve Güneydoğu’da Ak Parti ve HDP dışında anlamlı oranda oy alan üçüncü bir parti yok.
Meclis, milletvekili aday adayları nedeniyle olağan salı mesaisinin de üzerinde hareketliydi.
Ak Parti grup toplantısında konuşacak olan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan beklenirken Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, kuliste bir grup gazeteciyle sohbet etti.
Erdoğan’ın hafta sonu açıkladığı manifestodaki “adalet” vurgusunun altını çizen Gül, bu vurgunun altyapısına ilişkin şu dikkati çeken ifadeleri kullandı:
Eylem planı hazırlanıyor
“Davaların sonuçlandırılmasını hızlandıracağız. Vatandaşın eline bir tarih vereceğiz. Bilecek ki 6 ay sonra davası sonuçlanacak. Hâkim de savcı da ona göre çalışacak. Vatandaş kamu kuruluşlarıyla davalı. Kamu kuruluşları arasındaki yazışmalar, ihtilaflar bir türlü bitmiyor. Getireceğimiz sistemde kamu kuruluşları kendi aralarında ihtilaflarını çözecekler, vatandaşı mağdur etmeyecekler. Bu davaların sonuçlandırma sürecine uyum da hakimin performansına yansıyacak.”
Gül, arabuluculuk kurumunun daha etkin çalışacağını söyledi.
Yargıya yönelik bir eylem planı hazırlandığının işaretini verdi.
İnce’yeDemirtaş izni