Girişimcilerin çoğunun ezberlediği fakat halen kafa karışıklığına neden olan yatırım süreçlerini biraz detaylı aktarayım. En bilinen yatırım süreçleri nasıldır derseniz, fikir aşamasındaysanız TÜBİTAK BiGG dışında finansman şansınız çok yok. Ön hızlandırma veya Hızlandırma programlarından bazıları size finansman sağlayabilir, belki sizi “gözü tutmuş” birkaç melek yatırımcı yatırım yapabilir veya geçmişte süper işler yaptıysanız (exit, yüksek cirolu bir iş vs.) belki birkaç girişim sermayesi yatırım fonu size yatırım yapabilir. Bunların dışında kalıyorsanız yatırım alma ihtimaliniz çok zayıf.
Peki istisnalar neler derseniz, öncelikle bulunduğunuz sektör çok önemli. Örneğin derin teknoloji ile uğraşıyorsanız belki ürünü çıkarma ve gelir elde süreniz 5-6 yılı bile bulabilir. Bu nedenle derin teknoloji girişimleri için gelir elde etmiyor olmanız veya ürünü çıkmamız olmanız çok önemli değil. Patent, sizin bilgi birikiminiz, o konuyla ilgili uzmanlığınız çok daha ön planda.
Bir başka istisnai sektör ise oyun sektörü. Oyun sektöründe de zaten ürünü çıkmış ve gelir elde eden girişimciler yatırımcıya çok ihtiyaç duymuyor. Daha önceden hızlı oyun çıkarma konusunda deneyimliyseniz hatta güzel birkaç oyun çıkmışsanız ve yeni bir oyun girişimi kurduysanız geliriniz de ürününüz de olmayabilir.
Yukarıdaki sektörlerin dışındaysanız ve ürününüz yoksa, geçmişte de çok önemli işler başarmadıysanız bir an önce ürünü bitirmeye ve bu işi çok büyüyeceğine dair veriye dayalı ipuçları toplamaya çalışın.
“Ürünüm var fakat çok iyi büyümüyoruz, yatırım olsa büyürdük” cümlesini de çokca duyuyorum. Yatırımcıya “hiçbir dijital kanalı denemedik, hep organik büyüdük” ne kadar yanlış ise yukarıdaki cümle de o kadar yanlış. Yatırımcı en azından her kanala 50-100 lira bile olsa harcayıp geri dönüşleri ve dönüşüm oranlarını görmek ister. Yoksa yatırımcıdan aldığınız 100 bin doları komple dijital reklama gömüp sonra da hem dönüşümler kötü hem de ürününüze gelenler bir daha gelmiyorsa hem sizin için hem yatırımcı için kötü bir durum oluşuyor demektir. O nedenle büyümüyorsanız yatırımcıya gitmeyin. “Büyüme formülümüzü bulduk, 1 liralık reklamla şu kanaldan 2 lira kazanmayı başardık” diyene kadar testlere devam edin.
“Bize tohum aşamasında bile en az 1-2 milyon dolar lazım, alet alacağız, teçhizat alacağız” diyor olabilirsiniz. Derin teknoloji haricinde bir sektördeyseniz bu paraları tohum aşamasında bulmanız çok çok zor. Derin teknoloji alanında iseniz şansınız biraz daha yüksek tabi. Derin teknoloji alanında iseniz istediğiniz teçhizatları bir teknopark veya kuluçka merkezinde bulma ihtimaliniz de var tabi. Bu konudaki gelişmeleri de takip etmek gerekiyor. Ülkemizde derin teknoloji alanında yatırım yapan yatırımcı ve fon sayısının az olduğunu düşünürsek en doğru zamanda yatırımcıya gitmek de çok önemli tabi.
Özetlersem, oyun ya da derin teknoloji alanında değilseniz ekosistemde konuşulan kriterler geçerli. Eğer o alanlardaysanız dinamikler tamamen değişiyor.